Günlerdir meydanlarda yapılan ötekileştirme, toplumu bölme, tehditler artık son bulacak. Son bulacak diyorum çünkü bütün yapılan söylemlerin hepsi hamasi nutuk. Korkutmak ve ayrıştırma çabası.
İktidar mensuplarını anlıyorum. Kaybetmek istemiyorlar ve hiç bu kadar kaybetmeye yakın değillerdi. Bütün seçim stratejilerini "beka", "olmayan ittifak" ve korkutma, ayrıştırma üzerine kurmuş durumda.
Cumhurbaşkanı ve aynı zamanda AKP Genel Başkanı Recep Tayip Erdoğan miting meydanlarında, televizyonlarda tüm gücü ile koşturuyor. Bu kadar koşturmasına, bu kadar reklama, bu kadar basın gücüne rağmen anketlerden çıkan sonuca bir anlam veremiyor.
Yarın nihayetinde sandığa gidip oyumuzu kullanıp yaşadığımız yeri en iyi kim yönetecek karar vereceğiz.
Sizlere şuna gidip oy verin demek haddime değil, ancak Ben kime oy vereceğim, kime oy vermeyeceğim anlatabilirim.
Yerel seçimde ben oy kullanırken yaşadığım ilçenin yönetimine, verilen hizmete ve sonuçlarına bakıyorum.
Mesela, Hazine Bakanlığı belediyelerin borçlarını açıkladı. Cumhurbaşkanı Perşembe günü katıldığı mitingde ''Belediyelerin hepsi borç içerisinde. Personele maaş veremeyecek durumda'' dedi..
Haklı..
"En borçlu belediye" 6 milyar 66 milyon lira ile AKP'li Kocaeli Büyükşehir Belediyesi olmuş. Tam eski para ile 6 katrilyon lira.
Üzerine biraz daha koyduğunuzda Kocaeli'ni yeniden inşa edersiniz.
Bu kadar borç neyin nesi?
MHP'li Adana Büyükşehir Belediyesinin borcu tam 1 milyar 99 milyon TL
CHP'nin Muğla Büyükşehir Belediyesi 655 milyon TL
AKP'li Antep Büyükşehir Belediyesi GASKİ 426 milyon TL
AKP'li Sakarya Büyükşehir Belediyesi 423 milyon TL
AKP'li Bursa Büyükşehir Belediyesi 359 milyon TL
AKP'li Ankara Büyükşehir Belediyesi Su ve Kanalizasyon İdaresi 243 milyon TL
AKP'li Antalya Büyükşehir Belediyesi 208 milyon TL
Borcunun vadesi geçen belediyeler sıralamasında ilk sırada 135 milyon lira ile MHP'li Adana Büyükşehir Belediyesi sonra bunu 110 milyon lira ile Ankara Büyükşehir Belediyesi izledi.
Borçlara bakar mısınız?
Siz ne yaptınız beyler?
Bu paralar nerelere harcandı?
Gerçi ben nerelere, kimlere harcandığını biliyorum.
Nisan ayında çıkacak kitabımda tüm ayrıntıları ile yazdım bunları ama sizin adınıza yine de sormuş olalım!
Bu belediyeler hangi partiye ait?
Bu yüzden ben oyumu;
Benim, çocuklarımın geleceğini rant uğruna peşkeş çekmeyen,
Seçmene "Şeyin trene baktığı gibi bakıyorlar" demeyen,
Kendisine oy vermeyecek olanlara "Adilere cevabı sandıkta verecek misiniz" demeyen,
"Ekmeğinizi biz veriyoruz" demeyen,
Kendisine oy vermediği için "terörist" suçlaması yapmayan,
Yaşadığım ilçeye tiyatro binaları yapan, parklar bahçeler yapan, yatağa aç girmeyen insanların yaşadığı bir semt sözü veren kişilere vereceğim…
Kimsenin tehdidine kanmayın, yaratılan korku ve baskıya boyun eğmeyin. Bizler bu vatanın karış toprağına göz dikeni ellerimizle boğacakken, adaların işgal edilmesini görmezden gelenlerin sözlerine kanmayın.
Çözüm süreci boyunca teröristlerin ellerini kollarını sallayarak geçit töreni ile gözlerinin önünden geçmesini izleyen ve izlemeleri için emir verenlerin muhalefete PKK'dan emir alıyorlar demelerine kanmayın.
Besleyip, büyüttükleri dinci tarikatların mensuplarını partilerinden temizlemeyen ve aday yapanların muhalefete tarikatlardan emir alıyorlar demelerine kanmayın.
Bu ülke bizim, bu topraklar bizim, iktidarı ve muhalefeti ile bu insanlar bizim. Bu mahalleler, bu semtler bizim. Ben İstanbul'da yaşıyorum çok uzun zaman sonra içim sinerek bir adaya huzur ile oy vereceğim.
