Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
Özcan YENİÇERİ
Özcan YENİÇERİ

"Hey Fransa" demenin zamanıdır

Soğuk Savaş sonrası Avrupa'da İslam karşıtlığının zirve yaptığı biliniyor. Bu süreç aslında Salman Rüşdi'nin "Şeytan Ayetleri" kitabıyla başlamıştı. Ardından Danimarka'da peygamber karikatürü yayınlanarak hedefe doğrudan doğruya İslam konuldu. İsviçre'de yapılan referandumla, minare yapılmasına yasak getirildi. Avusturya Müslümanlar için peçe yasağı getirdi. Fransa'da belediye plajlarında tesettürlü mayo yasağı konuldu.

İş o hale geldi ki adamlar kitap yazıyor ve İslam karşıtı olmanın kötü bir şey olmadığını bilimsel olarak ortaya koymaya çalışıyor. Ardından da Müslümanların genetik olarak başarılı olmayı ve entegre olmayı beceremeyen bir topluluk olduğunu ortaya koyan ırkçı çalışmaların altına imza atıyorlar.

İslam karşıtlığının Avrupa'da ulaştığı son nokta bir kadının, Twitter hesabından "Kan vermek istiyorum ama Müslümanlara değil. Bunu garanti edebilir misiniz?" sorusunun içinde saklıdır. Dahası el altından istihbarat birimlerinin desteğiyle Avrupa başkentlerinde yayınlanan bildiri ve mektuplarda fanatiklere "Bir Müslüman'ı Cezalandır" diye önerilerde bulunuluyor. Bunun için sözlü saldırıdan cami bombalamaya veya kundaklamaya kadar giden bir dizi saldırı seçeneği terör unsurlarına sunuluyor.

300 imza ile İslam'a müdahale!

Günümüz Fransa'sında, aralarında eski Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy, üç eski başbakan, Yahudi ve Hristiyan cemaati temsilcileriyle yazarların da bulunduğu 300 kişinin imzasıyla, Kur'an-ı Kerim'den "şiddet ve Yahudi karşıtı fikirleri yaydığı gerekçesiyle bazı ayetlerin çıkarılması" yönündeki bildiri yayınlandı.

Bu bildiriyi imzalayanlar sıradan insanlar değil. Aralarında eski cumhurbaşkanları, başbakanlar ve düşünürler var. 300 imzacı bu bildiriyi "Yeni anti-semitizme karşı" başlığıyla kaleme almışlar. Kur'an-ı Kerim'deki bazı ayetlerin Yahudilere karşı şiddet içerdiğini öne sürüp, bu ayetlerin ayıklanmasını talep ediyorlar. Bu zevat antisiyonizm adına antiislamizm yapıyorlar. İslam karşıtlığını artırarak Yahudi karşıtlığıyla mücadele edileceğini düşünüyorlar.

Önce şu tespiti yapmak gerekir, son dönemdeki Yahudi karşıtlığı ilhamını Kur'an-ı Kerim'den değil siyonizmden, Hitlerizm'den ve bugünkü İsrail devletinin sadist uygulamalarından alıyor. Yahudi karşıtlığının kaynağını Kur'an-ı Kerim'den aldığını söylemek her şeyden önce tarihe ve kutsal metinlere önyargılı bakmaktır.

Eğer öyleyse o zaman birileri de çıkıp da Yahudileri gaz odalarında kitlesel olarak katleden Hitler'in hangi inancın sahibi olduğunu sorgulaması gerekmez mi? Bir başkaları da çıkıp İspanya'dan Yahudileri Osmanlı İmparatorluğu'na taşıyarak koruma altına alanların hangi kitabın müntesipleri olduğunu açıklamaları gerekir.

İncil ve Tevrat ne söylüyor?

İncil ve Tevrat'a Fransızların baktığı gibi bakarsak şunları görürüz: Yeni Ahit'in son kitabı olan Vahiy bölümü adeta bir savaş alanını andırmaktadır. Bu bölümde dünyevi ve uhrevi nefret, şiddet, savaş, kan ve intikam adına ne varsa orada vardır.

* Yeryüzüne barış getirmeye geldiğimi sanmayın; ben barış değil, kılıç getirmeye geldim. Çünkü ben oğulla babasının, kızla annesinin, gelinle kaynanasının arasına ayrılık sokmaya geldim. (Matta 10; 34-9).

* Ben dünyaya ateş yağdırmaya geldim, keşke bu ateş çoktan alevlenmiş olsaydı! (Luka 12; 49-53).

* Ve Tanrın Rab onları senin önünde ele vereceği ve sen onları vuracağın zaman; onları tamamen yok edeceksin; onlarla ahdetmeyeceksin ve onlara acımayacaksın. (Tevrat Tensiye Bölümü, 7/3).

* Ve Rabbin sana teslim edeceği bütün kavimleri bitireceksin, gözün onlara acımayacak. (Tevrat, Tesniye Bölümü 7/16).

* Et yiyin ve kan için. Yiğitlerin etini yiyeceksiniz ve dünya beylerinin kanını içeceksiniz... Sarhoş oluncaya kadar kan içeceksiniz. (Tevrat, Hezekiel Bölümü 39/ 18-20).

* Onları kasaplık koyunlar gibi ayır ve öldürme günü için onları hazırla. (Tevrat, Yeremya Bölümü, 12/3).

Niye suskunsunuz, Fransa'ya "Hey" demenin tam da sırasıdır.

Yazarın Diğer Yazıları