Sigorta vurgunu!
Defalarca yazdım ve yine de yazacağım.
Ta ki, birilerinin vicdanı sızlayıp dur deyinceye kadar yazacağım.
Türkiye'yi sigorta poliçeleriyle soyup soğana çeviren ahlaksız ticareti yazmaya devam edeceğim.
Bazı sigorta şirketlerinin bankalar üzerinden yaptığı ahlaksız ticarete elbette birileri çıkıp dur diyecek.
Bunun böyle gitmesi imkânsız.
Yabancı ağırlıklı sigorta şirketleri Türkiye'yi poliçe çöplüğüne çevirdi sesini çıkartan yok.
Sigorta ihtiyaç halinde satılır. İhtiyacı olmayana hele ki, zorla ve kandırılarak yapmak ahlaksızlığın her boyutuna girer.
Bankaların bu ahlaksız ticaretine bugüne kadar kimse dur demedi.
Bankalar bu ahlaksız ticareti nasıl yapıyor?
Öncelikle; ahlaksızlığı sisteme sokan bazı sigorta şirketleri, bankalara sundukları ve hiçbir zaman riske dönüşmeyecek poliçelere yüzde 50'ye yakın kâr marjı veriyor.
Kaniş sigortasından tutun da 40 yıl sonra kanser olma olasılık sigortasına kadar.
Bu poliçelerde bankalara sunulan komisyon oranı yüzde 40 ile 50 arasında.
Çünkü sigorta şirketine gelen para havadan.
Yüzde 50 kârı duyan banka başlıyor personeli kamçılamaya.
Hedef baskısı ile bu poliçeleri müşterilerine zorla sattırıyor.
Son bir aydır piyasada sigorta çılgınlığı var.
Banka şubesine kredi çekmek için giden vatandaşa bir değil 3 sigorta poliçesi satmaya çalışılıyor. Bunların bazıları müşteriye kredinin çıkması için şart koşuluyor. Bazıları ise personel tarafından müşteri aldatılarak satılıyor. Çünkü bankacının üzerinde çok büyük baskı var.
Bu poliçeden şu kadar satmaz isen işini kaybedebilirsin. 15 yıllık bankacıyı işiyle tehdit eden bankalar var.
Bu çaresizlik içinde kredi evraklarının arasında sigorta poliçeleri imzalatan bankacılar var.
Banka şubesine gidiyorsunuz 20 bin lira kredi çekeceksiniz. Size bin lira masraf vereceğiniz söyleniyor.
Aslında bunun 100-200 lirası masraf. Gerisi artık Allah ne verdiyse sigortası.
Dedim ya, hiçbir zaman riske dönüşmeyecek poliçelere giden milyonlarca lira.
Hepsi vatandaşın cebinden çıkıyor ve sigorta şirketi ile bankanın kasasına gidiyor
Koskoca ülke bir avuç kuruluşun bu ahlaksız ticaretine teslim olmuş durumda.
Bankaların bu sigorta vurgununa son verilmediği sürece Türkiye bu kaderi yaşamaya devam edecektir.
Bankaların sigorta poliçe kesme yetkisi kesinlikle sınırlanmalı. Sadece kredi türleri ile ilgili poliçeleri kesmesine izin verilmeli.
Bunun için de düzenleme yapılmalı. Sözde, müşteri istediği sigorta şirketini seçebiliyor ama gelin görün ki bu, gerçek hayatta hiç de öyle değil. Geçen yıl bankalara bu konuda ceza kesildi ama bu kuruluşlar cezaya selam, vurguna devam diyerek aynı uygulamayı devam ettiriyor.
Bazı banka şubelerinden özellikle ticari müşterilerine 5-10 bin liraları bulan saçma sapan sigortaların zorla kesildiği yolunda haberler alıyorum.
Sigorta şirketlerinin bu bankalarla yaptığı ahlaksız ticareti deşifre etmeye devam edeceğim.