Piyasalarda tam bir fırtına yaşanıyor.
Parası olan da olmayan da bu fırtına içinde. Global kriz tıpkı domuz gribi gibi sürekli mutasyona uğruyor.
Bir veri geliyor, “işte kriz bitti” diyoruz hemen arkasından bir başka veri kötü geliyor daha dibi görmedik diyoruz.
Sözün kısası ortalık toz duman adeta.
Bu toz dumanda herkes kendine yön bulmaya çalışıyor.
Parası olan parasını en iyi yerde değerlendirmeye çalışıyor. Borcu olan faizleri ve dövizleri izliyor.
Şu ana kadar kimse doğru yolu bulamadı.
Herkes mum ışığında bir yerlere yöneliyor.
İşte toz duman olan piyasalarda en son görüntü:
BORSA: Zenginin parası fakirin ağzını yorarmış. İşte bizim borsa da öyle. Yerli yatırımcının parmak sayısı kadar az olduğu İMKB’de herkes borsayı izliyor. Borsa yükselince sanki ülke uçuyor. Oysa yüzde 70 yabancı hakimiyetindeki borsada endeksin yükselmesi veya düşmesinin Türkiye’ye hiçbir getirisi yok.
Kısa vadede İMKB’de yön halen yükseliş yönünde. Çünkü yabancılar kendileri pişiriyor kendileri yiyor. Bu nedenle İMKB’yi düşürmek pek de hesaplarına gelmiyor. Borsa yükseliyor ama birkaç banka ve holding hisseleriyle. Borsa endeksinin 50 bin puanın üzerinde tutunması bekleniyor.
FAİZ: Merkez Bankası faizleri yüzde 10’un altına indirdi ama kimsenin hayatını ne ucuzlattı ne de bir artı sağladı. Bankalar halen sanayiye kaynak aktarmıyor. Düşük faizle topladığı paraları yüksek faizli kredi kartları ve ihtiyaç kredisi ile satmaya çalışıyor. Faizler için şu günler tarihi dip seviyeleri olarak nitelendiriliyor. 2010 yılında Amerika’nın yeniden faiz artırımına gitmesi bekleniyor. Dünyanın yeni yılda ters trendle faiz yükseltme yarışına girmesi hiç de sürpriz olmayacaktır. Bu nedenle parasını faizle değerlendiren yatırımcıların mümkün oldukça düşük vadeyi tercih etmeleri öneriliyor.
DÖVİZ: Dolar dünyada tepe taklak ama Türkiye’de halen değerli maden gibi. Türkiye’de sıcak para girişinin yüksek olması nedeniyle dolar 1.50’nin üzerinde tutunamıyor. Ancak olası bir para çıkışında ciddi bir hareket beklentisi var. Mevcut gelişmelere göre, Türkiye’den 2010 yılının ilk 6 ayında ciddi bir fon çıkışı beklenmiyor. Bu nedenle doların uzun bir süre daha kalıcı yukarı yönde hareketi zor olarak görülüyor.
Doları frenleyen bir başka gelişme de yine krizden geldi. Kriz nedeniyle Türkiye’nin ithal ettiği petrol miktarı 12 milyar dolar azaldı. Bu da Türkiye’den 12 milyar doların çıkmamasına neden oldu.
ALTIN: Uzun süredir yazıldı çizildi. Altın patlayacak denildi. Sonunda altın patladı. Borsalardan büyük kazanç sağlayan spekülatörler faizlerin düşük olması nedeniyle parayı altına sokunca altın akıl almaz fiyatlara yükseldi. Şimdi altın halen yükseliyor ama ciddi bir alıcısı yok. Bu da altın fiyatlarının önümüzdeki günlerde sert bir düzeltme hareketi yapabileceğini gösteriyor.
