KKTC'de Cumhurbaşkanlığı seçimi ertelemesi gündemde
Son yazımda Rum lider Anastasiadis'in koronavirüs üzerinden siyaset yaptığını, hem KKTC'ye ekonomik zarar vermek hem de 'adanın egemeni benim kararları ben alırım' demek için KKTC ile Güney Kıbrıs arasındaki 4 sınır kapısını kapattığını aktarmıştım. Anastasiadis, insanlığı tehdit eden bir salgın hastalığı siyasete bulaştıracak kadar alçalmış, insanlıktan nasibini almamıştır. Maalesef KKTC Cumhurbaşkanı Akıncı da, Anastasiadis gibi koronavirüs illetini siyasete bulaştırmış! 26 Nisan'da yapılması kararı verilen ancak önceki gün ertelenmesi için karar alınan, cumhurbaşkanlığı seçiminde avantaj elde etmek için kullanmaya yeltenmiştir. Akıncı, koronavirüs vakalarının ortaya çıkmasıyla 2 kez olağanüstü Bakanlar Kurulu'na başkanlık etmiş ve Olağanüstü Durum İlan edilmesini istemiştir. Hükümet ise Akıncı'nın bu teklifini reddederek, bazı sert tedbirlerle bu illetin yayılmasını önleyen tedbirleri açıklamıştır. Akıncı, Olağanüstü Durum İlan edilmemesi sonrasında Bakanlar Kurulu toplantısından büyük bir sinirle çıkmış ve halkı paniğe ve dehşete sokacak sorumsuz açıklamalarda bulunmuştur. Akıncı'nın hükümeti yok sayarak mevcut krizde başrol kapmaya çalışması tamamen seçime yönelik bir davranıştır. Akıncı, Türkiye'ye saldırarak elde etmeye çalıştığı ancak beceremediğini bu kez koronavirüs krizini kullanarak elde etmeye çalışmıştır. Cumhurbaşkanlığına aday olan Başbakan Tatar ve Yardımcısı Özersay'ın koronavirüsle mücadelede elde ettikleri haklı başarının oya dönüşmesi olasılığı, Akıncı'nın dengesini bozmuştur. Akıncı, önceki gün hükümetin sağlık sektörünün tüm paydaşlarının katılımıyla oluşturduğu Danışma Kurulu'na karşılık kendisinin de ayrı bir Sağlık Danışma Kurulu kurduğunu açıklamıştır. Akıncı'nın amacı, hükümetin aldığı, alacağı kararları tartışmaya açarak, alınan kararlara riayet edilmesini önlemek, halkı bölmek ve hükümete olan güveni sarsarak çift başlılıkla kaos yaratmaktan başka birşey değildir. Bu tür oyunların bir cumhurbaşkanına yakışmadığını üzülerek belirtmek zorundayım…
6 ay erteleme tavsiyesi
Önceki gün cumhurbaşkanlığında Meclis'teki tüm siyasi parti başkanları ve temsilcileri ile KKTC Meclis Başkanı, Başsavcı ve Yüksek Seçim Kurulu Başkanı'nın katıldığı bir toplantı yapılarak seçimin 6 ay ertelenmesi için Meclis'te çalışma başlatılması kararı verilmiştir. KKTC Anayasasına göre, cumhurbaşkanı 5 yıl için seçilmektedir. Daha önce açıklanan seçim takvimine göre, Akıncı'nın görev süresi 26 Nisan'da sona erecektir. Herhangi yasal bir düzenleme ile bu sürenin uzatılması sözkonusu değildir. Anayasal bir değişiklik için halkoylaması gerektiği için bu da mevcut şarlarda mümkün değildir. Dolayısı ile 26 Nisan'dan sonraki süreçte cumhurbaşkanlığı makamına anayasamızın 105(1) maddesine göre Meclis Başkanı vekalet etmelidir. Hukuk bunu gerektirmektedir; bakalım ağzından demokrasiyi düşürmeyen Akıncı'nın bu konudaki tavrı ne olacaktır? Hep birlikte göreceğiz.
Türkiye kaynak aktarmalı
KKTC'de alınan yerinde tedbirlerle koronavirüs kontrol altındadır ve şu ana kadar sadece 7 vaka vardır; Hükümet 24 saat teyakkuzdadır ve KKTC dıştan gelenlere vatandaşları dışında kapatılmıştır. Koronavirüs illeti KKTC'de ortaya çıkar çıkmaz başta Cumhurbaşkanı Erdoğan ve yardımcısı Oktay olmak üzere tüm üst düzey yetkililer ne gerekirse yapmaya hazır olduklarını, Başbakan Tatar'a bildirmiştir. Önceki gün Anavatan'dan gerekli tıbbi alet ve ekipman gönderilmiştir. Anavatan'ın her zaman olduğu gibi bu kötü dönemde de yanımızda olması, imdadımıza yetişmesi yüreklerimize su serpmekte, moral vermektedir. Ülke virüsle uğraşırken hayat da devam etmektedir. Hükümet kamu sektörünün önemli bir bölümünü izinli saymış, özel sektörde çalışanlarla birlikte zorunlu olmadıkça evlerinde kalmalarını istemiştir. Bu durumda maaş ve ödeme alamayanlar için ekonomik sıkıntılar ortaya çıkmıştır. Aynı durumda olan Güney Kıbrıs Rum Yönetimi Avrupa Birliği fonlarından vatandaşlarına destek vermek amacıyla 700 milyon avroluk bir ekonomik paketi devreye koymuştur. KKTC'nin ortaya çıkan bu kriz için ayıracak kaynağı yoktur; gelirleri de düşmüştür. Ay sonu maaşların ödenip ödenmeyeceği belli değildir. Anavatan Türkiye'nin ivedi olarak bu konuda da desteği şarttır. Allah'ın yardımı ile birlik, beraberlik ve dayanışma içerisinde, açıklanan kurallara uyarak bu sorunu da en az zararla atlatabilmemiz için dua ediyorum.