Sıcak paranın esiri olmak
Kâbus gibi bir gece yaşadık.
Ve bu kâbus cuma günü de devam etti.
Kâbusun adı dolar kuru!
Kurtuluş savaşı gibi büyük bir destan yazmış, dünya tarihini değiştirmiş bu büyük ülkenin bir avuç Londralı çakal sürüsü tarafından nasıl oynandığına şahit oluyoruz.
Dünyanın en yüksek faizini veren Türkiye'nin para birimi dün yerle bir oldu. Tıpkı kâğıttan kule gibi yıkıldı gitti.
Eski bakan Albayrak'ın istifası ile yeni bir dönem başlatan ekonomi yönetimi faizleri dünyanın en yüksek seviyesine çekti. Şu an yüzde 17 gibi bir bir faizi veren dünyada ya bir ya iki ülke var.
Biz bu faizi verdik ve her şey ondan sonra oldu.
Londra'dan bir avuç çakal ülkemize yaklaşık 20 milyar dolar para soktu. Önce borsaya geldi. Aylarca düşen bankacılık sektörü hisselerinden aldı. Bir ayda yüzde 40'a yakın para kazandı. Sonra döndü dolar bazında yüzde 6 faizli devlet tahvili aldı. Oysa kendi ülkesinde faiz yüzde 0,45.
Bir de utanmadan sahte yalan dolu rapor yazdılar.
Doların 6.50'ye kadar düşeceğini söyleyip, borsadan kazandıkları parayı düşük kurdan yerine koydular.
O gece adeta Türkiye için kara bir geceydi.
Dolar kuru 7.440 seviyesini bir saatte gördü.
Bu çakal sürüsü Amerikan tahvillerinin faizleri 1.6'ya yükselince Türkiye'yi terk etmek istediler.
Hemen Türk lirasını satıp dolar almaya başladılar.
Kıyamet de o anda koptu.
Dolar kuru önce 7.300 sonra 7.440 oldu. Türk lirası adeta darmadağın oldu.
Yükselen sadece kur değil, koskoca ülkenin ekonomisinin çökmesiydi. Altında 80 milyon halk kaldı.
Doların yeniden yükselişi dar gelirli ve fakir halka çekilmez bir hayat yaşatacak.
Bir yandan dolar kuru yükseliyor, diğer yandan petrol yükseliyor.
Petrolün varili 66 dolar. Bu ne demek biliyor musunuz?
Kıyametin adı demek.
Enerji ithalatı bağımlısı bir ülke için felaket demek. Petrolü daha pahalıya alıp, dolar için daha fazla lira ödememiz anlamına geliyor.
Akaryakıt fiyatlarına ciddi bir zam artık kaçınılmaz olacak. Arabam yok, ya da ben 50 liralık alıyorum diyenleri daha çok etkileyecek. Çünkü o yediğin ekmeğin unu bile Rusya'dan dolarla alınıyor. Senin satın alacağın seviyeye akaryakıt harcanarak getiriliyor.
İğneden ipliğe zam demek.
Tüm bu kıyamet koparken, bazı ekonomistler yandaş televizyonlara çıkıp savunma yapıyor:
Bu Türkiye'nin dışında gelişen bir olay!
Olay Türkiye'nin dışında gelişiyor doğru ama hangi ülke Türkiye kadar etkilendi? Hangi ülkenin para birimi bir saatte bu hale geldi?
Bu soruya yanıt verilmedi.
Günlerdir yazıyorum; Amerikan 10 yıllıklarının faizinin yükseldiğini ve tehlike oluşturduğunu. Bunu bir gazeteci olarak ben görüyorum da koskoca bir ülkenin ekonomi yönetimi görmüyor mu?
Neden tedbir almak yerine bir avuç çakal sürüsüne Türk lirasını teslim ettiler.
Topu topu ülkemize soktukları 20 milyar dolar ile ekonomimizi mahvettiler.
Türkiye'ye yatırım yapacak yabancıya evet, ama borsaya, faize ve vurguna gelecek yabancıya hayır!