Türkiye cehenneme daha yakın olan koyu gri listede
Paris’te gerçekleştirilen OECD Mali Eylem Görev Gücü (FATF) toplantılarında, Tanzanya ve Kenya gibi ülkeler koyu gri listeden çıkarken Türkiye “Koyu gri liste” de kaldı. FAFT’ın koyu gri listesi cehenneme daha yakın, Arafta olmak gibi bir şeydir.
Bir kısım basın Türkiye kara listeye girmedi diye, olayı saptırıyor. Bir kısım basın da Türkiye kara listeye daha yakın olan koyu gri listeden çıkmadı diyor.
OECD (Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü) 1961 yılında kuruldu. Türkiye de kurucu üyeler arasındadır. Halen 34 üyesi vardır.
OECD, dünya ticaretinin gelişmesine, finansal istikrarın sağlanmasına, gelişmekte olan ülkelerde halkın refah düzeyini artırmaya, işsizliğin azaltılmasına destek vermek amacıyla kurulmuştur. Bu hedefler için üç ilke vazgeçilmez ilkeler olarak benimsenmiştir:
* Demokrasi
* İnsan haklarına saygı ,
* Vatandaşların özgürlüğüne bağlılık.
OECD’nin hedefleri, şeffaf ve işleyen bir piyasa vasıtasıyla gerçekleşir. Yeraltı ekonomisi ve kara para bu hedefleri engeller. Bunun için OECD bünyesinde faaliyet gösteren ve kara para aklama ile mücadele edilmesi için üye hükümetlerin kararı ile Mali Eylem Görev Gücü (FATF) kurulmuştur.
Bu kuruluş “Mali Çalışma Grubu” olarak da bilinen ve hükümetler arası bir kuruluştur. 1989 yılında kurulmuştur.
Kuruluş amacına uygun olarak, kara paranın aklanması, terör finansmanının engellenmesi alanında ülkelere 40 tavsiyede bulundu. Bu tavsiyelerin konu başlıklarına 2012’de, “Kitle imha silahları” da eklenerek faaliyet alanını genişletmiş oldu. Bu çerçevede örgüt :
* Uluslar arası seviyede finansal sistem bütünlüğü,
* Kara para aklama,
* Terörizmin finansmanı ile mücadele,
* Ulusal yasal ve düzenleyici reformların yapılması,
* Kara para ve terörün finansmanında operasyonel önlemler,
* Kitle imha silahlarının yayılması ile mücadele, gibi
uluslararası standart olarak kabul edilen bir dizi öneri geliştirdi.
FATF ülkelerin gerekli tedbirlerin uygulanmasında ilerlemesini izler... Ülkelerin bu öneriler doğrultusunda, ulusal anlamda aldıkları yasal önlemleri ve uygulamaları değerlendirir. Ulusal düzeyde güvenlik açıklarını belirler. Bunları değerlendirmek için liste yapar; Beyaz liste, gri liste, koyu gri ve kara liste.
FAFT, bu son toplantısında Türkiye ile ilgili olarak aldığı kararda, Şubat 2013’de çıkan “Terörizmin Finansmanının Önlenmesi Hakkında Kanun’un” uygulamasının bekleneceği vurgulandı. Mevzuat eksikliğini aşan Türkiye’nin önündeki uygulama konusundaki engellerin henüz ortadan kalkmadığı belirtildi ve Bakanlar Kurulunda yaşanan gecikmeler eleştirildi. Kara para eylemlerinde mal varlığını dondurma konusunda Türkiye’yi uyardı. Sonuçta koyu gri listede bıraktı.
Türkiye, 2010’da terörün finansmanının önlenmesiyle ilgili bir eylem planı sunmuş ve bir kanun tasarısı hazırlamıştı. Kanunun yürürlüğe girmesinde gecikme yaşanmış bu nedenle 2011 yılında Türkiye “gri listeden”, “koyu gri listeye” alınmıştı. Koyu gri listede, Etiyopya, Myanmar, Pakistan ve Tanzanya gibi ülkeler var. Demokrasi sorunu olan bu ülkelerle aynı koyu gri listede olmak dünyanın 16. veya 17. büyük ekonomisi olmakla övünmemizi engelliyor.
Aslında koyu gri liste üye ülkelerin inebileceği en kötü listedir. Çünkü kara listeye yalnızca taraf olmayan ve FATF’ı muhatap kabul etmeyen ülkeler alınıyor.
Koyu gri listede olmak, Türkiye’nin kredibilitesini düşürüyor, ülke riskini artırıyor.