Türkiye'nin sınırları ortadan kaldırıldı!

Vatan Gazetesi’nden Kenan Butakın, Suriye’den kaçarak Hatay’a sığındığını iddia eden bir aile ile görüştü.
Butakın’ın haberine göre, “Resmi olarak gelenlerin dışında gayri resmi olarak Türkiye’ye giren ve Hatay, Gaziantep ile Kilis gibi illerde kiraladıkları evlerde yaşayan Suriyeliler var. Pasaportu, hatta kimliği dahi olmadan Hatay’a gelen Suriyeliler kentte giriyor ve özgürce dolaşabiliyor. Bu kişiler arasında Suriye’deki iç karışıklıkta kaçanlar olduğu gibi Özgür Suriye Ordusu saflarında savaşan silahlı güçler de var.
75 yaşındaki Mustafa Şeyh’in ailesi 8 kişiden oluşuyor. 2 oğlu aktif olarak savaşa katılıyor, Özgür Suriye Ordusu’nun askerlerinden.. Hatay’da yaşıyorlar. Hatay merkezde Emek mahallesinde kentteki yakınları aracılığı ile 600 TL’ye bir ev kiralamış.”
Ailenin küçük oğlu Ali Şeyh, Butakın’a şunları söylüyor:
“2 ay önce Hatay’a geldik. Pasaportumuz olmadığı için ailecek Yayladağı’na yakın bir yerden kaçak olarak geldik. Lazkiye’ye bağlı Cebilakra köyünde oturuyorduk. Kaçak olarak Suriye’ye gidip geliyorum. Bazen akşamları gidip savaşıyorum. Sabah da gelip bütün gün Hatay’da evimde dinleniyorum. Bazen Türkiye’ye kaçak olarak girerken Türk askerleri görüyor. Ancak ya geri dön ülkene ya da kampa götürelim seni diyorlar. Ben de ülkeme geri dönmeyi tercih ediyorum. Tekrar ülkeme girip bir saat sonra başka bir yerden tekrar Türkiye’ye geçiyorum..”
Anlatımdan da anlaşıldığı gibi Türkiye-Suriye arasında sınır kalmamış.. Sınır boyundaki Hatay, Gaziantep, Kilis, Şanlıurfa gibi illerimize isteyen herkes elini kolunu sallaya sallaya gelebiliyor. Sonra geri dönebiliyor..

***

Tayyip Erdoğan, geçen Mart ayında Suriye’den 100 bin göçmen geleceğini tahmin ettiğini bildirmişti. Yine Mart ayında bana gelen bilgilere göre Afet İşleri Genel Müdürlüğü adına 1.5 milyon çadır siparişi verilmişti. Belki de milyonlarca insanın Türkiye topraklarına akın edeceği varsayılıyordu.. İşte bugün resmi yollarla gelenlerin sayısı 80 bine ulaştı.
2011’in Eylül ayında ise Foreign Polisy Dergisi, Suriye’den Türkiye’ye geçen muhaliflerin Türkiye’de eğitildiğini videolar ile göstermişti. Bu yönde bir haber, AKP gençlik kolları kaynaklarından bana da gelmişti; duyum olarak yazmıştım ama elimde somut veri yoktu. Bana gelen iddia, Türkiye’nin 30 şehrinde Suriyeli muhalifler için kamplar kurulmakta olduğu şeklindeydi. Her kampta 10 bin kişinin eğitileceği, toplam 300 bin Suriyelinin silahlı eğitimden geçirileceği söyleniyordu. İnanılır gibi değildi ama bugün, Suriyeli muhalif askerlerin Türkiye’de eğitildiğini bütün dünya basını yazıyor.. Bu iddialardan biri de ana eğitimin İncirlik’teki Amerikan üssünde verildiği yolunda..

***

Peki Suriye’yi Amerikan projesi için iç savaşa sürükleyen AKP iktidarı, yine aynı devletin kontrolündeki PKK terörü ile mücadele edebilir mi? ABD’de iki ay önce senaryoyu yazanlar, taşeron örgüt PKK’ya Gaziantep saldırısını niçin düzenlettirdi?
Daha önce bir Türk keşif uçağı düşürüldü. Gerçi Genelkurmay açıklamalarında “Suriye’nin düşürdüğünü iddia ettiği” gibi bir ifade vardı. Yani Genelkurmay da uçağı Suriye’nin düşürdüğüne inanmıyordu. Rusya, “Uçağın düşürülmesi ile ilgili bilgilerimizi paylaşmaya hazırız” dedi ama bu konuda hiçbir açıklama yapılmadı.. Şimdi de iki ay önce senaryosu Amerika’da çizildiği gibi Gaziantep saldırısını Türkiye’nin Suriye’ye müdahale gerekçesi yapmak için medyadaki Amerikancılar, hiçbir delil olmadan suçu Suriye’ye yıkıyor.
Senaryo Amerika’dan, PKK’nın elindeki C-4 patlayıcılar Amerikan Ordusu’ndan ama bu kadar somut delile rağmen, satılmış kalemler, Suriye’yi suçluyor!
Bu ihtimal de elbette araştırılmalıdır ama Türkiye’nin komşularıyla savaştırılması demek, Türkiye’nin sınırlarının da yeniden çizilmesi demektir? Kim tarafından mı? Tabii ki senaryoyu yazanlar tarafından..

***

Terörle mücadele eden subayları büyük ölçüde tasfiye eden böyle bir iktidar terörü önleyecekmiş de bütün milliyetçiler arkasında duracakmış da.. Milliyetçilere hakarettir bu ama görüyorum ki aptal yerine konulduklarını bile anlamayanlar var hala..
Bir hatırlatma daha? Sahi, Tayyip Erdoğan, daha 2008 yılında Türkiye-Suriye sınırındaki mayın temizleme işini niçin bir İsrail firmasına vermek istemişti acaba?

Yazarın Diğer Yazıları