MİT'in kahraman pilotumuz için verdiği rapor...
Şehitlerin üstünden siyasi istismar yapılır mı?..
Soruya herkesin anlayacağı dilden cevap verelim; "Hayaldi gerçek oldu"!..
R.Erdoğan'ın, "Son günlerdeki şehit sayısındaki artış paralel yapıya mensup polis ve askerlerden kaynaklanıyor. İstihbarat zafiyeti olabiliyor. Bunun nedeni de bu yapının elemanları" sözleri üzerine havuz medyası kalemşorları freni patlamış kamyon gibi saldırıya geçtiler. Saray taklacıları, (dayanaksız) TSK'daki paralel yapı iddialarını, bölgede canları uğruna savaş veren aslanlarımızın moral motivasyonunu nasıl bozabileceğini, PKK'ya nasıl hizmet ettiklerini kenarından kıyısından düşünmeden salladılar... Bunlardan biri de hâlâ çetin şartlarda sürmekte olan Yüksekova operasyonu ile ilgiliydi. İddialara göre; Hakkâri Valiliğinde yapılan toplantı sonucunda operasyon ile ilgili, öncesi ve sonrası ele alınacak tedbirleri de içeren gizli damgalı yazı "paralelciler" tarafından PKK'ya sızdırılmıştı. Operasyon deşifre edilmişti. Bu yüzden büyük kayıplar yaşanıyordu.
Pekii!.. Şimdi, bakalım söz konusu yazının dağıtımı nerelere yapılmış;
1. Yüksekova 3. Piyade Tümen Komutanlığına
2. Dağ ve Komando Tugay Komutanlığına
3. Vali Yardımcılarına (adlarına)
4. Üç İlçe Kaymakamına (adlarına)
5. İl Jandarma Komutanı (adına)
6. İl Emniyet Müdürü (adına)
7. Karayolları 11. Bölge Müdürü (adına)
8. İl Millî Eğitim Müdürü (adına)
9. İl Sağlık Müdürü (adına)
10. Çevre ve Şehircilik İl Müdürü (adına)
11. Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürü (adına)
12. Hakkâri Kamu Hastaneleri Birliği Genel Sekreteri (adına)
13. Hakkâri İl Özel İdaresi Genel Sekreteri (adına)
14. İl Afet ve Acil Durum Müdürü (adına)
15. İl Göç İdaresi Müdürü (adına)
16. VEDAŞ İl Müdürü (adına)
17. Telekom İl Müdürü (adına)
18. Yüksekova Karayolları 117. Şube Şefi (adına)
19. Kızılay Hakkâri Şube Başkanı (adına)
Şimdi, birazcık gerçekçi olalım. Bu kadar hassas ve gizliliğin en üst düzeyde olması gereken durumda böyle bir devlet yazısının bu kadar geniş ve yaygın dağıtımı yapılır mı?.. Yapılırsa ne olur?.. Bu yazının sızmamasının yüzde 1 ihtimali olmadığını benim gibi saflar bile bilir, tahmin eder. Bir de bölgede yakalanan teröristlerin, öğretmen, okul müdürü vs. gibi devlet memuru olduğu, terör bölgesinde devlet dairelerinde -maalesef- PKK yapılanmalarının ağırlığı gerçeği ortada dururken!.. Bu büyük ihmal ve beceriksizlik neden soruşturulmuyor. Hakkâri Valisine neden müfettiş gönderilmiyor?Soruşturma bitene kadar neden açığa alınmıyor? Hakkâri Valisinin "paralelci" olup olmadığı neden sorgulanmıyor?..
***
"TSK'daki paralel yapılanma" ile ilgili büyük bomba haberi yazının sonuna bırakıp sözde çözümcülerin ülkenin başına açtığı büyük belayla ilgili özel bilgilere devam edelim.
Meskûn mahal operasyonlarının bitirildiği noktalardan asker çekiliyor ve kanunlar gereği de yetki ve sorumluk mülki idareye bırakılıyor. Peki ne oluyor?.. En hafif deyimiyle; beceriksizlikler yüzünden oralar tekrar PKK teröristleri ile doluyor. En çarpıcı örneği Silopi. Çatışmalar tekrar başladı ve gizlenmeye çalışılan gerçek dün Genelkurmay Başkanlığı'ndan yapılan şu yazılı açıklamayla ortaya çıktı;
"Silopi'de sağlanan huzuru tekrar bozmaya çalışan bölücü terör örgütü mensuplarını etkisiz hale getirmek için operasyonlara devam edilmektedir. Devam eden operasyonlarda teröristler tarafından yerin altına gömülmüş silahlar eğitimli köpekler yardımıyla tespit edilmiştir. Teröristler tarafından güvenlik güçlerimizin geçiş yapacağı yollara döşenmiş el yapımı patlayıcıları da tespit edilerek imha edilmiştir. Teröristler el yapımı patlayıcılarının etkisini artırmak için tüpleri kullanmaya devam etmektedirler. Ayrıca teröristler vatandaşlarımıza ait evlerde diğer evlere geçiş için tüneller de açmıştır."
Hani nerede? Silopi'ye, Cizre'ye huzur gelmişti?.. Teröristlerden temizlenmişti...
Silopi'ye teröristleri tekrar "paralelci" asker ve polisler mi doldurdu?..
Bir daha ifade ediyorum; Millete ve devlete kim ihanet ediyorsa, nereye mensup olurlarsa olsunlar, o aşağılıkları bulun yargının önüne çıkarın ve en ağır cezayı verin. Fakat şeytani siyasetin ayak oyunları ile de çürümemiş, ayakta kalan ve bekamız için canlarını hiçe sayan kurumlarımıza da yeni kumpaslar kurmayın, iftiralar atmayın!..
Şu anda, operasyonların en sıkıntılı olduğu nokta; Nusaybin'e yarın özel bir dosya açacağımı duyurarak bomba haberle yazıyı sonlandıralım.
Malum çevreler, "TSK'da paralel yapılanma" iddialarına, sınır ihlali yüzünden Rus savaş uçağını düşüren kahraman pilotumuza "paralelci" iftiraları atarak sos katmıştı!.. "Başbakan" Ahmet Davutoğlu'nun verdiği yetki çerçevesinde Rus uçağının Hava Kuvvetleri Komutanı'nın emri ile düşürüldüğü gerçeğinin ortaya çıktığını bir kez daha hatırlatalım. Sonraa!.. MİT'in kahraman pilotumuz hakkında gayet etraflıca "paralelci mi" soruşturması yaptığını ve Saray'a "paralelci olduğuna dair herhangi bir bulguya rastlanmamıştır" raporu verdiğini de kem gözlere sokalım..
Selvi boylu güdükler!.. Yeniden kurulmaya çalışılan "çözüm" masası için alt yapı hazırlıklarının herkes farkında.
Yemezler!..