İçel Folkloru üzerine (2)
V. Bölüm; Bir kahramanlık öyküsünü ya da bir olayı anlatan, koşma biçiminde, ölçüsü onbir hece olan halk koşuğu olarak tanımladığımız Destanlardan oluşmaktadır. Kitapta Savaş Destanları, Mizahi Destanlar ve Karışık Konulu Destanlar olmak üzere 21 destana yer verilmiştir.
Savaş Destanları:
Mehmet Ali Paşa der kalbin bükerim / Kazma olur temelini sçkerim
Hep askerin dış denize dökerim / Hindistan üzerine cevlanım var
gibi tarihî olayları anlatan, tarihî konuları işleyen ve çatışmaları konu edinen destanlardır. Savaş destanlarında tarih kitaplarının yazmadığı bazı gerçeklerin de yer aldığı bilinmektedir.
Savaşları konu edinen destanlarda görülen önemli bir nokta da Belgrad elden gittiği zaman söylenen bir dörtlüğü:
Kuzular meleşir bilmez anayı / Gözyaşı ile doldurdular Tuna''yı
Kâfire teslim ettiler kaleyi / Camileri kilise olan Belgrat
biçiminde olan destandaki gibi savaşların, çeşitli çatışmaların toplum üzerindeki olumsuz etkileridir.
Mizahi Destanlar:
Dinlemem martaval da hiç okuma / Kendi derdim yenilendi yoğuna
İçleri ot dolu kıldan dokuma / Minder yastık yorgan nicoldu
biçiminde belli ölçülerde yer yer mizah unsurları ile yüklü olan bu destanlarda âşık ele aldığı konuları abartarak işlemektedir. Züğürtlük destanı, otlakçı destanı, mirasyedi destanı gibi önemli destanlar bu grupta sayılmaktadır.
Karışık konulu destanlar da Kahramanlık ve mizahi konulu destanlar dışında çeşitli konularda söylenmiş destanlardır.
VI. Bölüm; Ne zaman ve kim tarafından söylendiği belli olmayan, atalarımızın uzun denemelerine dayanan yargılarının genel kural biçiminde söylenişi olan Atasözlerinden oluşmaktadır.
Misafir kısmetiyle gelir, Tok acın halinden bilmez gibi ağızdan derlenmiş özgün sözlerdir.
VII. Bölüm; Türk insanının duygu ve düşüncelerinin, kısa ve özlü bir biçimde söylenmiş biçimi olan:
Arif isen biraderim deme sırrın dostuna / Zira dostun dostu vardır deyiverir dostuna
Düşen dane yere bitmez değil / Birine bin biter düşse yerine
gibi Özlü Sözlerden oluşmaktadır.
VIII. Bölüm; Bir şeyin adını anmadan, özelliklerini üstü kapalı söyleyerek, ne olduğunu bulmayı karşısındakine bırakan eğlenceli, sözlü halk edebiyatı ürünü olan Bilmece türüne ayrılmıştır.
İçel''de kış gecelerinde kadınlar ve çocuklar arasında söyleşildiği işaret edilen:
Benim bir sandığım var asılı, içinde mercan basılı. (Nar)
Yer altında ak düğme. (Çiğdem)
Çıktım gittim tepeye, elim battı kınaya (Kına)
Altı taş, üstü taş, içinde binbir baş. (Karadut)
biçimindeki bilmecelerdir.
IX. Bölüm Dil Malzemelerinden oluşmakta olup bunlar:
1. Halk Tabirleri:
Ağzı açık ayran delisi., Ar belası., Bana göre hava hoş., Biçilmiş kaftan., Cin başka şeyten başka., Çantada keklik., Danışıklı döğüş., Dert ortağı gibi Halk Tabirleri dediğimiz özlü sözlerdir.
2. İyi Dilekler:
Allah bahtınla güldürsün., Allah birini bin etsin., Allı pullu gelin olası., Bereketli olsun., Gözün aydın., Ömrün uzun olsun., Yediğin içtiğin helal olsun gibi alkışlar yani dualardır.
3. Kötü Dilekler:
Allah belânı versin., Bacana baykuş tünesin., Başına yıldırım düşsün., Dermansız dertlere uğrayasın., Canın çıksın., Evin yıkılsın gibi kargışlar yani beddualardır.
4. Küfürler:
İçel''de dövüşler ve ağız kavgaları olurken söylenen: Ayı oğlu ayı., Domuz dölü., Dürzü., Hayvan herif..., biçimindeki küfürlerdir.
5. Yeminler:
Karşısındakini inandırmak için söylenilen: Allah kulum demesin., Gözüm kör olsun., Kitap çarpsın., Şart olsun., Yerde sekenin, gökte uçanın vebali benden sorulsun gibi yeminlerdir.
6. Taşvurma: İçel''de herhangi bir kimsenin Amacını ifade etmek ve karşısındakini rencide etmek için sitemli cümleler kullanmasına taşvurma denir. Bu durumun kitapta:
Senem sese mi geldin, sağlığımda gelmedin öldüm yasa mı geldin.
Eşeğine bakmaz da Hasan Dağı''na oduna gider.
Kahvelerim pişti gel, cezvelerim taştı gel/, iyi günün dostları, kötü günüm geçti gel.
Biçiminde örnekleri bulunmaktadır.
Kitabın ikinci cildi 1948''de yayımlanan 2. Kitap olup 319. Sayfadan 399. Sayfaya kadar olan bölümdür. İnsan hayatının çeşitli dönemlerine ait gelenek ve inanışları kapsamaktadır. Bu cildin
I. Bölümünde; Doğum ve Çocukluk Devresi ile ilgili tüm hususlar; gençlik ve delikanlılığa ait inanışlar, askerlik ve evlilikle ilgili hususlar ve ölüm adetleri bütün ayrıntılarıyla işlenmişti.
II. Bölümünde; İçel''de yemek kültürü ele alınmış, Giyimle ilgili adet ve inanışlar işlenmiş, sanat ve mesleklerle ilgili gelenek ve görenekler ayrıntılı şekilde verilmiştir.
III. Bölümde; İnsan vücudu ile ilgili inanışlar, hayvanlarla ilgili inanışlar, doğa ile ilgili inanışlar, bayram ve aylarla ilgili inanışlar ele alınmıştır.
IV. Bölümde; Halk Hekimliği ve tedavi yöntemleri ayrıntılı biçimde verilmiştir.
V. Bölümde; Aile ve Akrabalık ilişkileri üzerinde durulmuştur.
VI. Bölümde Eğlence ve oyunlar anlatılmıştır.
Kitabın Üçüncü Cildi olan so bölüm de 1948''de yayımlanan 3. Kitap olup 401. Sayfadan 681. Sayfaya kadar olan bölümdür. 567. Sayfaya kadar halk şairlerine ait tetkik ve metinlere ayrılmıştır. 567''den 681. Sayfaya kadar da Kavramlar ve İsimler Sözlüğüne yer verilmiştir.
Bu bölümde İçel Şairlerinden Karacaoğlan, Kara Feyzi, Âşık Cemalî, Âşık Natuvanî, İrfanî, Rıza, Serdarî, Deveci Topal Mustafa, Âşık Mustafa, Natî, Âşık Mehmet, Emir Süleyman, Âşık Kilabî, Âşık Hasan, Refikî, Âşık Cemalî, Levnî, Âşık Kerem, Âşık Garip, Uryanî, Fakirî, Gevherî, Firkatî, Methî, Fethî, Seydî, Nakşî Ak Kermanî, Hataî, Abdal Sultan, Hasan Dede, İbrahim Dede, Gaybî Dede, Kul Budala, Velî, Karanî Baba, Zihnî, Seyranî, Eşref-i Rumî, Azmî, Kaygusuz, Kabulî, Teslim Abdal, Şehidî, Genc Abdal, Bosnavî, Kul Himmet, Harabî, Abdal Sultan, Pehlul, Kenci, Ruhî, Kalender Abdal, Garbî, Herdemî, Hacı Bektaş olmak üzere toplam 55 âşık ve şaire ait koşma, türkü, bozlak, ilahî, nefes, nutuk, hiciv, ağıt ve destan türlerinden oluşan toplam 185 adet şiir yer almaktadır. Bu kültür hazinesini Türk Halk Kültürüne kazandırdıkları için Prof. Dr. Nilgün Çıblak Coşkun ve Dr. Öğr. Üyesi Mete Bülent Değer''i yürekten kutlarım.