Tayyip Erdoğan, Hakkâri-Çukurca karayolunda 8 şehit verilen hain saldırı hakkında konuşurken, “Biz bu mana dolu Ramazan ayı içinde özellikle sabırla devam ettiğimiz bir süreci, bu yaşanan olaylarla, bu mübarek ayda gölgelenmesini istemezdik ama ne yazık ki terör böyle acımasız, dini, milleti, ırkı, vatanı olmayan bir olay, bir fenomen” dedi.
Hani terör örgütünü destekleyenlere yönelik “Ramazan bitsin ben size gösteririm” mealindeki açıklaması nerede kaldı?

***

Gerçi Abdullah Gül, terörle mücadelede en ufak zafiyetin söz konusu olmayacağını belirterek, “Bunun gecesi, gündüzü, bayramı söz konusu olmaz. Daima, her zaman teyakkuzda olur güvenlik güçlerimiz ve gereğini her zaman yapar” diyerek, Tayyip Erdoğan’ın açığını kapatmaya çalıştı ama Tayyip Bey, konuştukça açık veriyor.
Nitekim Devlet Bahçeli “Teröre karşı suskunluğun, pasifliğin, teslimiyetin ve hareketsizliğin bahanesi olarak mübarek Ramazan ayının gösterilmesi ise tam anlamıyla şuursuzluk örneğidir. Bölücülüğe verilen ümitler ve yıkım projesi kapsamında atılan tehlikeli adımlar ülkemizi bölünmenin ve dağılmanın eşiğine kadar savurmuştur. Hükümetin fitne saçan, ayrımcılığı teşvik eden ve milli beklentilerle ihtilaflı politikaları kandan beslenen canilerin eline koz vermiş ve alçak eylemlerine ivme kazandırmıştır. 12 Haziran’dan bu tarafa artan hunhar terör saldırılarının asıl nedenini burada aramak gerekmektedir” dedi.

***

Erdoğan’a göre açılım süreci mübarek Ramazan ayında gölgelenmiş! Halbuki sürecin kendisi, Türk Milleti’nin üzerine bir gölge düşürdü.
Terörün dini, milleti, ırkı, vatanı yokmuş!
Allah Allah! Peki uzaydan mı geliyor bu teröristler?
Terör örgütünün din ile ilgisi olmayabilir ama bir etnik grubu temsil iddiasında! Bu ırka Türkiye, Suriye, Irak ve İran topraklarından vatan çıkarmaya çalışıyor! Vatan hedeflerine ulaşırlarsa, dinleri de olur, millet haline de gelirler..

***

Tayyip Erdoğan’ın tutumunu İspanya’da tam 84 yıldır manastır duvarlarının arkasında yaşayan ve bir gün bile kapıdan dışarı adım atmayan rahibenin 84 yıldan sonra ilk kez dünyayı görecek olmasına benzetiyorum.
El Pais’nin haberine göre, 103 yaşında olan rahibe Teresita, önümüzdeki cuma günü, 1927 yılında henüz 19 yaşındayken girdiği başkent Madrid’in 100 kilometre kuzeyindeki Buenafuente del Sistal manastırından dışarı adım atacak.
Rastlantı sonucu Papa 16. Benedict’in doğum gününde manastıra giren rahibe Teresita, yine Papa’nın İspanya’ya yapacağı ziyaret nedeniyle manastırdan dışarı adım atacak.
Ziyaret dolayısıyla Madrid’e gelecek dindarlar için kentin hemen dışında 48 futbol sahası büyüklüğünde bir alan açıldı. Papa’yı görmek isteyen milyonlarca Hıristiyan’ın çadırlar kurarak beklediği alana ayrıca günah çıkarma kabinleri kuruldu.
200 kabinde 30 ayrı ülkeden, 30 farklı dil konuşan yüzlerce rahip günah çıkaracak.
Bizdeki iftar çadırları gibi.. Her türlü yolsuzluğa, hırsızlığa karışan, devleti soyan insanlar, belediyelerden aldıkları ihalelerin karşılığı olarak çadırlarda halka iftar veriyor! Bunun için 48 değil 2680 de değil. 4800 futbol sahası büyüklüğünde alan işgal edildi.. sanki bu çadırlarda günah çıkarma çadırları!

***

Devlet Bahçeli’nin söylediği gibi Tayyip Bey, “Bölücülükle mücadele etmek için kapsamlı bir plan hazırlamalı ve bu zamana kadar ki yanlışlardan dolayı nedamet göstermelidir.”
Nedamet göstermelidir, çünkü İslâmiyette günah çıkarmak yok!
Rahibe Teresita, cuma günü Papa’yı dinlemek üzere Madrid’e yapacağı yolculuk sırasında dünyayı görüp kötülüklerden etkilenmemek için gözlerini kapalı tutacakmış. Tayyip Bey de bugüne kadar gözlerini terör örgütüne karşı kapatmamış mıydı?