Oyala, geciktir, etkisizleştir!
ABD'nin binlerce TIR silahı, yirmiyi aşkın üssü, Türkiye sınırı boyunca diktiği 5 gözetleme kulesini herhalde IŞİD'e ya da İran'a karşı yapmadı.
Dahası ABD'nin zekamızla alay eder gibi eğitmeye başladığı 30 bin PYD/PKK militanını "IŞİD hücrelerine ve İran'a karşı" da oluşturmadı.
Donald Trump, Suriye'den ABD askerlerinin çekilmesi 2016 yılında başkanlık seçimlerinde verdiği vaatlerden biriydi. Trump, Nisan ayında da Suriye'den çekilme niyetini yinelemiş ve Pentagon'a hazırlıkların tamamlanması için 6 ay süre vermişti.
Trump'ın verdiği sözün üzerinden yirmi dört ay geçmesine karşın ABD'nin Suriye'den çekilmesi değil iyice yerleşmesi söz konusu olmuştur. Üsler, silahlar, kuleler, PYD'lileri eğitmeler işin artısı olmuştur.
Başkan Obama zamanında ABD Münbiç'ten PYD/YPG'yi çıkaracağını açıklamıştı. Her ne hikmetse hala bölgede zaman zaman devriye gezen Türk/ABD askerleri var ama PYD'de yerinde duruyor. YPG'nin Munbic'te hendek kazdığı haberleri geliyor.
Oyala, geciktir, etkisizleştir!
ABD her anlamda ve her olayda Türkiye'yi oyalamıştır. Söz vermiş ve yerine getirmemiştir. Daha önce de çekileceğim dediği Suriye'den çekilmemiş aksine PYD'yi silaha boğmuştur.
Bıçak kemiğe dayanınca Türkiye başının çaresine bakacağını açıklamış bunun üzerine ABD derhal yeni manevralarla taktik açıklamalara başvurmuştur.
ABD'nin bölgedeki gerçek rahatsızlığı Türkiye ile Rusya arasında İdlib konusunda Türkiye'nin üstlendiği inisiyatif ile Rusya'dan aldığı S-400'lerdir.
Türkiye'nin bölgede Rusya ve İran'la da inisiyatif alması ABD'yi ciddi biçimde rahatsız etmiştir.
ABD'nin Suriye Özel Temsilcisi James Jeffrey'nin "Astana'nın fişinin çekilme zamanı geldi" sözü bu rahatsızlığın ifadesiydi.
Dahası ABD müttefik ilan ettiği PKK/PYD'nin Kandildeki gerçek elebaşları için ödül koymasının nedeni de buydu.
ABD, Türkiye'nin ağzına bir parmak bal sürerek bölgede Türkiye aleyhine oluşturduğu yapıyı güçlendirmeye çalışıyor.
Türkiye'nin Fırat'ın doğusuna karşı harekete geçmesini engellemeye çalışıyor.
ABD yedi yıldır bölgede Türkiye'ye karşı oyala, geciktir, etkisizleştir stratejisi izliyor.
ABD'nin kafası karışık!
Gelinen aşamada Türkiye Fırat'ın doğusuna karşı harekete geçeceğini açıklayıp, Mehmetçiğin sınıra dayanması üzerine ABD'den iki haber birden geldi:
Bunlardan birincisi ABD Dışişleri Bakanlığının 3.5 milyar dolar değerindeki Patriot hava ve füze savunma sistemlerinin Türkiye'ye satışına onay verdiği haberidir.
Diğeri de ABD Başkanı Donald Trump, Twitter'dan yaptığı şu açıklamaydı; "Suriye'de DEAŞ'ı yenilgiye uğrattık, Trump başkanlığı sırasında orada olmak için tek nedenim buydu."
Bunu destekleyen bir açıklamada Beyaz Saray Sözcüsü Sanders'ten geldi. ABD Başkanı Trump'ın Suriye'deki askeri birlikleri çekme kararıyla ilgili bir açıklama yaparak, 'ABD askerlerinin çekilmesini başlattık' dedi.
Sanders ayrıca, ABD Dışişleri personelinin de 24 saat içerisinde Suriye'den çekileceğini belirtti.
Bu haberlerin hemen ardından Pentagon sözcüsü Albay Bob Manning; "Şu an için ortaklarımızla birlikte ve ortaklarımız kanalıyla çalışmaya devam ediyoruz" açıklaması geldi.
Suriye'den çekilme kararına karşı ABD'de farklı tepkiler de söz konusudur. Suriye'den çekilmenin ABD için bölgede ve dünyada "yıkıcı sonuçlar" doğuracağını ileri sürenler harekete geçmiş bulunmaktadır. "Amerika'nın çekilmesi, DEAŞ, İran, Beşşar Esed rejimi ve Rusya için büyük bir kazanç olur." Değerlendirmesini yapanlar da vardır.
Bu arada İsrail Başbakanı Netanyahu, ABD'nin çekilme kararına karşı "her koşulda kendi güvenliğini sağlamaya devam edeceğini" açıklıyor.
Bu durum ABD'nin bölgede kimin için bulunduğunu ortaya koyar bir açıklama olarak kayda geçmiş oluyor.
ABD onca silahı, üssü IŞİD için Suriye'nin kuzeyine yığmış değildir. ABD'nin Türkiye sınırına diktiği gözlem kuleleri ve eğittiği terörist unsurlarla Türkiye'ye karşı entrika peşindedir. Türkiye her ihtimali dikkate alarak adımlarını atmalıdır.