İngiliz çomağı Suriye’de!

Bir hafta kadar önce sanal ortama gazeteci Can Ataklı ile bir AKP’li arasında geçtiği ileri sürülen uzun bir konuşmanın metni düştü.
Bekledik ki, bir yankısı, bir yalanlaması olsun. Kimseden “tık” çıkmadı.
Başta Suriye’deki muhalifler olmak üzere, Rusya ve ABD’nin bile “Esad’lı çözüm” e “evet” dedikleri bir ortamda İngiltere Dışişleri Bakanı William Hauge’un:
“-Suriye’de barışçıl çözüm, Esad’ın ülkeyi terk etmesiyle sağlanabilir. Yaşanan gelişmelerden sonra Suriye’nin geleceğinde Esad’ı siyaset sahnesinde hayal etmemiz imkânsız.”
Çıkışı...
İşte bize adı kendisinde mahfuz olduğu dile getirilen meçhul AKP’li ile Can Ataklı arasında geçen uzun diyalogun aşağıdaki bölümünü sizlerle paylaşmamız gerektiği kanaatini doğurdu:
“- İngiliz Büyükelçisi Westmacott?
AKP’li: O en büyük fitne başı. Hükümet’in içine düştüğü açmazın mimarı o, ’Kürt devletini kabul edin, Arap ve Yahudi sermayesi Türkiye’ye akacak’dedi. Bizi yanlış yönlendirdi...
- RTE’nin Kürt sorunu söyleminin mimarı o mu?
AKP’li: Öncelikle İngilizler ve tabii Westmacott. İsrailliler de var.
- Sana göre İngilizlerin amacı ne?
AKP’li: Onlar (İngilizler), Hindistan ve Çin’i arkalarına alarak dünyaya yeniden egemen olmayı planlıyorlar. ‘Güneş batmayan imparatorluk’ şehveti içindeler. ABD’yi Irak batağına çeken İngilizler ve Yahudilerdir. İngilizler ABD’yi bölgeden uzaklaştırıp, Kürt devleti ve İsrail ile ittifak kurup Orta Doğu’ya oturmak istiyorlar. Bu sebeple ABD ile İslam ülkelerinin arasını açtılar; özellikle 11 Eylül’den sonra. Westmacott bizimkine (RTE) demiş ki, İngiltere, Rusya, Çin ve Hindistan ile birlik oluşturuyoruz. ABD bölgeden tasfiye olacak.”
Bütün bunlar doğru ise...
İktidar’a ABD’deki Çevik Bir dostu Yahudi lobilerinin desteği ile oturan AKP’nin “Beyzbol sopasını” gördükten sonra “Halının altına süpürülme” paniği ile nerelere savrulduğunun bir resmi, bu resim.
“Doğru ise” dedik amma, her türlü karine Ataklı-AKP’li arasında geçen konuşmaları birebir destekliyor.
BOP Eş Başkanı olacaksınız, “Dinler Arası Diyalogu, Medeniyetler Arası İttifak” diye halkın gözünden gizleyip milletin kültür ve inanç eksenini kaydıracak ilişkiler içine gireceksiniz, araba yoldan çıkınca da, herkesi memnun etmek için Türkiye’nin dörtte birini “Kürdistan” ilân edip “Beni kurtar” diye Barzani’ye sığınacaksınız!
Şahsen sığınsanız belki bir kurtuluş olabilir.
Lâkin “Türkiye ile birlikte” Barzani’ye sığınmaya kalkışmanız minareyi gazoz şişesine sığdırmaya çalışan çaresiz bir insan görüntüsü veriyor...
Son sözümüz ve ricamız şu:
Eski sömürge günlerine kavuşma şehveti ile kıvranan İngiltere çomağından da, halının altına süpürme tehdidi ile sallanan beyzbol sopasından da kurtulmamın tek çıkar yolu, Sırat-ı Müstakim sahibi olmak ve Türk milletine güvenip ona sığınmaktır.
Bu millet kendine sığınan yabancı ülke padişahlarını bile kurda kuşa yem etmemiş bir millettir.
Kendi Başbakanını Haçlı sürüsüne asla parçalatmaz...
Ele değil eve güvenin!

Yazarın Diğer Yazıları