Ülkeyi ne güzel yönetiyorsunuz!
* PKK her eve bir Kalaşinkof, bir sandık mermi kampanyası başlatmış; ülkeyi ne güzel yönetiyorsunuz efendim.
* Ağır toplarınızdan Mehmet Ali Şahin, Peygamberimizin Sakal-ı Şerifine gösterilen saygıdan rahatsızlık duymuş; iyi ki “Zatı şahanenize dokunmak ibadettir” diyen kişiden rahatsızlık duymamış; ülkeyi ne güzel yönetiyorsunuz efendim.
* PKK’nın Suriye ayağı PYD sayenizde artık bir tank taburu sahibi imiş. Bu gidişle yakında hava kuvvetlerini de kurarlar; ülkeyi ne güzel yönetiyorsunuz efendim.
* Şehircilikle ilgili Bakanınız Bayraktar, “Müslümanlar arasında mucit çıkmaz. Bizim ara eleman yetiştirmemiz lâzım” demiş; ülkeyi ne güzel yönetiyorsunuz efendim.
* Yeni Anayasada büyük uzlaşma olmuş. Artık Kürtlük, Türklük, Süryanilik, Gürcülük, Ermenilik yani bütün farklılıklar devlet eliyle teşvik edilecek müjdesini aldık; ülkeyi ne güzel yönetiyorsunuz efendim?
* Domuz eti kasaplık hayvan kategorisine alındı; ülkeyi ne güzel yönetiyorsunuz efendim?
* Zina suç olmaktan çıkartıldı, kürtaja ağır cezalar getirildi, böylece gelecekte yepyeni nesiller oluşacak; ülkeyi ne güzel yönetiyorsunuz efendim!
* TOKİ harcamalarından sonra seçimler yaklaşırken Belediye harcamaları da Sayıştay denetiminin dışına çıkartılarak, “Harca harcayabildiğin kadar, nasıl olsa hesap vermeyeceksin” dönemi aldı başını gidiyor; ülkeyi ne güzel yönetiyorsunuz efendim!
* PKK’nın üst düzey yöneticileri ve BDP milletvekilleri, “Müzakereler sırasında Öcalan’ın hükümete ‘Çabuk hayata geçirin’ diye verdiği 25 maddelik talepler yerine getirilmezse, ateşkesin 15 Ekimde sona ereceği tehdidini savuruyor, ağzınızdan çıt çıkmıyor; ülkeyi ne güzel yönetiyorsunuz efendim?
* Mısır’da meydanlara toplanan on binlere konuştunuz, “Size laikliği tavsiye ediyorum” dediniz. Türkiye’de ise “Laiklik dinsizliktir” diye diye iktidar olmuştunuz; ülkeyi ne güzel yönetiyorsunuz efendim.
* Ergenekon Davası mahkemelerden önce gazete sayfaları ve televizyon ekranlarında canlı yayınlanır, hatta bir saat sonra, bir gün sonra basılacak evler, tutuklanacak kişiler gazete ve televizyonlarda açıkça duyurulurken Deniz Feneri Davası ne hikmetse “yayın yasağı” kapsamına alınıverdi; ülkeyi ne güzel yönetiyorsunuz efendim!
* “Komşularla sıfır sorun” diye başladığınız yolculuğun sonunda sorunsuz ve kendinize düşman etmediğiniz tek komşu kalmadı, bunun adına “ilke” dediniz; ülkeyi ne güzel yönetiyorsunuz efendim?
* Atatürk’ü, kurtardığı ülkeye Hıristiyan kanunlarını uyguladı diye yerden yere vurarak pirim yaptınız amma iktidar olur olmaz, “Avrupa Birliği Kanunları Türkiye Cumhuriyeti’nin Anayasası’ndan üstündür” dediniz, bu da yetmedi; “Ankara’nın şerrinden Brüksel’in şefaatine sığınırız” diye açıkça yazanlarla sarmaş dolaş oldunuz; ülkeyi ne güzel yönetiyorsunuz efendim!
* Irak’ta camileri Haçlı kışlası haline getiren, milyonlarca kadının iffetini kirleten, aç açık bıraktıkları Müslümanları İncil arasına koydukları dolarlarla Hıristiyan yapan ABD için, “Onlar özgürlük için savaştılar, ülkelerine sağ salim dönmeleri için duacıyım” diyerek merhamet kanatları altına aldınız ve Obama’nın sesi sizin için “Özlenen ses” oldu; ülkeyi ne güzel yönetiyorsunuz efendim!
* Libya’yı sizin izin verdiğiniz İzmir’den kalkan NATO uçakları bombaladı, İran İsrail’e saldırırsa füzeler Telaviv’e ulaşmasın diye Türkiye’ye Patriot bataryaları kurdunuz, “Haçlı savaşları bir savaş değil, kültür alış verişiydi” diyen ilk Müslüman lidersiniz; ülkeyi ne güzel yönetiyorsunuz efendim.
* Meziyetlerinizin tamamını sayacak gücümüz ve takatimiz tükendi, onun için bu kadarı yeter diyoruz. Velhasıl kelâm ülkeyi ne güzel yönetiyorsunuz efendim!