Hüseyin Movit, önce konuşmayı dinletti. Ardından, bunun metnini ve resimlerini geçti. Sözünü ettiği Prof. Dr. Yaşar Hacısalihoğlu. Bu zatın sözü geçen konuşmasının yapıldığı sene 2007, yer İzmir. O dönem Türkiye'nin dört bir yanında düzenlenen Cumhuriyet Mitingleri'nden birinde kürsüde. Bu öğretim üyesi konuşmasında özetle şunları söylüyor:
"Millî karakteri olan hiç bir kurum kalmasın istediler. Kurumlarla çatıştılar. Yıpratmaya, Atatürk'ün -Bağımsızlık benim karakterimdir- diyen ruhunu utanmadan öldürmeye cüret ettiler. Türkiye'nin millî değerlerini korumayı, yabancı düşmanlığı diye yutturmaya çalıştılar. Türkiye'nin bağışıklık sistemini çökertmeye uğraştılar".
O yılların Atatürkçüsü Prof. Dr. Yaşar Hacısalihoğlu, Yeni Yüzyıl Üniversitesi'nin rektörü. Sadece kimlik değiştirmekle kalmadı. Sıkı bir Ak Partili haline dönüştü. Hemen her gece merkez medya ekranlarında. Erdoğan'ın sözcüsü dediklerimizin içerisinde 1 numara. Ayrıca yandaş medyada köşe yazıları da kaleme alıyor.
Açıkça itiraf etmeliyim ki, Movit bu değişimi gözüme ve kulaklarıma soktuğunda kabullenmem oldukça zaman aldı. Hâlâ hayretler içerisindeyim!Yorumu size bırakıyorum.
***
Zaten ibadethane
Cem Vakfı'nın açıklamasını yayınlamak istiyorum:
"Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın seçim beyannamesinde bir müjde gibi sunduğu "Cemevleri'ne hukuki statü" şeklindeki beyanı yeni bir gelişmeyi ifade etmiyor.
Çünkü Anayasanın emredici hükümlerinin dahi üstünde yer alan AİHM'nin 26 Nisan 2016'da verdiği hüküm gereğince Cemevleri zaten hukuken ibadethanedir.
Erdoğan, yeni bir şey söylememekte. Sadece ihmal ettiği uluslararası mükellefiyetlerini nihayet dile getirmiş olmaktadır."
***
İşler kızışıyor
Hakan Çelik, hükümet yanlısı röportajlarından sonra ilk kez iyi bir işe imza attı. CNNTÜRK'te yayınlanan Ali Koç'la söyleşisini beğendim.
Fenerbahçe başkan adayı Koç, açtı ağzını yumdu gözünü. Aziz Yıldırım'a ağır suçlamalarda bulundu. Ali Koç, Yıldırım'ın kendisi için FETÖ'cülük dahil her türlü karalamada bulunduğunu söyledi. Hatta buna eski Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ'u tanık gösterdi. Yazımı erken teslim etmem gerektiği için dün akşam TRT Spor'daki Basın Tribünü'nü izleyemedim. Yani Aziz Yıldırım'ın suçlamalar hakkındaki cevaplarına değinemeyeceğim. Ona da yarın devam ederiz.
***
Bir kutlama, bir kınama
AfJet Afyonspor, Spor Toto 1. Lig'e çıktı. Sakarya ile oynanan final maçı çok renkli geçti. Taraftar ve kamuoyu baskısına rağmen bu işi başaran Afyon ekibini kutluyorum.
Öte yandan bitiş düdüğü ile birlikte rakip futbolculara saldıran Sakarya futbolcusu Tufan'ı ise kınıyorum. Bereket teknik ekipten biri onu belinden yakalayıp etkisiz hale getirdi. Böylece daha büyük olayların önüne geçilmiş oldu. Tufan'a sormak istiyorum; "Afyonlular saldırıyı hak edecek ne yaptı?" Tıkır tıkır oynayıp, hakkıyla galip geldiler.
***
BİR KAÇ MESAJ
Şeref Uygar'ın "İstanbul hakkındaki nostaljik değişim farkındalıklarınızı ve gelecek endişelerinizi çok güzel anlatmışsınız" şeklindeki övgüsüne teşekkür ediyorum. Böylece önerdiği uzun yazısını da okuma imkanı buldum. Gerçekten beğendim.
...
Zafer Kaya'nın mesajı ise şöyle:
"Yazılarınızı her gün zevkle okuyan biriyim. Tıkandı Baba başlıklı makaleniz de yine nefis. Bizim milletin tam anlayacağı şekilde. -Merkez, faizi 300 baz artırmış, finansta likidite sıkıntısı var- gibi söylemler yerine direkt hedef odaklı yazıyorsunuz. Biz bundan anlıyoruz! Siz bu halkı çok iyi tanıyorsunuz".
...
Sayın Yafes Koç'a da bana yazdığı için cevap vereceğim. Sözünü ettiği sayfa ile ilgim yok. Yine de uyarısını gerekli yere aktardım. Bildiğim kadarıyla bu sayfada yer alan metinlerde Diyanet İşleri Başkanlığı yayınlarından faydalanılmakta.
...
N. Öztürk, CHP'nin İstanbul listesine itirazlarını belirtmekte. Sözünü ettiği kişi hakkında bilgi sahibi değilim. Bu yüzden kendimde yorumlama hakkı bulmuyorum. Sadece bildiğim Ataköy'deki SeaPearl davasında gündeme geldiği.
