Konyaspor'daki çatlak su yüzüne çıktı. Trabzonspor maçı öncesi yaşanan büyük krizi açıkladı

Sadece Konyaspor mu?
Şehir de hak etmiyor bu durumu…
Felaket göz göre göre Konyaspor’un kapısını çaldı…
Liyakatsız bir başkan ve yönetimi, şehrin dünyaya açılan penceresini kapatmak üzereyken, baktılar iş sarpa sarıyor, ceketlerini alıp ortalıktan sıvıştılar!
Tabii bunlar giderlerken de kimsenin “gık”ı çıkmadı, çıkmadığı gibi, bu adamları akladılar…
Yani, olağanüstü genel kurulda “ibra” ettiler…
Sonradan kafalarına “dank” etti, ama atı alan Üsküdar’ı geçmişti bir kere!
Umurunda olması gerekenlerin de, umurunda olmayınca şehrin takımının geldiği son noktada papatya falları açılıyor, düşer mi, düşmez mi? diye…
Bu şehir için Konyaspor’un ne kadar önemli olduğunu kavrayan Ömer Korkmaz ve bu işe sevdalı ya da gönüllü insan, kulübün bir alt lige gitmemesi için 7/24 çoğunluğunu ceplerinden, geri kalanını da kapı kapı dilenerek para bulmaya çalışıyorlar!
Dilenerek” kelimesi biraz ağır olabilir, ama gerçek olan bu…
İlk yarı itibarıyla “düştü” gözüyle bakılan Konyaspor, yönetim ve teknik ekipteki değişikliklerle, daha da ötesi takıma katkı sunan 4-5 yeni transferlerle bu lige tutunacak mı?
Bu anlamda kesin bir ifade kullanmak istemem, ama şöyle de bir gerçek var ki, Konyaspor’un en büyük rakibi, ne Pedikspor, ne Ankaragücü, ne Gaziantep ne şu, ne bu, parasızlık…
Konyaspor’un A’dan Z’ye tek sıkıntısı para…
Ömer Korkmaz ve arkadaşları, oyuncuların akitlerini yerine getirme noktasındaki gayretleri taktire şayan…
Ama, nereye kadar?
Biliyorum ki, tıkandılar…
Yönetim, özellikle de seçimden sonraki Trabzonspor maçı öncesi para bulursa, “kanser ilacını” bulmuş bilim adamı ve asistanları gibi sevinecekler…
O derece sıkıntılılar…
Ekonomik anlamda işin özü şu; Konyaspor camiasını, topçusunu popçusunu, teknik adamı ve yöneticisini, çimcisinden çaycısına kadar herkesi zorlu bir 8 hafta bekliyor…
El ele verilir, şehrin büyükleri de ekonomik anlamda sahaya inerlerse, bu camia başarır, bu takım lige tutunur.

TRABZONSPOR MAÇI...
Adana Demirspor ile Karagümrük maçlarını geçtik…
Önümüzdeki hafta, yani 3 Nisan Çarşamba günü Trabzonspor gibi yaralı bir aslanla oynayacak Konyaspor…
Trabzonspor maçı, hem Konyaspor hem de Omeroviç için “eşik atlama” maçından öteye, takımın kendisine olan özgüveninden tutun da, önünü daha rahat görme açısından da son derece önemli bir maç niteliğinde…
Başka bir anlamda da kötü gidişi “dur” deme maçı…
Omeroviç başta olmak üzere, bütün oyuncuların Trabzonspor maçında çok istekli, arzulu ve kazanmak için mücadele edecekleri noktasında kimsenin kuşkusu yok…
Çünkü, milli arada bütün hazırlıklar bu doğrultuda yapıldı…
1922 Konyaspor ile oynanan hazırlık maçında da, istekli ve arzulu bir oyun ortaya koydu yeşil-beyazlılar…
Konyaspor Adana Demirspor ve Karagümrük maçlarında çok önemli bir fırsatı kaçırdığını cümle alem biliyor…
Bütün bu olumsuzluklara rağmen, Konyaspor’un bu ligi kaçırdığını ya da havlu attığını söylemek mümkün değil…
Doğruya doğru, Fatih Özgökçenli Konyaspor ile Ömer Korkmazlı Konyaspor arasında dağlar kadar fark var…
Hem mental hem de sinerji anlamında…
En önemlisi de oyuncu gurubunun, Ömer Korkmaz ve arkadaşlarına güvenmesi…
Güzel bir atasözü var, “en güzel insan, güven verendir” diye…
Ömer Korkmaz da oyuncu grubuna bu güveni vermiş…
Yeter mi?
Elbette yetmez…
Yukarıda anlattık…
Para çok önemli…
Defalarca yazmaya, çizmeye gerek yok, Konyaspor’un yerlileri ve yabancıları, “Mevlana çağırdı” diye gelmediler Konya’ya…
Para kazanmak için dünyanın öbür ucundan gelen oyuncular var…
Örneğin; Guilherme…
Konya’da evlenmesine, nikahının burada kıyılmasına rağmen, parasını gününde ödeme, haklı olarak ilk arızayı o çıkarır…
Bırakın yabancıyı veya yerliyi, yerlinin yerlisi bile aynı arızayı çıkarır!
Bu kadar net.
xxx
Sonuç olarak; bu takım başaracaktır...
Bulunduğu lige gelmesi ne kadar zor olduysa, bu ligden gitmesi kolay olmayacak ve tekere çomak sokulmadığı müddetçe de gitmeyecektir...
Dolayısıyla da önümüzdeki Çarşamba günü 20.30’da oynanacak Trabzonspor maçı, sonun başlangıcı değil, güzel günlerin müjdecisi olacak…
Tabii ki şehir isterse!

Yazarın Diğer Yazıları