NATO bayrağı ne zaman flama oldu?..
YENİÇAĞ'ın, "Ege'ye NATO bayrağı olmadan çıkamayacak mıyız" manşeti büyük ses getirdi. Ardından, Genelkurmay Başkanı Hulusi Akar'ın NATO bayraklı Gökova Fırkateynimizle yaptığı hamleye karşılık Yunanistan Başbakanı Çipras'ın, komutanları ile birlikte savaş gemilerinden Türkiye'ye karşı kuzu çevirmeli, kokoreçli verdiği küstah cevabı (fotoğraflarıyla) yayınlamıştık. Yıllardır Ege ve Akdeniz'de Yunanistan'a peşkeş çekilen Türk topraklarını belgeleriyle kamuoyuna açıklıyoruz. Yunanistan'ın yavuz hırsız misali yaptığı tüm ihlalleri duyuruyoruz. Siyasi iktidardan hâlâ tık yok ama Genelkurmay Başkanlığı Yunanistan'ın kokoreç misillemesinden sonra harekete geçti; "EGE'de Deniz Kuvvetleri Komutanlığının Faaliyetleri DOĞRU BİLGİ" notu gönderdi medya kuruluşlarına. Toplam 2 buçuk sayfalık notta yazdıklarımıza cevap sayılabilecek şu satırlar var;
"Öncelikle; TCG GÖKOVA (F-496) NATO bayrağı değil "NATO Flaması" olarak adlandırılan ve geminin bayrak direği haricinde bir yere toka edilen bir semboldür. Ufkun her tarafından görülmez. Boyutu bayraktan her zaman küçüktür. NATO emrinde görev yapan unsurlar tarafından kendi millî bayraklarına ilave olarak NATO faaliyeti icra ettiğine dair bir sembol olarak bulundurulmaktadır. TCG GÖKOVA şanlı Türk bayrağımızı geminin her taraftan görünür yeri olan bayrak direğinde 24 saat kesintisiz olarak ve şerefle dalgalandırmaktadır. Bayrağımız her zaman olduğu gibi, Sayın Genelkurmay Başkanımızın ziyareti esnasında da TCG GÖKOVA gemimizde dalgalanmaktaydı. NATO emrinde görev yapsa dahi tüm gemiler kendi millî bayraklarıyla ve bağlı olduğu ülke isimleriyle anılmaktadır."
Diğerleri düzensiz göç ile mücadeleye ilişkin hukuki sayılabilecek bilgiler. Sağolsunlar!.. Savaş gemimizin NATO kapsamında Ege faaliyetleri ile ilgili doğru bilgilendirildiğimize inancım tam. Fakat!.. Ege ve Akdeniz'de topraklarımız açıktan işgal edilirken, Ege denizinde kıyıdan ayağımızı suya sokamayacak duruma gelmişken, kendi hava sahamızda uçaklarımız peş peşe tacizlere uğrarken, Türk Silahlı Kuvvetlerine komuta eden Genelkurmay karargahının hukuka dayalı yetkileri konusunda da doğru bilgilenmeye ihtiyacımız var. Tamamı olmasa da biraz bilgiye sahip olduğumuz TSK'nın Türk topraklarına saldırı anında görev ve yetkilerinin niye kullandırılmadığı konusunda da acil doğru bilgilere ihtiyacımız var. Eğer, bu bilgiler bize ulaşırsa Hulusi Akar'a tereddütsüz şahit olmayı tarih önünde namus borcu sayarız...
Yakından bildiğiniz üzere, Ege ve Akdeniz'de yaşadığımız skandal ötesi olayları NATO'da ve yurt dışında uzun yıllar görev yapmış eski Millî Savunma Bakanlığı Genel Sekreteri emekli Kurmay Albay Ümit Yalım'ın yoğun emekleri ile sizlere yansıtıyoruz. Bundan da geri adım atmayacağız!..
Her ne kadar belgelere dayalı habercilik de yapsak, Genelkurmay Başkanlığı'nın "doğru bilgi" notunu Ümit Yalım'a da sormak şart oldu. "Bilgilendirme notunun, Ege Denizi'nde, Türkiye Cumhuriyeti'nin egemenlik alanlarında yaşanan skandalların üzerini örtmek amacıyla hazırlandığı anlaşılmaktadır" dedikten sonra net açıklamalarda bulundu Ümit Yalım;
"Kelime oyunları ile bir yere varmak mümkün değildir. 'NATO Bayrağı flamadır' ifadesi gerçeklerle bağdaşmamaktadır. NATO dokümanları dahil olmak üzere Türkçe ve İngilizce yayımlanan bütün belgelerde anılan sembol NATO Bayrağı olarak geçmektedir. Ayrıca Genelkurmay Başkanlığı tarafından basınla paylaşılan fotoğraflarda da Sayın Hulusi Akar'ın NATO Bayrağı altında poz verdiği açıkça görülmektedir."
Cevap bekleyen sorular
"Açıklamada, Yunan Genelkurmay Başkanı Apostolakis'in Deniz Kuvvetleri Komutanı olduğu dönemde Yunan bayraklı gemi ile Türk kara sularında yaptığı seyrüsefere yer verilmemiştir. Apostolakis'in Yunan bayraklı gemi ile Türk kara sularında seyrüsefer yapması kabul edilemez ve utanılacak bir durumdur. Ege Denizi'nde, Türk kara sularında, Türk bayrağı ile seyrüsefer yapan askeri gemilere Yunan gemileri tarafından tacizde bulunulduğu basında yer almıştır. Ayrıca Ege Denizi üzerinde, Türk hava sahasında veya uluslararası hava sahasında uçan Türk askeri hava araçlarına Yunan jetleri tarafından önleme/it dalaşı yapıldığı hem Türk, hem de Yunan basınında yer almıştır. Yunan uçak ve gemileri tarafından Türk uçak ve gemilerine yapılan taciz ve önlemeler Türk Genelkurmay Başkanlığı'nın internet sitesinde yayımlanmıyor ve kamuoyundan gizleniyor.
15 Ocak 2016'da Türk kara sularında saatlerce seyir yaptıktan sonra Türk kara sularını tam 6 mil ihlal ederek Aydın/Didim bölgesindeki plajda karaya oturan Yunan Sahil Güvenlik gemisi büyük bir güvenlik zafiyetidir. Vatanın harimi ismetine kadar gelen bu gemi nasıl izah edilecek. Konu ile ilgili olarak Genelkurmay Başkanlığı tarafından basınla paylaşılan bilgi notu ve resimler acizliğin itirafıdır.
Anılan geminin sıcak takip kapsamında Türk kara sularına girdiğinin belirtilmesi tuhaf bir savunmadır. Birleşmiş Milletler Deniz Hukuku Sözleşmesinin 111'inci maddesine göre izleme hakkı, izlenen geminin kendi devletinin kara sularına veya üçüncü bir devletin kara sularına girmesi ile sona erer. Hukuk kuralları bu kadar açıkken, basınla paylaşılan bilgi notu ile Yunanistan'ın avukatlığının yapılması kabul edilemez."
Ümit Yalım, 2016 yılı itibarıyla, resim ve belgeleri ile birlikte basına yansıyan önemli olaylara da cevap istiyor;
"28 Ocak 2016'da, Yunan Savunma Bakanı Kammenos, Kardak Kayalıkları bölgesinde askeri helikopter ile uçtu ve Türk hava sahasını 2 mil ihlal etti.
11 Şubat 2016'da, Türk kara sularında tatbikat yapan Yunan firkateyninden havalanan Yunan helikopteri, Muğla'nın Ardıççık Adası'na düştü.
09 Mart 2016'da, Yunan Savunma Bakanı ve Genelkurmay Başkanı, Muğla'nın Ardıççık Adası'na gelerek anma törenine katıldı.
14 Nisan 2016'da, Yunan Savunma Bakanı, Genelkurmay Başkanı ve Kara Kuvvetleri Komutanı, İzmir'in Koyun Adası'na gelerek, Yunan Kara Kuvvetleri'nin icra ettiği hava savunma tatbikatına katıldı.
20 Nisan 2016'da, Yunan Genelkurmay Başkanı, F-16 savaş uçağı ile Türk hava sahasında uçtu.
Komuta kademesinin cesareti varsa bu olaylara cevap versin. Kim doğru söylüyor kim dezenformasyon yapıyor, hep birlikte görelim."
İngilizcesi "flag" olan ve NATO'nun resmi tüm yazışmalarında yer alan bu kavram ne zaman flama oldu ben de çözemedim!.. Bir de NATO bayrağı, üye olan 28 ülkeyi temsil eder diye bilirim. Bunlara bir daha açıklık getirilirse, bir de sadece şu soruya (kokoreç kalsın!); "Yunanistan, İzmir sınırlarımız içinde nasıl kara tatbikatı yapabildi"ye hukuki cevaplar "doğru bilgi notu" ile paylaşılırsa söz veriyorum;
Doğrulara şahitlik etmekten hiç çekinmeyeceğim!..