Ölülerle deliler fikir değiştirmez

Dört yaşındaydım. Boynuma “Only God can judge me” dövmesi yaptırmaya karar verdim. Annem müdahil oldu. Beni, ‘Ölülerle deliler fikir değiştirmez.’ cümlesiyle vazgeçirdi. Oysaki aşırı emindim. Kim böylesi anlamlı bir dövmeden pişman olabilirdi ki? Ama o bana; “Bak kızım, insanların fikirleri değişebilir, hatta değişir! Bazı kararların geri dönüşü yoktur. Mesela dövme. Ne ölüsün, ne deli. Gözünün çapagını yiyem yapma!” dedi. (O tarihte Varto’da yaşıyorduk ve bu tarz konuşuyorduk.) Kadın olgun, görmüş geçirmiş ve tecrübeli birine benziyordu. İkna oldum. Yaptırmadım. “Tamam.” dedim. Zamanımızda sildirme çıktı. Ama bu boşanmak için evlenmek gibi. ‘En kötü sildiririm.’ diyorsan neden yaptırıyorsun, tükenmez kalemle yaz, zamanla kendiliğinden çıksın.

İnsanoğlu çok ilginç bir varlık. Yaşadığım örneklerle anlatayım. Bayıldığım, sevdiğim, takdir ettiğim bir insan, iki hareket yapıyor, diyorum ki; “Allah’ım ben bu yaratığı nasıl hayatıma soktum. Ne kadar kötü kalpli, ne kadar kibirli, ne kadar çapsızmış.” E onunla geçirdiğin üç yıl?? İşte o zaman öyleydi. Şu gün aynı odada uyuduğun o insana, hayatının hatası gözüyle bakıyorsun. Demek ki insanlar duruma göre, birzamanlar siyah dediklerine beyaz diyebiliyorlar.

Seviyor evleniyor, çocuk doğuruyor, soğuyor, ayrılıyor. Başkasıyla evleniyor, ondan da çocuk doğuruyor. Eski eşi için; “Yüzünü şeytan görsün.” diyor. Yaşanılan tecrübelere, kafa yapımıza, olgunluğuza göre fikirlerimiz absürd değişiklikler gösterebiliyor.

Mesela benim oğlum futbolla ilgileniyor. Hangi takımla anlaşırsa ben o takımı tutuyorum. Bu elimde değil. Yüreğim onun mutluluğu için çarpıyor. Dolayısıyla insanları şaşırtabiliyorum. “Sen Antepliydin, şimdi Karabüklü mü oldun?” diyorlar. Neden olmasın? Hiçbir kararım için anlaşma imzalamıyorum ki. Ben duygularla örülmüş bir bedenim. Kalbim ve beynim, yaşadıklarıyla yeni kararlara adım atabilir.

Sadece şunu istemem. Vazgeçişlerim, güncel tavırlarım, kötüye doğru olmasın. Eğer fikirlerimiz günden güne mevcut halinden daha mantıklı, daha akıllıca oluyorsa bu bir gelişmedir. Mesela eşekten indiysek ata binmeliyiz. Ama maymun iştahlıysak, laf olsun diye fikir değiştiriyorsak, iş değil çene yapıyorsak, bu nahoş bir gidişattır.

Garibiz, dışarı çıkarken emin bir şekilde; “Hava çok güzel, üşümem.” diyorsun, 40 dakika sonra güneşin önüne bir bulut gelince üşüyor; “Bir daha asla yanıma ceket almadan dışarı çıkmam!” diye yemin ediyorsun. Ertesi gün kalın ceketini yanına alıyorsun, o bulut hiç gelmiyor. Bütün gün elinde 10kg paltoyla dolaşıyorsun ve “Keşke almasaydım.” diyorsun.

Yani fikirler koşullara göre değişir ve bunu anlayabilmek büyük bir erdemdir. Zaten bugüne kadar; “Asla yapmam!” deyip de tükürdüğünü yalamayan tek bir insan görmedim. Hiçbir zaman kesin konuşmamak lazım. “Fikrimi değiştirmem imkansız!” dememek lazım. Çünkü, ölülerle deliler fikir değiştirmez.

Yazarın Diğer Yazıları