Son 10 yıldır dolara yatırım yapanlar hep kaybetti. 10 yıldır elinde 1.80 maliyetli dolar bulunduran yatırımcılar var. Düşünün ortaya çıkan zararı.
Merkez Bankası doları hep frenledi.
Doların düşük olması, paranın faize yönelmesine neden oldu. Ancak Merkez Bankası bu defa son üç yıldır faize müthiş bir baskı uyguluyor. Faiz şu anda yüzde 5 seviyelerinde.
Her, Para Kurulu toplantısında piyasa faiz indirimi bekliyor. Enflasyonun yüzde 8-9 olduğu bir ülkede paranızı yüzde 5.5 faizle değerlendirmeye çalışırsanız reel anlamda zarar etmiş olursunuz. Nitekim Türkiye’de şu anda mevduat yatırımcısı zarar ediyor.
Döviz yatırımcısı zarar ediyor, mevduat yatırımcısı kazanmıyor o halde para nereye gidiyor? Paranın yönü teknik olarak gayrimenkulü gösteriyor.
İşin ilginç yanı gayrimenkul piyasası da tamamen durmuş durumda.
İnşaat şirketleri bir bir iflas erteleme kararı aldırıyorlar. Binlerce değil, on binlerce bitmiş yeni konut, satışı bekliyor.
Vatandaş bu yeni evleri bırakın almayı, bakmıyor bile. Borsa derseniz bir alem!
Sadece adı Borsa İstanbul.
Bunun dışında bizimle alakası yok.
Ha bir de yöneticileri Türk. Onun dışında borsayı istediği gibi indiren çıkartan yabancılar. Nitekim sadece banka hisseleri ile çıkıp düşen borsada takas, tamamına yakın yabancının hesabında. Yerli yatırımcının çok az hisse senedi var. Dışarıdaki yatırımcı zaten çok yükselmiş görünen borsaya girmeyi bırakın, önünden bile geçmiyor.
İşte böyle karmakarışık bir yatırım dünyası var. Bu devirde paranın olmaması kadar, olması da kötü. Hem kazanmak için yatırım yapacağın bir yer yok, hem de Maliye, vergi diye peşinden koşuyor.
Tıpkı hayırsız evlat gibi sadece ver diyor!
Şimdi Maliye banka hesaplarını kontrol ediyor. Her ay düzenli yapılan havaleleri kontrol ederek kaçak kira avına çıktı.
İkinci bir evi olan hem belediyeye emlak vergisi veriyor hem de Maliyeye gelir vergisi ödüyor. Kira ile geçinen vatandaşlar başladı homurdanmaya.
Yatırım dünyası işte böyle bir kaosun içinde.
Atalarımız ne demiş, paran mı var derdin var!
