Terörle mücadelede son zamanlarda medyada farklı görüntüler yer almaya başlamıştır. Bu görüntüler mücadelede iletişimin etkin bir şekilde kullanılmaya başladığını göstermektedir. Bu yöntem bir taraftan halkın, terörle mücadelede alınan neticeleri görmesini sağlayarak bu konudaki şüphelerinin ortadan kalkmasına ve moral bulmasına, diğer taraftan da terörist unsurların moral ve motivasyonunun bozulmasına, dolayısıyla çözülmelerinin kolaylaştırmasına imkân yaratmaktadır.
Görüntüler içinde etkisiz hale getirilen teröristlerin durumlarıyla, üşüyen bir teröriste askerin parkasını vermesi, mağarada saklanan teröristlerin teslim olmalarını sağlamak maksadıyla ikna edilmeye çalışılması, bir terörist çocuğun yanağının okşanarak ona şefkat gösterilmesi ve bu konuda yapılan haberler dikkat çekici ve etkileyici olmuştur.
***
Ancak teröristlere uygulanan insancıl muameleleri yeni bir yöntem olarak gündeme getirmenin eksik bir anlayış olduğu düşünülmektedir. Geçmişten bugüne kadar güvenlik güçleri ve özellikle TSK mensupları, teröristlere karşı giriştiği mücadelede gerektiğinde insancıl yaklaşımlar da sergilemişlerdir. Çatışmada yaralanan teröristin tedavi edilmesi, hatta helikopterle bir sağlık merkezine nakli de dahil olmak üzere buna benzer veya diğer konularda insancıl yaklaşımlarla ilgili birçok örnek vardır. Geçmişteki eksiklik, bu konuların medyada bugünkü gibi yer almayışıdır. Bu konunun ön plana çıkarılması olumlu ve etkili bir gelişmedir.
Diğer önemli bir gelişme de etkisiz hale getirilen teröristlerin görüntülerinin medyada yer almasıdır. Geçmişte buna benzer, hatta ölen teröristlerin bile görüntüleri medyada yer alırken, zaman içinde bu uygulamadan insani düşüncelerle vazgeçilmiş, ancak şehit olan güvenlik güçlerinin tabutlarının medyada tekrar tekrar gösterilmesine devam edilmiştir. Bu durum geçen zaman içinde teröristlere moral vermiş, halkın ise karamsarlığa kapılmasına sebep olmuştur. Bu nedenle etkisiz hale getirilen teröristlerin durumunun da medyada yer alması, tahrip edilen sığınak ve malzemelerin gösterilmesi olumlu bir gelişme olarak değerlendirilmektedir. Ayrıca yapılan operasyonlardan netice alındığının gösterilmesiyle olumsuz propagandaların da önüne geçilmiş olunmaktadır.
***
Terörle yapılan mücadelenin, KCK operasyonları da dahil olmak üzere, çok yönlü olarak yürütülmesinin de katkısıyla son zamanlarda etkinliğinin arttığı gözlemlenmektedir. Bu gelişme son derece olumlu ve sevindiricidir. Bunda tüm güvenlik güçlerinin payı bulunmaktadır. Ancak mücadeledeki etkinliğin, komuta kademesinin değişimine bağlanmaya çalışılmasının ve polisin devreye girmesiyle başarı sağlandığı algılamasının yaratılmasının haksız, haksız olduğu kadar da yanlış bir yöntem olduğu bilinmelidir. TSK’de komutanların yenileri de, eskileri de görevlerini hakkıyla yapmışlardır ve yapmaya da devam etmektedir. Halen ve geçmişte de, asker olsun polis olsun fedakârca ve feragatle görev ifa etmişlerdir ve etmeye de devam etmektedir. Birini diğerine karşı üstün gibi göstermek ve rekabet oluşmasına çabalamak, sağlıklı olmadığı gibi, iyi niyetli bir yaklaşım olarak da düşünülemez. Güvenlik güçlerimizin tümü dayanışma ve işbirliği içinde görevlerini yerine getirmektedir. Tümünün amacı ülke güvenliğidir.
***
Sonuç olarak iletişimin terörle mücadelede etkin olarak kullanılması olumlu neticeler vermektedir. Ancak bunların hangi maksatlarla yapıldığının ve alınan sonuçların, iyi niyetle veya siyasi itibar kazanmak maksadıyla ne şekilde olursa olsun medya önünde kamuoyu ile paylaşılması, teröristlerin “Görüntülere aldanmayın, bakın bunların hangi maksatla yapıldığını kendi yetkilileri söylüyor, bunlar göstermeliktir” diyerek karşı propaganda yapmalarına imkân yaratabilir. Bu durum alınan olumlu neticelerden kayıplara neden olabilir. Dikkatli, temkinli ve ketum olmakta fayda vardır.
