Masadan kim kalkar?
AKP-CHP koalisyon görüşmelerini herkes kendi ideolojisi, kendi çıkarı doğrultusunda yorumluyor.
MHP Genel Başkanı Sayın Bahçeli yaptığı yazılı açıklamada, “AKP-CHP koalisyon hükümeti bu hafta içinde mutlaka kurulmalı, Türkiye artık nefes almalıdır. Türk milleti sandıkta koalisyon mesajı vermiştir.” diyor.
Türk milleti koalisyon mesajını yalnızca AKP-CHP için vermedi. Tüm partiler için verdi. AKP-MHP koalisyonu da gerekli çoğunluğu sağlıyor. Kaldı ki eğer mutlaka koalisyon ise Sayın Bahçeli neden, erken seçim veya seçimlerin yenilenmesini istiyor? Neden, seçim kampanyasını başlatıyoruz dedi?
Bahçeli’nin açıklaması, AKP-CHP’nin masadan kalkmasını veya sonuca gitmesini etkileyecek bir açıklama gibi değil de, yalnızca zevahiri kurtarmak için yapılmış bir açıklama gibi duruyor.
Sayın Cumhurbaşkanı “45 günü esnetemem’’diyor... CHP dışında AKP’nin MHP alternatifinin de olduğunu dolaylı olarak belirtiyor.
Cumhurbaşkanına düşen, Başbakan Davutoğlu’nun yolunu açmaktır. Tartışmalı olan da işin bu yanıdır. Bu konuda kamuoyunda tereddütler bulunmaktadır.
Öte yandan ideolojik olarak da Sayın Cumhurbaşkanına yakın olduğu bilinen bazı medya organları, “Kılıçdaroğlu koalisyon istemiyor” diye aslına 180 derece ters veya hiç söylenmemiş dedikoduları manşet yapıyorlar.
Bazıları İtalya’daki koalisyon başarısızlıklarını örnek vererek, dolaylı yoldan koalisyonu engellemek istiyorlar.
Yine bu gruba giren basının bir kısmı erken seçim istiyor ve bir kısmı ise MHP ile koalisyon istiyor.
Bu şartlarda eğer AKP masadan kalkarsa, Cumhurbaşkanının parti üstündeki etkisini ve bu medyanın koalisyona tepkisini düşünerek, kamuoyu bu sorunu Cumhurbaşkanına bağlayabilir.
Ticaret ve sanayi odaları, borsalar, işçi ve işveren sendikaları, iş adamları örgütleri, diğer sivil toplum örgütleri koalisyon istiyor.
Hiçbir partinin masadan kalkmasını istemiyor. Bir an önce sonuca ulaşılmasını istiyor.
Koalisyon görüşmelerinde AKP de, CHP de birbirine karşı olumlu bir tavır takındı. Birbirini suçlamadı. Ne var ki elin adamı rahat durmuyor.
Söz gelimi AKP’ye yakın bir akademisyen “AK parti, CHP’ye göre daha derli toplu parti, CHP de ise Kemal Kılçdaroğlu’nun kontrol edemeyeceği çevreler ve eklentiler var” diyor.
Aslında, koalisyon görüşmelerinde CHP daha net ve daha uyumlu bir tavır sergiledi. Dosyalar ve projeler hazırladı. Öneriler getirdi. Hiçbir CHP’li medyaya aksine bir açıklama yapmadı. Buna karşılık, AKP’de bir yanda Cumhurbaşkanı, bir yanda havuz medyası dedikleri bir medya grubu, bir yanda koalisyonu iyi götüren bir Başbakan var. Ayrıca milletvekilleri arasında da tam bir mutabakat olmadığı konuşuluyor.
AKP-CHP koalisyonunu ehveni şer olarak görenler de var... Gerçekte ise bu günkü kaos ortamında, azınlık hükümeti ile erken seçim, AKP-MHP koalisyonu, AKP-CHP koalisyonu gibi üç seçenek içinde en iyi seçenek olarak görmek lazımdır.
Yine bugünkü şartlarda, siyasi partilerin, koalisyonda ya başarı olmazsa sonu kötü olur şeklinde bir hesap içinde olmamaları gerekir. Zira ne olursa olsun, içinde bulunduğumuz kaos ortamından daha büyük başarısızlık olamaz
Bu çerçevede AKP-CHP, her iki partinin de gemileri yakması ve başarısızlık sözünü unutmaları gerekir.