Kaftanından sürükleyerek Ankara’ya mı getirecekti?
“Siyasal İslamcı” kafasına ulaşmak için ne içiyor bu arkadaşlar acaba?
***
Günlerdir övmeye doyamadılar köşelerinde;
Birinci Meclis, “bir Cuma günü” açılmış da…
“Hacı Bayram-ı Veli Camii’nde kılınan Cuma namazını müteakip” açılmış da…
“Alimler ve şeyhler heyetinin ruhani feyzler saçan tekbirleriyle” açılmış da…
“Salavatlar” getirilmiş de…
“Namazdan sonra Sakal-ı Şerif ve Sancak-ı Şerif alınarak, Meclis’in toplanacağı yere gidilmiş” de…
“Kurbanlar kesilmiş” de…
“Lihye-i saadet ile Sancak-ı şerif büyük saygı gösterisiyle başkanlık kürsüsü üzerine konulmuş” da…
“Camii Şerif’de başlamış olan Kur’an hatmi ile Buharî-i Şerif’in son kısımları uğur getirmesi için Meclis’te tamamlanmış”da…
Zaten Mustafa Kemal’in de, Meclis’in “yüksek hilafet makamını ve saltanatı kurtarmak için” görev yapacağına dair tamimi varmış da…
***
Anladıysam a'râb olayım…
***
Tamam öyle de, niye 100 yıldır “dinsiz”, “imansız”, “gavur” diye saldırıp durdunuz bu kadar mübarek bir zata o zaman arkadaş!
Ne yapacaktı yani Atatürk?
Subliminal mesajı da olsun diye Bandırma Vapuru’yla Malaya zırhlısının önünü kesip;
Ülkesini işgal eden İngilizlere, “İstanbul İşgal Orduları Başkomutanı General Harington Cenaplarına… İstanbul'da hayatımı tehlikede gördüğümden, İngiltere devletine sığınır ve bir an önce İstanbul'dan başka bir yere götürülmemi talep ederim efendim” şeklindeki utanç mektubunu yazmış, bir korkak gibi arka kapıdan çıkıp, Dolmabahçe rıhtımına kadar İngilizler’in gönderdiği Kızılhaç ambulanslarına gizlenerek taşınmış, İstanbul İşgal Kuvvetleri Komutanı refakatinde, maiyetiyle birlikte ve İngiltere bayrağını selamlayarak, ülkesinden kaçmak üzere bu İngiliz zırhlısına sığınmış olan “Müslümanların Halifesi Mehmet Vahdettin”i kaftanından sürükleyerek Ankara’ya mı getirecekti?
Silah zoruyla milli mücadele mi verdirecekti?
***
Sanırsın, Vahdettin, Atatürk’ü idama mahkum eden Divan-ı Harbi Örfi kararını imzalamadı da, Atatürk, Vahdettin’i idama mahkum ettirdi!
Yahut, Vahdettin, Atatürk hakkındaki “katli vaciptir” fetvasını onaylamadı da, Atatürk, Vahdettin hakkında idam, olmuyorsa linç fetvası yayınlattı!
SORU-YORUM
“İnsan onuru, özgürlük, demokrasi, eşitlik, hukukun üstünlüğü” gibi yüksek değerler üzerinde yükselen Avrupa ülkeleri “Türkler soykırım yapmadı”, “Ermeni soykırımı diye bir şey yoktur” demeyi “suç” saydığına göre, biz de, her yıl Hasan Cemal, Cengiz Çandar gibi tiplere bir günlüğüne iade-i şöhret yaptığımız polemiklere mesai harcamak yahut zaten ayan beyan ortada olan, belgeli, kanıtlı, tanıklı “tarihi gerçekleri” kanıtlamaya çalışmak gibi gereksiz bir çaba içinde debelenmek yerine, “Ermeni soykırımı vardır” demeyi “suç” sayan bir yasal düzenleme yapsak olmuyor mu? Antidemokratik mi derler? Tek sesli mi? Faşist mi?… E zaten denmiyor mu hepsi!