Geçen gün Hürriyet Gazetesi yazarı Ertuğrul Özkök, bir fantezisini okuyucuları ile paylaştı.
Bu fantezisi dinlenme korkusu olmadan bir gün telefonla eşi ile, ailesi ile rahat bir sohbetti.
Son yıllarda telefon dinlemeler o kadar benimsendi ki, artık insanlar dinlenmeyen telefonla sohbeti fantezi sayar oldu.
Telefon dinlemeleri yüzünden 70 milyonluk Türkiye’nin psikolojisi bozuldu.
Dinlemeler konusunda polisin elinde oldukça geniş yetki var.
Bu yetkiyi elbette mahkeme verdi.
70 milyonu dinleyebilirsin!
Polisin 70 milyonu dinleyip dinlemediğini bilemiyoruz ama bilinen bir gerçek var ki, 70 milyonumuz için bu bir takıntı haline geldi.
Telefonla, dinlenilmeden konuşmak artık fantezi haline gelen Türkiye’de şimdi de internet korkusu başladı.
Polise internet sitelerini izleme ve kapatma yetkisi verilecek.
Daha henüz yasallaşmayan uygulama gerçekleşirse polis, hakime gerek duymadan istediği internet sitesini kapatacak.
Bu yetki aynı zamanda polisin interneti de izlemesi anlamına gelecek.
Elektronik postalar, anlık yazışmalar ve aklınıza gelebilecek her şey.
Korkutucu ama gerçek!
Bu, AKP Türkiye’sinde şu anda tasarı haline geliyor, belki de kısa bir süre sonra yasallaşacak.
Yargıya güvenmeyen ve sürekli kavgalı olan AKP’nin polise olan güveni tam!
Bu tasarı ile birlikte aslında mahkemeler de yavaş yavaş devre dışı bırakılıyor.
Hakimlerin yapması gerekeni polis yapacak.
Gerçi son dönemde internet Türkiye’de öyle bir hal aldı ki, mahkemeye gitse ne olur?
Milyonlarca internet sitesi kapatıldı.
Geçen uydu üzerinden dijital yayıncılık yapan bir şirket 10 dakikada binlerce internet sitesini kapattırabiliyor.
Hakimin önüne koyduğu IP adreslerinden yayın yapan siteler anında kapanıyor.
Dijital yayıncılık şirketi değil sanki cumhurbaşkanlığı.
Bu kuruluşun yasaklattığı IP sayısını artık kendileri bile bilmiyor. İnternette o kadar çok site kapandı ki, kimin ne için kapandığını bilmek mümkün değil.
Bu yasaklama kararını veren hakimler şunu sorgulamıyor:
“Neden siz kendi güvenliğinizi sağlamıyorsunuz da yasaklama istiyorsunuz?”
Evet! Maalesef bu şirket şifreleme sistemine yatırım yapmak yerine kendi yayınlarını internette 1-2 saat yayınlayan siteleri yasaklatıyor.
Bu maç yayınları bireysel sitelerde değil uluslararası anlık video paylaşım sitelerinde yapılıyor.
Dolaysıyla bu siteler komple yasaklanıyor.
Bu yasakçı zihniyet öyle bir hal aldı ki, bu dijital yayıncılık şirketinin avukatları hakimin önüne yanlış tespitettikleri IP’leri koyup, yasaklama kararı çıkartınca yüzlerce normal siteler de yayın yapamaz oldu.
Bu yasak IP’ler arasında Google’unda bulunduğu iddia ediliyor.
Yakında uydu antenleri de yasaklanırsa sakın şaşırmayın...
