Yeniçağ'a inanmak

Gazetecilik gerçekten değişik bir meslek. Bu mesleği yapacak kişinin kesinlikle ideallerinin olması lazım.
Bu inançla her yıl yüzlerce genç bu mesleğe başlar.
Çok azı bu yolda yürümeye devam eder.
Nitekim iletişim fakültelerinden her yıl bine yakın gazeteci adayı mezun olur, ama bunların çok azı gazetecilik yaşamına başlar ve en önemlisi parmak sayısı kadar azı yaşamını bu gönül mesleği ile sürdürür.
Bu mesleğe başlayıp da sürdürememelerinin en büyük nedeni aradıklarını bulamamalarıdır.
Mesleğe başlayanların yüzde 80’ninin gazetecilik yaşamı ilk yılda biter.
Çünkü hiçbir şey göründüğü gibi değildir iddiasının gerçek olduğu bir meslektir gazetecilik.
20 yıllık gazetecilik hayatımda birçok gazetede çalıştım.
Değişik patronlar, değişik medya kuruluşları tanıdım.
Bunlardan en önemlisi rahmetli Kemal Ilıcak’tır.
Muhabirlikten gazete patronluğuna kadar yükselmiş Kemal Ilıcak’ın gazetesi Tercüman mesleğe gönül vermiş ve en önemlisi inanmış insanların en rahat çalıştığı bir gazeteydi.
Bugün medya dünyasındaki isimlerin en az yüzde 60’ı Tercüman gazetesi kökenlidir.
Tercüman kökenli gazeteciler o günlerini asla unutmazlar ve ben de unutamayanlardanım.
Ancak Tercüman’ın aslında ticari bir müessese olduğunu yıllar sonra Yeniçağ ile birlikte anladım.
Patron Kemal Ilıcak ismi gazeteden bir adım önde geliyordu.
Hatta Kemal Ilıcak’ın popülerliği Tercüman’dan daha fazlaydı.
Türk halkının yüzde 99’u Kemal Ilıcak’ı tanırdı. Bu günümüzde de diğer medya kuruluşları içinde geçerli bir durum oldu. Patronların isimleri gazetelerinden bir adım öne geçti.
Oysa Yeniçağ’a bakınca bir patronun ticari projesini göremezsiniz.
Çünkü Yeniçağ bir inancın, bir bayrağın sembolüdür.
Kurtuluş Savaşı’nda bir Hasan Tahsin neyse Yeniçağ da odur.
Yeniçağ’ın her çalışanı bir Hasan Tahsin’dir. Çünkü hepsi inanmış insanlardır.
Türklüğe, bayrağa ve bu memleket davasına inanmış insanlardır.
Türk’üm demenin neredeyse suç olduğu bir dönemde korkusuzca “Ne mutlu Türküm” diyebilen yüreklerin bir araya geldiği gazetedir Yeniçağ.
Yeniçağ ticari bir müessese değildir. Burada holdinglerin çıkarları birinci planda gelmez. Hatta gündeme de gelmez.
Bu gazetede üç kuruşluk reklam için hiçbir holdinge de yalakalık yapılmaz.
Yeniçağ’ın gerçek sahibi sayısı yüz bini bulan okuyucularıdır.
İşte bu nedenle Türkiye’ye, Atatürk’e, en önemlisi bayrağa gönül veren insanların da bu gazeteye sahip çıkması lazımdır.
Her gün 1 değil 2 Yeniçağ almak bu onurlu mücadeleye ekonomik değil, inanç desteğidir.
Yeniçağ bir gönül gazetesi, bir davanın bayrağıdır.
Bu bayrağı elinde tutanlar ise okuyucularıdır.
Şimdi bütün Türkiye’yi Yeniçağ bayrağı ile donatmanın tam zamanı.
Haydi Türkiye, davana sahip çık...
Ülkene sahip çık.

Yazarın Diğer Yazıları