Piyasalar ne olacak?

Merkez Bankası Başkanı bir gece yarısı operasyonu ile görevinden alındı.
Bu iş için tıpkı polislerin operasyonu gibi sabaha karşı yapıldı. Polisler genelde operasyonu sabaha karşı yaparlar. Çünkü ortalıkta kimse olmaz. İşlerini rahat bitirirler.

Merkez Bankası Başkanı Naci Ağbal'ın görevden alınması için borsanın kapanışı beklendi. Yetmedi Avrupa piyasalarının da kapanışı beklendi. Hatta o da yetmedi Amerika ve Asya piyasaları da kapandı. Ondan sonra görevden alınma açıklaması yapıldı.
Naci Ağbal'ın görevden alındığından beri gerek internette gerekse televizyonlarda hep aynı soru soruluyor:

Piyasalar ne olacak?
Çünkü Naci Ağbal öyle ya da böyle piyasalara bir rahatlama getirmişti. Dövize karşı faiz silahını çekmekle kalmayıp, üstüne üstlük başta banka ve fonlar olmak üzere onlarla görüşüp, beklentiye girmelerini sağlamıştı.
İşte o beklenti de doların ateşini düşürmüştü.
Gelelim 80 milyon insanın beklentisine... Piyasalar ne olacak?
Piyasalar da şöyle olacak, borsa düşecek, döviz yükselecek demenin bir anlamı yok!
Çünkü son operasyonla görüldü ki, Türkiye'de bağımsız bir Merkez Bankası yok ve birilerinin istediği gibi yönettiği bir şirket(!) var.
Böyle olunca fazla söze de gerek yok!
Bugün dahil piyasaları yine de anlatmak gerekirse, evet sert dalgalanmaların yaşanacağı bir döneme giriyoruz.
Ben şahsen dövizde çok büyük hareketler beklemiyorum. Kısa süreliğine sert bir hareket olsa bile kalıcı olamaz. Çünkü halen ortada yüzde 19 gibi oldukça ciddi bir oranda faiz var. Bu faiz dünyanın en yüksek birkaç ülkesinin verdiği orana yakın.
O halde şunu söyleyebiliriz kısa vadeli bir dalgalanmadan sonra döviz cephesinde çok da önemli bir kalıcı hareket zor.
Ne zamana kadar; Merkez Bankası'nın yeni başkanının ağzından çıkacak söze kadar.
Yeni Başkan "Faiz sebep, enflasyon sonuç" dediği an sigortalar yeniden atabilir. Bu nedenle Merkez Bankası Başkanı'nın konuşmaları çok önemli.
Gerçek anlamda piyasalarla ilgili yorum için başkanın açıklamalarını beklemekte yarar var.
Bu arada başkanın açıklamaları da ne kadar yeterli olur o da ayrı bir olay. Çünkü insanlar AKP iktidarında şunu gördü, işleri lafla yürütmeye çalışıyorlar.
Lafla peynir gemisi yüzmeyeceği için ciddi yapılan reformlarla yeni Başkan desteklenmediği sürece geleceğimiz, ekonomik açıdan net değil.
Sıkıntılı bir sürece girdik. Bana göre AKP tarafında da ciddi bir panik var.
Bu panik psikolojileri bozmuş ve yanlış üzerine yanlış yapılıyor.
Bir şeyi düzelteyim derken, bir başka şeyi bozuyorlar.
Bu kez Merkez Bankası'nı bozmakla kalmayıp adeta yıkıp enkaza çevirdiler.

Yazarın Diğer Yazıları