Bir 18 Mart'ı daha geride bıraktık...
Çanakkale'de törenlerde parti propagandası yapılıp referandumda oy istenirken, AKP Gençlik Kolları statta "Receepp Tayyipp Erdoğan.." diye slogan atıyordu. Statta yüzlerce kişi onlara tepki gösterirken, TRT canlı yayında o sloganları servis etmekten çekinmedi.
Töremizde, geleneğimizde olmadığı gibi, eleştirilen Batı toplumlarındaki anma programlarında da siyasi partiler lehine slogan atıldığı görülmemiştir.
Çanakkale'deki konuşmaların yanı sıra, Bahçeli'nin Elazığ'daki "evet" mitingini dikkatle takip ettim. Kerkük ile ilgili tek bir kelime, tek bir cümle bulamadım.
Bilindiği üzere Irak'ta "Saddam diktatör" denilerek işgal başlatanlar, Türkmen kentlerini tarumar etmişti. Tapu kayıtları bile yakılmıştı... Yetmemiş olacak ki sonra IŞİD diye sentetik bir örgüt üretip bir kez daha bu coğrafyanın üzerinden geçtiler... O da yetmemiş olacak ki "IŞİD'ten temizliyoruz" diyerek başta Kerkük olmak üzere birçok Türkmen kentini Barzani'ye teslim ettiler.
Barzani geçtiğimiz haftalarda Türkiye'ye geldi, Cumhuriyet tarihinde ilk kez bir ihanet paçavrası hükümet tarafından göndere çekildi. Hükümet ve Barzani medyasında görüşmelerin çok olumlu geçtiği mesajı verildi.
Barzani'nin kontrolündeki Kerkük'te "Kürtçe zorunlu dil" haline getirilirken, Türkiye'de göndere çekilen paçavranın devlet dairelerine asılması zorunlu kılındı.
Hollanda üzerinden parti mağduriyeti oluşturup, devletin itibarını yerle bir edenler, peşmergeyi yine kendi soydaşlarına tercih etti.
***
Şubat ayında CIA'nın yeni başkanı Mike Pompeo ilk yurt dışı gezisini Türkiye'ye yapmıştı. Hükümet medyasında görüşmenin çok verimli geçtiği, FETÖ dosyasının Pompeo'ya sunulduğu bilgileri geçmişti. CIA Başkanı'nın ülkesine dönmesinden çok kısa bir süre sonra Suriye'deki PKK unsurlarına ABD'den zırhlı araçlar, güdümlü füzeler, ağır silahlar gönderildi.
Mart ayında ABD ve Rus Genelkurmay başkanları, Orgeneral Hulusi Akar'la Antalya'da buluştu. Akar'ın Suriye'de YPG'ye verilen destekle ilgili eleştirilerde bulunduğu haberleri çıktı. Ancak üzerinden günler geçmeden hem Rusya'nın hem de ABD'nin YPG ile temasları daha da güçlendi.
"El Bab operasyonu başarıyla tamamlandı. Sırada Menbiç-Rakka var" denildi. Ancak Genelkurmay Başkanlarının görüşmesi çok verimli geçmemiş olacak ki, ABD'nin himayesindeki PYD, Menbiç'i kontrol altına aldı. ABD ve Rusya'nın PYD'ye desteği katlanarak artıyor.
Kardak'ı ziyaret edip, gövde gösterisi yaptık derken, Yunanistan'ın işgal ettiği ada sayısı 18'e çıktı... Yunan Cumhurbaşkanı Türk topraklarına çıkıp Yunan bayrağı sallandırdı.
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, ABD Dışişleri Bakanı Rex Tillerson'un 30 Mart'ta Türkiye'ye geleceğini açıkladı.
Eğer diğer ziyaretler gibi olacaksa, ABD Dışişleri Bakanı Türkiye'ye hiç gelmesin!
Çünkü her gelen bir şeyler götürüyor!
***
Barzani paçavrasını protesto ettikleri için vatandaşları gözaltına alan zihniyet ise, bunca sorun varken tek gündem maddeleri olan "evet" için çalışmaya devam ediyor.
"Hayır" diyenlerin salon toplantıları iptal ediliyor, parası ödenen organizasyonlar geçiştiriliyor, Valiler devreye giriyor. Tüm bunlar kesmiyor olacak ki her toplantıya 20-25 kişilik gruplar gönderilerek provokasyon çıkarılıyor.
"Hayır" diyen millî unsurlara her noktada engel çıkarılırken, hükümet tarafından "hayır" cephesinin aktörü olarak gösterilen HDP'nin organizasyonları hiçbir engelle karşılaşmıyor!
21 Mart'ta Diyarbakır'da PKK propagandasının yapılacağı Nevruz'a bizzat Valilik'ten onay geldiği bilgisi paylaşıldı.
Anlaşılan o ki, meydanlarda PKK paçavraları açtırıp "İşte bunlar 'hayır'cı" demeye hazırlanıyorlar!
