Leyla Zana nerede?..
Hafta sonunu, iç siyaset gündeminde HDP'li milletvekillerinin tutuklanması ile kapattık. Hafta başına yine aynı gündemle girdik. Avrupa Birliği Bakanı ve Baş müzakereci Ömer Çelik AB Büyükelçilerini topladı. Güya, bir güzel fırça attı!. Aynı saatlerde toplanan Bakanlar Kurulu toplantısının ardından, sözcü Numan Kurtulmuş'tan, aranan HDP'li vekil Nihat Akdoğan'ın Hakkari'de yakalanıp gözaltına alındığını "son dakika notu" olarak öğrendik. Gün boyu, HDP'nin Meclis çalışmalarını boykot kararı ve olası sonuçları tartışıldı durdu.
Normal şartlarda siyasi koşullara göre, inandırıcılık ve tutarlılık, iktidarın da muhalefetin de temel dayanağı olmalıdır. Bizim ülkemizde öyle mi? "Aldatılmışız" senaryolarına nereden baktığınıza bağlı.
O zaman, günümüzün moda deyimi; at izinin it izine karıştırılıp karıştırılmadığından devam edelim.
HDP Ağrı Milletvekili Leyla Zana'yı hatırlayanınız var mı?..
Hani şu, Meclis'e ilk adım attığı günden beri çıkardığı yemin krizleri ile meşhur olan "milletvekili"... En son 1 Kasım 2015 genel seçiminin ardından metindeki "Türk milleti" ifadesini "Türkiye milleti" olarak okuduğu için yemini geçersiz sayılan "milletvekili"... Abdullah Gül'ün Başbakan vekili sıfatı ile ağırladığı ve 15 yıl ağır hapis cezasına çarptırıldığı halde AKP'nin özel gayretleri ile salıverilen "milletvekili"... 2007'de terör örgütü propagandası yaptığı gerekçesiyle 2 yıla mahkûm olan ve halen "milletvekili"...
Anayasa değişikliği ile dokunulmazlığı kaldırılan milletvekilleri arasında Leyla Zana. Hakkında 7 fezleke var. Ekim ayı başında Diyarbakır Cumhuriyet Savcılığının, "terör örgütüne üye olmak" suçlamasıyla ifade için çağırdığı milletvekilleri arasında.
Nerede Leyla Zana?.. Bilen duyan var mı?..
Milletvekili yemini geçerli olmadığı ve anayasadaki yemini gelip yapmadığı için Meclis çalışmalarına katılamıyor. Yasama ve denetim görevini yapamıyor. Genel Kurul çalışmalarına katılamıyor. Komisyonlarda herhangi bir görevi yok. Nerelerdeyse (!) kendisini Meclis'te görenler de yok. Özlük haklarından faydalanıyor ama!.. Meclis Başkanlığı'nın "gel yeminini et" çağrısı yaptığı da yok!.. Anayasa'da iç tüzükte boşluk var; yeminini etmeyen milletvekilinin ne olacağına ilişkin. Geçen yıl bu zamanlardı yine, o zaman AKP Genel Başkan Yardımcısı olan Selçuk Özdağ kaleme aldığım benzer bir yazı için arayıp, yeni anayasa paketi içinde bu boşluğun çözüme kavuşturulacağını ve yemin etmeyen milletvekilinin düşürüleceğini söylemişti.
MHP Genel Başkanı Doktor Devlet Bahçeli'nin destek attığı AKP'nin Başkanlık teklifinde milletvekili yeminin ne olacağına ilişkin şu ana kadar bir habere rastlamadık. Fakat, HDP'li milletvekillerinin tutuklanmasının ardından, Meclis iç tüzüğündeki, genel kurul çalışmaların 1 ayda 5 defa mazeretsiz katılmayan milletvekillerinin üyeliğinin düşürülüp düşürülmeyeceği ilgili maddelerin hükümleri ile birlikte tartışılıyor. Beraberinde ara seçim olur mu ile birlikte... Anlamsız bir tartışma!.. Bugüne kadar örneği yok...
İktidara bu konuda da samimiyet ve inandırıcılık sorgulaması yapmakta haksız mıyız?..
Leyla Zana'ya hâlâ neden dokunulmaz?.. Neden vekilliği düşürülmez?.. Acaba Barzani ailesi ile olan yakın ilişkilerinden mi dolayı?..
Terör örgütünün siyasi uzantıları ile ilgili olarak madem bu kadar serttiniz!.. 2004'ten bu yana AB ile kol kola girerek onlara şirinlikler yaparak, her dayatmalarına "eyvallah" çekerek, niye hapishaneleri boşalttınız?.. Çözüm masalarını niye kurdunuz?.. Sözde akilleri, niye balla börekle beslediniz, semirttiniz?.. Batı dünyası o mutluluk içinde beraber yaşadığınız günlerde, ülkelerinde en azılı teröristleri ve siyasi uzantılarını barındırmıyor muydu?.. Devletin ve milletin beka sorunu o günlerde yok muydu?.. Yoksa, Ankara'nın şerrinden kaçıp sığındığınız Brüksellilerin de sizi aldattığını, PKK yandaşı Selahattin Demirtaş'ın "seni başkan yaptırmayacağız" dedikten sonra mı farkına vardınız?..
Leyla Zana-Barzani demişken!.. Aklıma 16 Kasım 2013'te, Erdoğan'ın Başbakan olduğu dönemde Diyarbakır'daki o miting geldi. Erdoğan'ın, "dağdakiler inecek, cezaevleri boşalacak" dediği miting... Barzani'nin kucaklandığı ve Kürtçe konuşma yaptığı miting... Türk düşmanı Şivan Perver ile İbrahim Tatlıses'in sahnede düet yaptığı miting... Erdoğan'ın ilk kez "Kürdistan" kelimesini kullandığı yandaşların "tarihi", "muhteşem" olarak nitelendirdiği miting... Katılanların salya sümük olduğu miting... Türk düşmanı Molla Mustafa Barzani'nin hasretle anıldığı, Kürdistan nutuklarının atıldığı miting...
Ne dağdakiler indi, ne teröristler sınır dışına çıktı ne de silah bıraktı...
Ama cezaevleri boşaldı...
Hendek kazdılar, barikatlar kurdular, şehirlerimizi patlayıcı ve silah deposu haline getirdiler. Yer altı şehirleri kurdular.
Ama cezaevleri boşaldı...
"Bu ne yaman çelişki anne"!..
Şimdi cezaevleri doluyor... Terör örgütünün siyasi temsilcilerinin milletvekilliği düşer miymiş yoksa düşmez miymiş!.. Barzani'nin güvercini Leyla Zana yemin etmediği halde milletvekili olarak duruyor!..
Şehitlerimize ne cevap vereceğiz!..