Paylaşılan Türkiye
Çarşamba günü yabancı ajanslar Türkiye ile ilgili bir haber geçti. Söz konusu habere göre, uluslararası yatırım bankası Goldman Sachs, Türkiye'de yapılandırılan büyük kurumsal kredileri almak için bankalar ve şirketlerle görüşmeler yürütüyor.
Bu haber piyasalar tarafından olumlu algılandı. Haberde "Goldman Sachs son dönemde bankalar üzerinde yük oluşturan yapılandırılmış büyük hacimli kurumsal kredileri avantajlı koşullarla devralmak için ilgili taraflarla yoğun görüşmeler yürütüyor" denildi.
Haberin detayına baktığınızda Goldman Sachs, adeta Türkiye'ye iyilik yapıyor. Bankaların üzerinde yük olan yapılandırılmış kredileri alacak.
Tabii ki, avantajlı fiyatta.
Nedir bu avantajlı fiyat?
Buna bakmadan önce Ağustos 2001 yılına iyi bakmak gerek. Türkiye'de bir gecede patlayan döviz krizi ile bazı bankalar fona devredildi. Bunların arasında o dönemin en güçlü bankası Demirbank vardı. Demirbank Türkiye için çok önemli bir bankaydı. Elinde önemli miktarda devlet tahvili tutuyordu. Bankayı Hazine'nin kurtarması gerekirken, bu yapılmadı ve fona devredildi.
Bu bankayı daha önce 1 milyar dolara satın alamayan İngiliz bankası bu kez sadece 350 milyon dolara sahip oldu.
Demirbank'tan sonra birçok Türk bankası ve şirketi yabancıların eline geçti.
Hem de gerçek değerlerinin çok altında bir rakamla.
Gerekçe Türkiye'de kriz vardı ve krizde yabancıların gelip bu banka ve şirketleri alması bizim için çok önemliydi.
Aradan geçen 18 yıl sonra Türkiye yine krizde.
Bazı Türk banka ve şirketleri döviz kaynaklı büyük bir bunalım yaşıyor.
Bankalar ellerinde yasal takibe giren alacaklarını varlık şirketlerine yüzde 2-3'üne satıyor.
500 milyonluk alacağı 15 milyon liraya satın alan varlık şirketi, bu borçların dörtte birini bile tahsil etse büyük bir para kazanmış oluyor.
İşte böyle bir dönemde geldi Goldman Sachs haberi.
Tabii ki bu haberde geçen "avantajlı koşullarda" ayrıntısına kimse dikkat etmedi. Söz konusu yabancı yatırım bankası bankaların elindeki yapılandırılmış kredileri kaça almak istiyor?
Bankaların varlık şirketlerine yaptığı satış gibi bir oran mı düşünüyor?
Bırakın yüzde 3-5 hatta 10'u yüzde 50 değerine bile almış olsa ki bu imkânsız, yine de Türk varlıklarını yarı fiyata almış olacaklar.
2000 yılında yaşanan sanki bir kez daha tekrar ediyor.
Türk şirketleri aynı kaderi bir kez daha yaşıyor.
Türk bankalarının elindeki yapılandırılmış kredileri satın almak isteyen tek yabancı Goldman Sachs değil. Başkalarının da olduğu ve görüşmelerin sürdüğü konuşuluyor.
Her cümlesinde yerli ve millî diyen bir iktidarın yabancıların bu talan talebine nasıl yanıt vereceğini önümüzdeki haftalarda göreceğiz.
Çözüm bankaların ellerindeki yapılandırılmış kredileri yok pahasına satmak değil, bu şirketlerin ve bankaların sermayelerinin güçlendirilmesi ile mümkündür. İnşaatçılara ve sektörlere verilen saçma sapan teşvikler yerine bu şirketler direkt olarak kurtarılmalı.
Bu yapılmazsa eğer Türkiye bu kez gerçekten ciddi anlamda talan edilecektir.