Ukrayna krizinden sonra ABD ve AB tarafından Rus banka ve şirketlerine uygulanan ambargo etkisini kısa sürede gösterdi.
Rus bankaları ve şirketleri adeta soluk almakta bile zorlandılar.
İşte o nefes almakta zorlanan isimlerden biri de Denizbank’tı.
Belçikalılar’dan Ruslar’a satılan banka, ambargonun kurbanı olmuş ve son bir kaç aydır sıkıntılı günler yaşıyordu.
Denizbank’ın yaşadığı bu çaresizlik, bankacılık yasaları gereği pek açıkça ifade edilmiyordu ancak sosyal medyada fazlasıyla manipüle edilerek yazılıp çiziliyordu.
Herkes durumun daha da kötü olacağını beklediği bir sabah açıklanan haber, sadece Denizbank çalışanlarına değil aynı zamanda milyona yakın müşterisine de rahat bir nefes aldırdı.
Denizbank Genel Müdürü Hakan Ateş son bir ayda adeta Amerika’da yatıp kalkar olmuştu.
Kurulduğundan bu yana genel müdürlük görevini sürdürerek adeta bir rekora imza atan Ateş, sorunun çözümü için gerçekten müthiş bir çaba sarf etmiş.
Denizbank’ın niçin ambargodan muaf tutulması gerektiğini bir dosya hazırlayarak anlatmaya çalışan Hakan Ateş, son olarak ABD Ticaret Bakanı Penny Pritzker’e Türkiye’deki temasları sırasında bir iş yemeğinde ulaşma fırsatı bulup derdini anlattı. Adeta kapıdan kovulup bacadan girme misali yaptığı girişimler sonuç verdi.
Şu an Denizbank eski günlerine kavuştu.
Burada takdir edilmesi gereken tek bir şey Genel Müdür Hakan Ateş’in gösterdiği çabadır. Hakan Ateş ile ilgili yaklaşık 3 yıl önce yazdığım bir yazıda başarı hikayesini anlatmış, bunun finans eğitimi veren üniversitelerde ders konusu olarak anlatılması gerektiğini ifade etmiştim. Bu sözlerime buradan ismini vermeyeceğim bir başka bankanın genel müdürü tepki göstermişti.
Sözlerin abartılı ve iltifat olduğunu belirten Genel Müdür, “son 10 yılda her banka büyüdü. Ortada bir yeteneğe dayalı başarı yok” eleştirisini yapmıştı. O günkü yazımın ne kadar gerçekçi olduğu Hakan Ateş’in Rus ambargosu nedeniyle sıkıntıya düşen Denizbank’ı ipten almasıyla bir kez daha ortaya çıktı. Bir bankanın genel müdürünün elinde dosya ile Amerika’da kapı kapı dolaşıp, kendisini büyük ambargodan sıyırması gerçek bir başarıdır. Yüz milyarlarca dolarlık Rus şirket CEO’larının yapamadığını bir Türk yapmıştır. Hakan Ateş’in bu başarısı sadece binlerce çalışanını ve ismini değil, aynı zamanda Rusları da kurtarmıştır.
Herkesi şaşırttı
Hakan Ateş’in son başarısı uzun süredir bankacılık kulislerinde dolaşan söylentileri de noktaladı. Son 10 aydır sektörde yaşanan duraksamanın getirdiği düşük kâr, Hakan Ateş ile Rusların arasının açılmasına neden olduğu dedikodusunu ortaya çıkarmıştı.
Hatta Ateş’in yılbaşında 1997 yılından beri sürdürdüğü genel müdürlük görevinden ayrılacağı da iddia ediliyordu. Yine aynı iddialar arasında bir başka bankanın genel müdür yardımcısının Ruslar ile görüşmeler bile yaptığı yer alıyordu. Hakan Ateş’in son hamlesi 1997 yılından beri tüm patronlar için neden “vazgeçilemeyen genel müdür” olduğunu çok net anlattı.
