Meğer ne severlermiş CHP'yi…

Ne kadar "yandaş", "yalaka", "dalkavuk" namlı basın-yayın organı varsa son birkaç gündür "Ce-Ha-Pe"nin bekasıyla yatıp kalkıyor. Manşetlerinde endişe(!), kaygı(!) hatta ızdırap(!) dolu başlıklar:

Ce-Ha-Pe'ye operasyon çekiliyor!

Ce-Ha-Pe'ye kumpas!

Ce-Ha-Pe'ye tuzak!

Ce-Ha-Pe'ye tezgâh!

Toplum, bugüne kadar yazıp çizdiklerini bilmese, sahi sahi üzülüyorlar zannedecek "Atatürk'ün partisi"nin haline!

Düne kadar "Cumhuriyet"in tasfiyesine çalışanlar, "Atatürk"ü karalayanlar, "Türk bayrağını"nın gerekliliğini sorgulayanlar, "milliyetçiliği" tartışanlar, "Atatürksüz CHP" hesaplarından yakınıyor, henüz ortada bir mevta bulunmamasına rağmen helvasını dağıtıyorlar! Kendisini "en AK Partili" sayan kalemşorlar, kalemlerini bilemiş, kendisini "en CHP'li" sayan kalemşorlarlardan ve dahi CHP Genel Başkanı'ndan CHP'yi koruyorlar!

***

Akıl tutulması mıdır, basiret bağlanması mıdır, yoksa içlerinde "görevi" zaten bu olanlar da var mıdır bilemem ama CHP'lilerin kimi selden kütük kapmak hırsıyla, kimi krizi şahsi fırsata çevirmek sevdasıyla, kimi de samimiyetle sadece "durun siz kardeşsiniz" diyebilmek gayesiyle ama son tahlilde her gün, her saat bir medya organında maksatlı yahut maksadını aşan ifadelerle odun atıp duruyorlar, kendilerini de küle çevirmesi kaçınılmaz olan ateşe!

***

CHP Genel Başkanı'nın, ilkokul çocuğunun bile yanlış anlamayacağı kadar açık olan ifadeleri koca koca adamlar tarafından -her nasılsa- anlaşılamıyor, itinayla bağlamından uzaklaştırılıyor, çarpıtılıyor.

CHP'nin müzmin Genel Başkan adayı "Hesaplaşma yeri medya değildir; kurutaylardır" diyor ama medya aracılığıyla "çete" iddiası da dahil hiç yenilir yutulur olmayan ithamlarda bulunuyor partisi hakkında…

Susmaya en çok ihtiyaç duyulan anda ağız ishali olmuş gibi yarış halindeler daha çok konuşmakta… Geri durmaya en ihtiyaç duyulan anda oltaya takılan yeme atlayan atlayana; yüksek siyaset sazanlığı kaldırmaz oysa!

***

Türkiye Cumhuriyeti'ni dizayn etmeyi marifet sayan, bu uğurda yazıp çizdiklerini sicillerinde "övünç madalyası" gibi taşıyan tipler, "CHP'yi dizayn etmekle" suçladıkları gazetecilere, bütün yüzsüzlükleriyle meslek ahlakı dersi veriyorlar.

"Ellerine sağlık, kendilerini ne de güzel kullandırmışlar" demiyorum ama Türk basınındaki yozlaşma seviyesini düşününce, benzerleri, hatta çok daha vahimleri vakayı adiye muamelesi görmüş olan bir iddia, bir anda memleketin en önemli meselesi haline geliyor.

***

Velev ki…

Kaynağını da, kaynağının üfürdüklerini de sorgulamadan, teyit etmeden yazan gazeteci günlerdir yaftalandığı kadar fena… Bunun takdiri, bir bavul dolusu sahte belgeyi teyit etmeden, hatta çoğunun içeriğini okuma zahmetine bile girmeden, ellerine tutuşturulduğu şekliyle günlerce haftalarca çarşaf çarşaf yayın yapan, "milli ordu"nun dağıtılmasına, onlarca insanın intiharına ve dahi 15 Temmuz'un en kullanışlı taşlarının döşenmesine yol açmış "bavulcu"ları "yılın gazetecisi" seçebilmiş olanlara mı aldı!

Muhalif bir gazetenin operasyona ne kadar açık olup olmadığı konusunda ahkam kesmek, devrin AK Parti-Gülen koalisyonuyla iş tutup "devlet"e operasyon çeken Taraf'ın "kullanışlı aptalları"na mı kaldı!

Hatta…Velev ki…

İddia doğru… İmralı'nın Telli Baba Türbesi'ne çevrilmesinden de mi beter ki, gözümüzün içine baka baka yapılan o ihanet turlarına gıklarını çıkarmayan, çıkaramayanlar, günlerdir bu olduğuna dair hiçbir delil bulunmayan ziyareti "enine boyuna" tartışıyorlar!

***

İlk günden beri sorulan bir soru var:

Böyle bir iddianın sızdırılması ve devamındaki polemikler kime yarar?

Muhalefetiyle, mevcut yönetimiyle ayırt etmeden CHP bu krizi eline yüzüne bulaştırmadan yönetebilseydi, "hasar" partinin kurumsal kimliğini değil de sadece "şahısları" etkileseydi kime yarardı elbette tartışılırdı ama şu haliyle, sadece ama sadece, "CHP'ye bak" deyip kendi tartışmalı hal ve icraatlarını perdeleme imlanı bulan AK Parti'ye yaradığı ortada!

***

CHP yönetimi ve muhalefetinden rica ediyorum:

Lütfen, bu ülkeyi bir gün, bir saat daha, medya ve siyasetin en ayıplı tezgahlarında rol almış tiplerin densiz ahlak nutuklarına tahammül etmek durumunda bırakmayın. İşkence insanlık suçudur ve işkence halini almaya başladı bu "tiyatro" gerçekten de!

SORU-YORUM

Kıymeti kendinden menkul hocalar, Emine Erdoğan'ın, dün Beştepe'de yaptığı ve "Erkeğin kadının sahibi olamayacağını", "Kuran'ın sadece erkeklere gelmediğini" vurguladığı konuşma hakkında ne düşünüyorlar?

Yazarın Diğer Yazıları