Yaramamış...
Yüzüncü yılına bir kaç yıl kalan Cumhuriyetimizin tüm değerlerini ortadan kaldırmayı dahası Cumhuriyetin kendisini yıkmayı kafalarına koyan zihniyet, kendilerine göre bir tarih oluşturma gayretinde. Menzile varıp varmayacakları tartışılır. Öyle ki Cumhuriyetin kurduğu Türk Tarih Kurumu'nun başına tarihle alakası olmayan birini görevlendirdiler. Atamanın yapıldığında "Yeni tarih peşindeler" diye yazmış, televizyon programlarında uyarıda bulunmuştum. Akademik kariyerinin detaylarına girmeyelim. Prof. Dr. Ahmet Yaramış'a Türk Tarih Kurumu "Yaramamış". Tarih kurumunun başkanı 4 yıl önce dünyanın gözleri önünde yapılan hain darbe girişiminin 15 Temmuz'da yorumunu yapmıştı. "Darbe teşebbüsüne karışmış, pişman olmuş kişilere de sahip çıkmamız, onları bu toplumun içine dahil etmemiz kazanmamız gerekiyor" demişti. Doğrusu bizler için süpriz sözler değildi. Benzeri cümleleri Sarayın danışmanları ve büyükelçinin babası da küfürbaz gazetede yazmıştı. Ne tesadüf ki o da profesör ve yıllarca ABD'de yaşıyor. Tesadüflere inanmam. Yaramış ile aynı günlerde İslamcı ideolojinin keskin kalemi Abdurrahman Dilipak da yazdı. İktidar partisi içinde aynı zihniyette çok sayıda milletvekili ve yöneticinin olduğu da biliniyor. Öyle ki Grup Başkanvekili "Sayın...." dedi Pensilvanya'daki kardinale... Sonra "Sehven" dediler. Biz bu "Sehven"i Silivri'deki kumpas davalarından hatırlıyoruz. Recep Tayyip Erdoğan'ı tenzih ederim. Ancak iktidar partisinde "Cemaat ile barışma" için yol arayanların isimleri de belli. Mehmet Metiner defalarca sözkonusu flörtü yazıp söyledi.
FETÖ'nün sadece sınav sorularını çalmakla kalmayıp, yüksek lisans, doktora, doçentlik ve profesörlük jürilerinde çevirdiği dolaplarda belli. Ne yazık ki halen görevdeler üstelik devletin üniversitelerinde, iktidarın yönetim kadrosunda...
Sözü uzatmayalım Ahmet Yaramış, 15 Temmuz'daki lakırtısının tepki alması üzerine arsızca "Cumhurbaşkanımız isterse istifa ederim" demişti. Ne de olsa görev getirilmede O'nun imzası vardı. İstifasını ise Kültür Bakanlığı resmi evrakı ile duyuruldu. Yani Cumhurbaşkanlığı kararnamesi ile Türk Tarih Kurumunun Başkanı olarak atanan Yaramış, Bakanlık evraki ile istifa etmiş... Bir başka deyim ile gece yarısı kararnamesi ile görevden alınmadı. Ancak "Cumhurbaşkanı isterse istifa ederim" sözü doğrulanmış oldu. Erdoğan'ın bu tip gaflarda öfkesini Ankara gazetecileri bilir. Büyük ihtimal "Gözüme gözükmesin!" demiştir. Aksi halde istifa gerçekleşemezdi.
Ahmet Yaramış 15 Temmuz'un dördüncü yıl dönümünde bu sözleri sarf ettiğine göre, cezaevlerinde pişkince yatan darbecilerin "En geç 2023'de çıkarız" sözlerinin arkası da dolu sanırız. FETÖ'nın sosyal medya trolleri de bu konuda ciddi işaretler verdiğine göre 2023 seçimleri öncesinde, Cumhuriyetin yüzüncü yılında "Genel af" planlaması yapılmış olmalı. Yaramış'ın zamansız çıkışı kendisine yaramadı. Ancak bir süre sonra bir başka yere görevlendirilerek el altında bulundurulacaktır. Zaman her şeyin ilacı. Bakalım FETÖ'ye af isteyenlere bu iş yarayacak mı? Diğer taraftan "Böylesine bir gafı sıradan bir vatandaş yapsa anında savcılar soruşturma başlatırdı" tesbitini de hatırlatalım. Yaramış mı? Yaramamış mı? sorularının takipçisi olacağız!..