İki hafta önce bir yazı yazdım. Son bir ay içerisinde iki büyük bankadaki kişisel verilerin başka kurum ve kuruluşlara satılması ile ilgili.
Bu bilgiler neydi?
Bankalar kendi aralarında bir şirket kurdu. Adı Kredi Kayıt Bürosu A.Ş. Bu şirket bankalarla işi olan herkesin bilgilerini topluyor. Adres bilgisinden tutun da tüm harcama bilgileri, kredi kartı, borç ve daha birçok bilgi bu kurum çatısında toplanıyor. Bankalar birine kredi mi verecek hemen girip sistemden bakıyor. Bu adam borcunu ödüyor mu? Başka nerelere borcu var gibi.
Ancak bu bilgiler peynir ekmek gibi elden ele dolaşmaya başladı. Bankalardan sızdı.
Türkiye''nin en büyük bankalarından vatandaşın bilgileri sızdı ve para ile satıldı. Satan personel işten atıldı o kadar.
Ben bunları dile getirdim.
Bunun için de bu bilgileri tutan merkezi yani Kredi Kayıt Bürosu''nu eleştirdim.
Vatandaşın, yani bilgileri sızan kişilerin bu kuruma karşı dava açma hakkı olması gerektiğini belirttim. Çünkü bu bilgileri tutan kurum Kredi Kayıt Bürosu. Bankalara kullanıma açan da kendileri. Doğal olarak bu çok gizli ve korunması gereken bilgiler için güvenlik önlemi alması gereken banka değil, Kredi Kayıt Bürosu''dur.
30 yıllık bir finans gazetecisi olarak bunları sıraladım.
Kredi Kayıt Bürosu, avukatı aracılığı ile bir açıklama yolladı. Bu açıklamayı 19 Nisan tarihli yazımın altında bulabilirsiniz.
Ben buradan Kredi Kayıt Bürosu A.Ş.''nin yetkililerine birkaç kelime yazmak istiyorum:
Bu mu sizin kurumsal iletişim anlayışınız?
Ortada bir sorun var ve bu sorunun çözümü için ne yapılması gerektiğini hatta ne yaptığınızı anlatmak yerine bir gazeteciye avukat aracılığı ile açıklama yolluyorsunuz?
Bu mudur yani?
Bu kadar basit mi?
İki satır teknik bilgi verecek bir yetkiliniz yok da gazeteciye avukat aracılığı ile açıklama yollamak mı yapabildiğiniz.
Bu sistemin gelişmiş ülkelerde de kullanıldığını elbette biliyorum. Ancak bu ülkelerde vatandaşın bilgileri sızıyor mu?
Hayır!
Türkiye''de neden sızıyor?
Neden on binlerce vatandaşın bilgileri başkalarına para ile satılıyor?
Öncelikle bu soruya yanıt vermek zorundasınız.
Bu bilgiler sizin networklerinizde depolanıyor.
Sızıntının sizden olmadığını söylüyorsunuz. Doğrudur! Kimse sizin sunucularınıza girip bu bilgileri çalmadı. Ancak sizin uyguladığınız, dahası sunduğunuz sistem nedeniyle başkalarının eline geçti.
Bir banka personeli binlerce müşterinin bilgilerini alıyor ve satıyor, sonra bundan siz sorumlu olmuyorsunuz?
Bunu eleştiren gazeteciye de avukat aracılığı ile açıklama yolluyorsunuz.
İsterseniz Cumhuriyet Savcılığı''na verin. Hatta beni hapse attırın.
Bu mu çözümünüz.
Öncelikle bu sistemi ıslah etmek zorundasınız. Öyle bankalar sorumsuzca bu bilgileri kullanmamalı ve her isteyen istediği gibi ulaşmamalı.
Bu konuda ciddi bir çalışma yapılmalı ve vatandaşa güvence vermelisiniz.
Bunu yapmak yerine gazeteciye avukat aracılığı ile açıklama yollayın!
Gerçekten çok korktum!
