Şu globalleşmenin güzel ülkemizin başına açtığı işi görüyor musunuz.
Hani eskiler der ya “Fitne anayı kızdan ayırır.” İşte böyle bir şey globalleşmek.
Turgut Özal ile birlikte biz daha da globalleştik.
Ancak biz biraz daha globalleştikçe, biraz daha Amerika’nın ve Avrupa’nın acımasız iştahının lokması olduk.
Amerika stratejik ortak diye bizi arka bahçesi gibi kullandı. İstediğini ekti istediğini biçti. Biraz mızmızlandığımızda ise ekonomimizi allak bullak edip, bir gecede bizi 17 milyar dolar borçlandırdı.
Sonra, bu borçla Demoklesin kılıcı gibi Amerika ne dediyse yaptık.
Sonra, bir AB sevdamız çıktı. Bu karşılıksız sevda da Turgut Özal döneminde çıktı.
Dönemin başbakanı Turgut Özal, “Bu ince uzun bir yol” dedi. Ama Özal, bu yolun sonunun olmadığını hiç söylemedi.
AB, nikah için bizden o kadar çok şey istedi ki kendi özbenliğimizden bile taviz verdik.
Yine de bu ince uzun yolun bırakın sonunu görmeyi, kaçıncı kilometrede olduğumuzu bile bilmiyoruz.
Ama bu politikacılar 70 milyonluk şanlı Türkiye’yi AB’ye oyuncak ettiler.
Son günlerde yine Amerika ile başımız belada.
Babasının dedesi Müslüman diye uğruna kurbanlar kestiğimiz Obama Türkiye’ye geldi ve tıpkı o fitneciler gibi kardeşi kardeşe düşürdü.
Obama “Ermenistan sınırını açın” dedi ve Türkiye’nin onlarca yıldır sürdürdüğü Ermeni politikası bir gecede çöpe atıldı.
Ermenilerin Erzurum’da, Erzincan’da ve Kars’ta yaptıklarını unuttuk.
En önemlisi Karabağ katliamını ve işgalini unuttuk.
Amerika istedi diye şimdi Ermenistan kapısını açıyoruz.
Azeri kardeşlerimiz şaşkın, üzgün ve kırgın.
Kimin umurunda ki!
Bizim umurumuzda.
70 milyon Türkiye’nin umurunda ama halkın oyları ile seçilenlerin umurunda değil.
İşgal bitmeden sınır kapısı asla açılamaz diye haykırmak için Kars’a giden Yeniçağ yazarları arasında ben de vardım.
Kars’a 13 kişi gittik ama orada bizimle birlikte haykıran milyonlarca yüreği hissettik.
Binlerce Karslı da bizimle beraber haykırdı.
AB ve Amerikalı bazı fonlardan geçinmeyi kendine vazife olarak kabul eden gazetecilere tepkiyi gördük. Kars Doğukapı’nın açılmasının bölge ekonomisine katkı sağlayacağı palavralarını yazanlara tepkiyi gördük.
Kars esnafı kan parası ile ticareti istemiyor.
Ruslarla birlikte iş birliği yaparak yaptıkları katliamı unutsak bile Karabağ’daki soykırımı politikacılar unutsa bile, Karslılar unutmuyor.
Türk’ün ekmeğine muhtaç Ermeninin ne parasına ne kapısına ihtiyacımız yok.
Bunu Karslı bağırıyor, Türkiye bağırıyor ama ne yazık ki, Türkiye’yi yönetenler duymuyor.
Ne diyelim Allah uyandırsın.
