Diyelim ki bir e-ticaret sitesine (online mağazaya) girdiniz, harika bir spor ayakkabısı gördünüz ama o an almadınız. Sonra başka sitelerde gezerken bir bakıyorsunuz, o ayakkabı size göz kırpıyor!
Yeniden pazarlamanın ta kendisidir.
Yani, daha önce ilgi gösterdiğiniz ürünler, siz nereye giderseniz gidin, sizi takip ediyor. Amaç; sizi tekrar o ürüne çekmek ve "Hadi artık al şu ayakkabıyı!" demek.
Neden bu kadar popüler derseniz.
Çünkü işe yarıyor. Düşünsenize, zaten ilgilendiğiniz bir ürün size tekrar tekrar gösteriliyor. Bu da satın alma ihtimalinizi artırıyor. Markalar bu sayede dönüşüm oranlarını ciddi şekilde yükseltiyorlar.
Nasıl çalışır bu sistem? İşin arkasında "çerezler" (cookies) var.
Bir siteye girdiğinizde tarayıcınıza küçük bir kod parçası bırakılıyor. Sonra diğer sitelerde gezerken, bu çerez sayesinde ilgi alanlarınıza uygun reklamlar karşınıza çıkıyor. Yani, internet sizi birazcık takip ediyor diyebiliriz.
Yeniden pazarlama türlerinden söz edelim.
Site tabanlı yeniden pazarlamada bir web sitesini ziyaret ettiniz ama alışveriş yapmadınız. Sonra başka sitelerde o sitenin reklamlarını görüyorsunuz. (Klasik yöntem).
Arama tabanlı yeniden pazarlamada belirli bir ürünü aradınız ama satın almadınız. Sonra o ürünle ilgili reklamlar peşinizi bırakmıyor.
E-posta tabanlı yeniden pazarlamada bir markanın e-posta listesine üyesiniz. Sepetinize ürün eklediniz ama satın almadınız. Bir süre sonra o ürünle ilgili bir e-posta alıyorsunuz.
Sosyal medya yeniden pazarlamasında ise bir ürüne ilgi gösterdiniz ve sosyal medyada o ürünün reklamlarını görmeye başladınız. Instagram'da gezerken karşınıza çıkıyor mesela.
Bir online giyim mağazasına girdiniz ve harika bir ceket beğendiniz ama almadınız.
Sonra Facebook'ta dolaşırken bir bakıyorsunuz, o ceket indirimde ve size özel bir teklif var. Yeniden pazarlamanın gücü diyebiliriz.
Her güzel şeyin bir sınırı olmalı, değil mi?
Sürekli aynı reklamı görmek bazen can sıkıcı olabiliyor. Markalar da reklam sıklığını ayarlamalı ve kullanıcı deneyimini ön planda tutmalılar.
Ayrıca gizliliğe de önem vermeliler. İnsanlar, verilerinin nasıl kullanıldığını bilmeli ve kontrol edebilmelidir.
Yeniden pazarlama doğru kullanıldığında hem markalar hem de tüketiciler için kazan-kazan durumu yaratıyor.
Siz de bir gün "Bu reklamlar beni nasıl bu kadar iyi tanıyor?" diye düşünürseniz, bilin ki yeniden pazarlama iş başındadır.
Dijital dünya hızla değişiyor, biz de bu değişime ayak uydurmalıyız.
Yeniden pazarlama gibi stratejiler, hem markalar hem de biz kullanıcılar için yeni fırsatlar yaratıyor. Fakat her zaman bilinçli ve dikkatli olmakta fayda var.
