Türkiye çoktan öpüldü ama...

“Gazzelileri de getirebilirler!” başlıklı 10 Ekim 2023 tarihli yazımda “Şimdi Gazze de boşaltılacak. ABD, Gazzelilerin deniz koridoru ile Türkiye’ye taşınmasını isteyebilir! Milleti adım adım çeşitlendirmeleri gerekiyor ki Türk’ün hakkından gelebilsinler ve son olarak Bernard Lewis’in Baba Bush döneminde şekil verdiği Büyük Orta Doğu Projesi tamamlanabilsin! Yani Büyük İsrail...” uyarısında bulunmuştum ya işte o aşamaya gelindi...

ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken, Türkiye Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ile görüşmesinden sonra, Orta Doğu temasları hakkında bilgi verirken “Gazze’den sivillerin çıkarılması konusunda da önemli adımlar ve önemli görüşmeler yaptık.” dedi.

***

Prof. Dr. Kemal Üçüncü, bu gidişat konusunda, “Sert tokalaşma sonrası sert bir nara atılacak İsrail’e... Gaz bulutları yaratarak ümmet tahliye edilecek. Şiirleri bile hazır. Türkler mi? Onlar hala Haymana’nın ötesindeki köylerde. Okumuşların ise ‘aman ha saramam’ diye çıtı çıkmıyor. Sanırım Mısır, Ürdün, Lübnan ve Türkiye Gazze nüfusunu alacak. Böyle bir ima var uluslararası alanda. Her anlamda felaket olur. Doğu Akdeniz dinamikleri değişir. Milli devlete kalıcı olarak elveda deriz.” diye mesaj paylaştı.

Emekli Büyükelçi Namık Tan da “Türkiye, son yıllarda, Afganistan, Suriye ve çeşitli Afrika ülkelerinden kaçan insanların mülteci deposu olmuşken, şimdi de Gazze’den 750 bin kişinin Türkiye’ye gelme ihtimali konuşulmaktadır. Bu durumun uzun vadede Türkiye’nin güvenlik, demografik yapı ve sosyal barış konusunda sorunlar yaşamasına neden olacağı açıktır. Yanlış dış politika nedeniyle Ortadoğu’da meydana gelen çatışmaların tarafı olan iktidar, bu çatışmalar sonucunda ortaya çıkan insani krizden etkilenen kişileri kısa vadeli hesaplarla Türkiye’ye kabul etmesi halinde yeni ve çok büyük bir hata yapmış olacaktır.

Bu yanlış politikalardan acilen geri dönülmeli, Türkiye krizin çözümü konusunda etkin rol oynamalı, İsrail-Hamas savaşı nedeniyle ortaya çıkabilecek bu yeni mülteci krizini yerinde çözmek için çaba sarf etmeli, ABD ve İsrail arasındaki muhtemel bir mülteci anlaşmasının parçası olmamalıdır. Gazze'ye sahip çıktığını iddia eden Erdoğan'ın, Gazze halkını insanlığın vicdanına aykırı şekilde vatanından sürecek bir planın parçası olması, bu planı uygulayacaklar arasında adının zikredilmesi de ibretliktir.” dedi.

***

Oda tv’nin “CIA gölgesi yazdı. 750 bin Gazzeli Türkiye’ye…” başlığıyla duyurduğu habere göre ABD ve İsrail, Gazze halkının tahliyesi ve karşılığında çatışmaların durdurulması için Körfez ülkeleri, Mısır ve Türkiye ile görüşmeler yürütüyor. İddiaya göre, tahliye edilen Gazzeliler bu ülkelere dağıtılacak. Mısır'ın IMF'ye olan borcu ödenecek, Türkiye'nin ihtiyacı olan döviz sağlanacak.

Mısır'a 950 bin kişi, Türkiye'ye 750 bin kişi, S. Arabistan’a 400 bin kişi, Körfez ülkelerine 100 bin kişi, Batı Şeria’ya 50 bin kişi, Amerika Birleşik Devletleri ve Avrupa'ya 50 bin kişi, çeşitli Arap ülkelerine 400.000 kişi gönderilecek.

Bu süreç ve sonrası için en az 30 milyar dolarlık bir fon hazırlanıyor.

Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı Dezenformasyonla Mücadele Merkezi ise sosyal medyada yayılan “1 milyon Filistinlinin Türk vatandaşı olacağı” iddiasıyla ilgili bütün haberleri yalanladı.

Bu arada Ürdün Ürdün Başbakanı Bişr el-Hasavne, Filistinlileri tehcir etme girişiminin “kırmızı çizgileri” olduğunu belirterek “Ürdün bunu savaş ilanı olarak değerlendirecektir” dedi.

***

Hakan Fidan, tokalaşma sırasında, bilek ve dirsek hareketiyle uzak tutarak Blinken’in sarılması ve öpmesini engelledi ama Gazzelilerin bir kısmı Türkiye’ye sürülürse, ABD ve İsrail Türkiye’yi bir defa daha öpmüş olacak...

ABD Dışişleri heyetinin görüşmeye geldiği araçlardan birinin “BOP” plakası taşıması öpmenin ne zaman başladığını da hatırlatıyor... Hani Tayyip Erdoğan, 2004 yılında, “Bizim Büyük Orta Doğu Projesi eş bakanlığı görevimiz var” diyordu ya şimdi o görevi hatırlatıyorlar herhalde...

Yazarın Diğer Yazıları