Konut alma zamanı mı?

Sıkılaşma sürecinde olağan şekilde konut fiyatları reel olarak süreklilik gösterir şekilde düştü.

İnşaat maliyetleri ise reel olarak düşmeye başladı.

Konut fiyatlarındaki (en azından) reel düşüşü nihayet herkes kabullendi.

Lakin inşaat ve emlakçı lobileri hâlen konutu bir yatırım aracı olarak pazarlamak adına alternatif hikâyeler aramaya devam ediyorlar.

En son hikâye, faizler düşecek konut fiyatları uçacak ve kâr edeceksiniz idi.

Ne oranla kredi kullanırsanız kullanın diyeni bile oldu.

Hâlbuki artık konut fiyatları erişilebilirliğini kaybetti!

Diğer bir ifadeyle, 16 milyon zengin ve 70 milyon dar gelirli ve fakir yaratarak gelir dağılımı adaletini ortadan kaldıran, orta direği tarihe gömen NAS deneyi neticesinde; 70 milyon dar gelirli ve fakirde konut alacak para kalmadı.

Biriktiremezler, sıfır faizli kredi taksitini dahi ödeyemezler.

Misal, her ikisi de beyaz yakalı ücretli olan karı kocaya 5 yıl vadeli, eşit anapara taksitli, sıfır faizle borç verilsin.

Soruyorum? Aldıkları ücretlerle, acaba anapara taksitini dahi ödeyebilirler mi?

Örneğin, Statista tarafından, 2023’ün 4. çeyreğinde yapılan metrekareye dayalı konut satın alma gücü anketine göre; Avrupa’da ortalama konut satın alma gücü 87 metrekare.

Peki vatandaş ne zaman konuta erişebilecek?

İşte bunun için daha çok var.

Vatandaş derken orta gelir grubundan bahsediyorum. Yoksa parası olan her zaman alır. Hatta onlar için tam zamanı.

Hani derler ya parası olan düdüğü çalar diye.

İşte onlar için düdüğü çalma zamanı.

Yüzde 50 ile paranı mevduata koy, yüzde 40 ile konut kredisi al. Yüzde 10 faiz de cebinde kalsın.

Dedim ya önemli olan orta gelir grubun konuta erişebilmesi. Onun için ise en az 5 yıl lazım.

Tabii ki her şey iyi gider ekonomi kurtulursa…

Ne diyelim, inşallah!

Yazarın Diğer Yazıları