Suriye'ye ESED'i devirmek için girmişiz
Biz zannediyorduk ki, DAEŞ adlı terör örgütünün Suriye sınırımızdaki tehditine son vermek için Türk Ordusu Suriye'ye girdi.
Biz zannediyorduk ki, Fırat'ın doğusundaki PYD/YPG adlı terör örgütünü Fırat'ın batısına kovmak için Suriye'ye girdik.
Biz zannediyorduk ki, PKK terör örgütüne silah ve mühimmat desteği veren PYD/YPG'nin bu bağlantısını koparmak için Suriye'ye girdik.
Biz yanlış biliyormuşuz.
Ya da bunlar da varmış da Türkiye'nin asıl başka hedefi de varmış.
İşte o hedefi de Cumhurbaşkanı çok ve çok net bir şekilde şu sözlerle ortaya koydu:
"Suriye'ye Özgür Suriye Ordusu ile beraber girmek zorunda kaldık. Niçin girdik? Bizim Suriye'nin topraklarında gözümüz yok. Mesele toprağın gerçek sahipleri topraklarına sahip olsunlar, bunu sağlamak için. Yani orada bir adaletin tesisi için varız. Devlet terörü estiren zalim Esed'in hükümdarlığına son vermek için biz oraya girdik, başka bir şey için değil."
Cumhurbaşkanı'nı canlı yayında izleyince kulaklarıma inanamadım.
Bekledim ajansların geçtiği haberlerden bu cümlesini aldım ki, tekrar yazıyorum:
"Devlet terörü estiren zalim Esed'in hükümdarlığına son vermek için biz oraya girdik, başka bir şey için değil."
Sabah saatlerinde bu sözleri sarf eden Cumhurbaşkanı'na muhalefetten tepki oluşacağını bekledim.
MHP ve ana muhalefet partisi CHP'nin Genel Başkanları sırayla Meclis grup toplantılarına çıktılar.
Ne Bahçeli ne de Kılıçdaroğlu Türkiye'nin bu yeni Suriye politikasından tek kelime söz ettiler.
Acaba Saray'daki zirvede Cumhurbaşkanı Erdoğan, Bahçeli ve Kılıçdaroğlu'na, "Aramızda kalsın, aman Türkiye'nin Esed'i devirme niyetini iç politika malzemesi yapmayın" mı dedi?
Hadi dedi diyelim de kendisi bu hedefi neden açıkladı?
Ağzından mı kaçırdı?
Bilmem ama bu sözler Türkiye'de yeni bir tartışma başlatacak mı göreceğiz.
Allah muhafaza Esad bu sözleri savaş ilanı bile sayabilir.
Duyamadım; Yurtta sulh cihanda sulh mu dediniz?