Kürdistan değil Büyük İsrail!
Fikret Bila, NTV’de konuşurken bazı gazetecilerin, Suriye’de meydana gelen olaylarla birlikte ortaya çıkan, “İran sınırından Akdeniz’e kadar Büyük Kürdistan” hazırlığını görmek istemediğini söyledi. Zannedersiniz ki Fikret Bila bugüne kadar kamuoyunu, bu konularda hep uyarmıştır!
Olaylar olup bittikten sonra durumun fotoğrafını çekmek, bir muhabirin görevi olabilir ama gazeteci, kendisine gösterilen fotoğraflara değil, gerçekte neler olup bittiğini anlamaya odaklanmalıdır. Gerçi, bugünkü fotoğrafı daha önceden görmedikleri söylenemez. En azından biz defalarca yazdık. Bugünkü fotoğrafı 21 Mart 2004 günü “İsrail’i K. Irak’la birleştirme planı” adı altında çektik ve bu sütunda yayınladık. Fakat, o zamanlar bunları yazmak tehlikeli işlerdi.. “Komplo teorisi” deyip geçiyorlardı!
***
O dönemde Suriye’nin Kamışlı ilçesinde bir isyan vardı..
İsyan Kamışlı’da bir stadyumda başladı deniliyordu ama Kürt nüfusun yoğun olduğu her yerde aynı anda bir kalkışma vardı.
Ve bizim edindiğimiz bilgiye göre, Suriye’deki kalkışma girişiminin arkasında ABD ve İsrail vardı ama taşeronluğunu Barzani ve Hoşyer Zebari yapıyordu.
Olaylar başlamadan iki gün önce Baas Partisi’nin kuruluşunu protesto gösterilerinde bir Amerikalı yakalanıyordu. Suriye güvenlik yetkilileri, adamı sorgulayınca, ABD’nin Şam Büyükelçiliği üçüncü katibi olduğunu anlıyordu.
Üçüncü katip tutuklanıyor ama ABD Büyükelçisi devreye girince serbest
bırakılıyordu!
Bu olaydan sonra, Kamışlı’da, Rakka’da Halep’te, Şam’ın El Muhacirun ve Rukneddin mahallelerinde aynı anda, aynı slogan ve afişlerle eylemler başlıyordu. Silahlı gruplar arasına Barzani’nin Kuzey Irak’tan gönderdiği kişiler vardı. Yani isyan girişiminin liderliğini Barzani’nin peşmergeleri yapıyordu!
***
“İsrail’i K. Irak’la birleştirme planı” başlıklı değerlendirmemize göre bütün bu olaylar şunu gösteriyordu:
“ABD, Suriye’yi hedef alıyor, çünkü İsrail’i Kuzey Irak ile birleştirmek istiyor. Fakat Suriye’ye doğrudan kendisi yönelemiyor; Kürtleri kullanıyor. Çünkü Irak’taki başarısızlıktan sonra bir de Suriye darbesi yemek istemiyor. Suriye’ye doğrudan müdahale Arap dünyasına müdahale sayılır ve ABD beklemediği ölçüde ağır tepkilerle karşılaşabilir. Bu yüzden insan hakları kuruluşlarını, Af Örgütü’nü, Birleşmiş Milletler’i harekete geçirerek, Suriye’de özerk Kürt bölgesi oluşturmak istiyor. Böylece ABD, Kuzey Irak’ı İsrail’e bağlamış olacak. Büyük İsrail’in yarısı böylece gerçekleşmiş olacak... Mesele budur...
Türkiye, Suriye ve İran, bölgesel bir ittifak yaparak, Büyük İsrail oluşturma planlarına karşı durmalıdır. Zaten İsrail, ABD şirketleri aracılığıyla Kuzey Irak’ta toprak satın almaya devam etmektedir. Talabani de El Arabi televizyonunda bu hususu saklayamamıştır.
İlk yapılacak iş, Türkiye, Suriye ve İran’ın ortak bir açıklama ile olayları kınaması olmalıdır. Bu işi Abdullah Gül ve Tayyip Erdoğan yapmaz!”
***
Tabii İsrail açısından Lübnan’ın da ortadan kaldırılması gerekirdi ama İsrail ordusu, Hizbullah’a yenilince proje biraz gecikti!
Biz sık sık uyardık:
“Tevrat’ta çok açık bir şekilde İsrailoğullarına, en Batı’da Akdeniz kıyısındaki bugünkü İsrail topraklarından, doğuda Fırat’a kadar olan bölgeyi işgal etmeleri çağrısında bulunuluyor. Bugünkü planların ana temasını bu ideloji oluşturuyor ve ABD’nin petrol çıkarları ile bütünleştirilip başka bir renge boyanarak dünya kamuoyuna sunuluyor.
Barzani ve Talabani de örgütlendikleri günden beri İsrail’in askeri eğitim ve mali yardımlarından bu hayal uğruna faydalanıyor. Büyük İsrail planının gerçekleşebilmesi için, önce Türkiye’nin da dahil edildiği bir büyük savaş gerçekleştirilmeli ki ortalık karışsın, barış masasına oturulduğunda, haritalar yeniden çizilebilsin.”
AKP iktidarı işte bu projeye hizmet ediyor.. Dikkat ederseniz,. AKP medyasına da şimdilerde Irak, Suriye Ürdün gibi ülkelerin sınırlarının İngilizler tarafından çetvelle çizilmiş olduğu yazdırılıyor.. İyi de şimdiki projenin fikir babası da İngiltere!