Neymiş efendim, Atatürk, ABD mandası, İngiliz mandası, şu mandası bu mandası isteyenlere karşı “Yeter, söz milletin” demiş, Ekmeleddin Bey’e oy isteyenler, “Ehven’i Şer’i destekleyen” ve “mandacılığı savunan” kimselermiş.
Koca koca Atatürk allameleri, Prof.’lar, gazeteciler, televizyonlarda öyle esip gürlüyorlar ki, insan Atatürk ve Kurtuluş Savaşı hakkındaki bilgilerinden şüphe eder hale
geliyor...
Allah akıl izan versin...
Önümüzde üç aday var. Sandıktan bunlardan biri çıkacak. Selahattin Demirtaş PKK’nın Eş Başkanı, Recep Tayyip Erdoğan ise Büyük Ortadoğu Projesi Eş Başkanı.
Ekmeleddin İhsanoğlu ise Müslüman kimliği ağır basan bir insan.
Soru şu: Atatürk bugün Samsun’a çıksaydı Ekmeleddin İhsanoğlu’nu karşısına mı alırdı, onunla mı çalışırdı?
Şimdi bu soruya cevap arayalım.
1919’da Ankara’ya girerken Atatürk’ü Seymenler karşılandı. Seymenlerle birlikte o karşılamada 10 kadı, 17 müftü, 42 müderris ve 9 şeyh bulunuyordu ve bu karşılama törenini hazırlayan kişi de bir tarikat
şeyhi idi.
“Milli Mücadele Lehine Kamuoyu Oluşturma” başlıklı makalesinde Yrd. Doç. Dr. Ömer Turan bakınız neler diyor:
Müdafaa-i Hukuk cemiyetlerinde kurucu başkan veya üye olarak bulunan isimlere bakıldığında, pek çok cemiyette din adamlarının belediye başkanlarıyla birlikte yer aldıklarını tespit etmek mümkündür:
* Amasya Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti’nin Reisi Müftü Hacı Tevfik Efendi,
* Denizli Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti İkinci Başkanı Müftü Ahmet Hulusi Efendi,
* Mardin Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti’nin Reisi Müftü Hüseyin Efendi,
* (...)Niğde Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti’nin birinci üyesi Müftü Süleyman Efendi,
* İzmir Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti’nin Reisi Müftü Rahmetullah Efendi,
* Ankara Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti’nin Reisi Müftü Rıfat Efendi,
* Siirt Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti Reisi eski Müftü Halil Hulki Bey,
* Kırşehir Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti Reisi Müftü Halil Hilmi Efendi.
* Karahisar Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti Reisi Müftü Hüseyin Efendi,.
* Zonguldak Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti Reisi Müftü İbrahim Efendi,
* Gümüşhane Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti üyesi Müftü Şükrü Efendi,.
* Çarşamba Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti üyesi Müftü Mahmut Naim Efendi.
Köşemiz yetersiz olduğu için cümlesini alamıyoruz, amma buraya kadar saydıklarımızın en az iki üç katı daha var..
Mustafa Kemal’in iki Meclis Başkan vekilinden birinin Bektaşi diğerinin de Cerrahi Tarikatı şeyhi olduğu, İstanbul’dan Anadolu’ya Osmanlı Ordusu depolarından silahları çalıp Anadolu’ya sevkin, Özbek Tekkesi ile Hatuniye Dergâhı’ndan olduğunu bilmeyen var mı? Atatürk bunlara müteşekkir
değil miydi?
Ve yine bu savaş bir “Fetvalar Savaşı” değil miydi ve Mustafa Kemal’i İstanbul’daki fetvalar karşısında Anadolu’daki 100 din âliminin fetvaları rahatlatmadı mı?
Erdoğan’la Demirtaş bugün “36 etnik yapı” ve “Özerklik” diyerek Sevr’i imzalamış İstanbul’u temsil etmiyor mu?
Ekmeleddin İhsanoğlu ve onu destekleyen diğer din âlimleri de Atatürk’ün yanındaki din âlimlerinden biri, Ekmeleddin İhsanoğlu’nu aday gösteren siyasi partiler de 1919’da Ankara’ya girişte Atatürk’ü karşılayan Seymenleri temsil etmiyor mu?
“Etmiyor” diyorsanız, “Obama’nın sesine hayran” Türkiye’nin bir bölümünü Kürdistan yapmış, “36 etnik kimlikçi” Erdoğan’ınıza Türkiye’yi teslim edin; hayırlı uğurlu olsun...
Bu mesele ile bir kez daha anladık ki Atatürk’e en büyük zulüm onu Atatürkçülerin tekeline bırakmak; başka bir şey değil...
