Yıllarca ekonomi basınında hep aynı haber çıktı. Kurlar yükselmeye başlayınca “ihracatçının yüzdü güldü” tarzı haberler hep gündeme geldi.
Hatta borsada bile ihracat şirketlerinin hisseleri, kur yükselmeye başlayınca yükseliyordu.
Bu mantık ile hareket ede ede Türkiye bugün, cari açık ile boğuşup duruyor.
Kurdaki yüzde 5, ya da 10’luk bir artış ihracatçıyı ne kadar mutlu eder ya da Türkiye’ye nasıl bir katkı sağlar?
2023 yılında 500 milyar dolarlık ihracat hedefi olan bir ülke, bu rakamı kur farkı ile mi yakalayacak?
Elbette hayır!
Nitekim Türkiye İhracatçılar Birliği TİM de her fırsatta buna dikkat çekmeye başladı.
Son dönemde ihracat rakamlarının açıklandığı toplantılarla gündemde olan TİM, bu konuda ihracatçıları sık sık uyarıyor.
Ocak ayı ihracat rakamları Aksaray’da açıklandı. Son ayların en sert düşüşü, ihracatçının moralini de ciddi anlamda bozmuş durumda.
Irak pazarı neredeyse bitmiş durumda. Suriye ve Rusya yine öyle.
Avrupa desen, doğru dürüst ihracat yapılmıyor. Avrupa’da yaşanan durgunluk, ihracat ürünlerinin her türlüsünde görülüyor.
Böyle bir psikoloji ile devam eden toplantıda TİM Başkanı Mehmet Büyükekşi, kur olayını bir kez daha gündeme getirdi.
Kur ile yatıp kur ile kalkmanın ihracatçıya, dahası Türkiye’ye hiç bir şey kazandırmayacağını söyleyen Büyükekşi, “Artık bu kur hesaplarını bırakın, kendi işinize odaklanın” diyor.
Kesinlikle doğru.
İhracatçı, kurdan kazanacağı yüzde 5-10’ların hesabını yaparak hiç bir yere varamaz. Ara mamulleri ithalat ile sağlayan bir ülkede ihracatçının kâr hedefi kurdan kazanacağı rakam değil, yeni pazarlar ve yeni ürünler olmalı.
TİM, bu gerçeği çok iyi anlayıp üyelerine anlatan bir kurum.
Ancak bu sadece anlatma ile olmaz. Türkiye, ihracat kavramında felsefesini de değiştirmeli. İhracatçı özellikle; döviz alacak ve borcunda mutlaka Vadeli İşlemler Borsası ile çalışmak zorunda. Bugün Türkiye’de Vadeli İşlemler Borsası bir kaç yabancı ve yerli oyuncunun at koşturduğu mekan halinde. Oysa bu pazarda ihracatçının alacakları ve borçları alınıp satılmalı. İhracatçı bu işlemi yaparak hem kur riskini ortadan kaldırır, hem de tıpkı TİM Başkanı Büyükekşi’nin dediği gibi kendi işine odaklanır.
TİM toplantıları
Türkiye İhracatçılar Meclisi’nin her ay bir kentte yaptığı toplantı büyük önem taşıyor. Anadolu’nun en ücra köşesindeki ilimizde ihracatçının sorunları dile getiriliyor. Ancak burada halen eksik olan bazı şeyler var. O da hükümetin TİM’e sadece AFERİN ile destek vermesi. Iğdır, Yüksekova, Hakkâri, Van, Aksaray, Adıyaman, Kırklareli, Çorum gibi illerde bile ihracat seferberliği yapan TİM’in toplantılarına, Bakanların katılmaması çok büyük eksiklik. Oysa TİM, bir rüzgâr yakaladı ve almış başını gidiyor. Bu rüzgâra hükümetin de destek verip, ihracat rakamlarının açıklandığı illerde en önemli Bakanların hazır olması ve orada ihracatçının sorunlarını bizzat dinlemeleri lazım.
