Havada dönen bumerang!!!
Çıkar kavgası mı desem, rantiye savaşları mı, yoksa güç ve otoritenin hâkim kılınması mücadelesi mi?..
Adına ne derseniz deyin; iki insan, iki grup, iki parti, iki gazete ya da yaşamın her alanında birbiriyle mücadele eden -birbiriyle yürüyen- birbirine yakın veya uzak iki nesnenin -varlığın- ortaklığın çatışmasında, geride tek gerçek kalır;
"Bumerang!!!"
İş arkadaşlığından-ortaklığa, karı koca boşanmasından-kardeş kavgasına, anne-baba gerginliğinden akraba mücadelesine, ya da siyaset yoldaşlığından-aşiret çatışmasına kadar; havada bazen söz, bazen silah ve bazen de tokat gibi dönüp dolaşan ve nihayetinde kendisini uçuranı da vuran güçtür bumerang...
Baksanıza; yol arkadaşlığı ya da iş birliği yapılan insanların, nihayetinde çıkarı bozulduğunda ya da birileri tarafından kullanıldığında, bir bumerang gibi sert biçimde gelip karşısındakini vuracağı gerçeği ayyuka çıkıyor bugünlerde!..
Hele de kimin elinin kimin cebinde belli olmadığı bir ülkede; medya ile mafya, siyaset ile rantiyenin iç içe girdiği bir dönemde, devlet de gaflete düşmüşse, ortaya saçılan kirli ilişkiler sadece siyasi figürleri değil, devletin bizzat saygınlığını ve otoritesini yerle bir ediyor ki, en çok tehlikeli olan da işte bu gidişattır!.. Peki; son bumerang nasıl uçuyor?..
SİYASET, SUİKAST, UYUŞTURUCU...
Daha düne kadar AKP için mitingler düzenleyen, bu mitingler sırasında iktidar muhaliflerini "kan" üzerinden tehdit eden, "reis" adı altında etrafına topladığı yüzlerce kişiyle her platformda gövde gösterisi yapan ve siyaset-mafya hesaplaşması kapsamında bir süreliğine yurt dışına gönderilen, sonra da verilen sözler tutulmayınca (hatta operasyona uğrayınca) "kandırıldım" diyerek kontrolden çıkan Sedat Peker günlerdir YouTube üzerinden yayılan itirafları ve iddiaları memleketi oyalamaya devam ediyor...
Sedat Peker''in dizi tanıtımlarında olduğu gibi, önceden duyurarak yayımladığı videolar Türk halkının pazar günleri bir gelenek haline getirdiği kovboy filmi izleme alışkanlığını bile geride bırakarak, milyonlarca kişiyi dün de dizi filme dönüşen mafya-siyaset entrikası filmleri izlemeye zorladı...
Ortada hedeftekilerin dehşet verici suskunluğu devam ederken; "devlet" denen olgu yargı mekanizmasını nedense harekete geçirmiyor, savcılar susuyor ve YouTube ifşaatlarında Uğur Mumcu cinayeti bile derin devlete yükleniyor, Mehmet Ağar bir kez daha hedef tahtasına konuluyor, bu arada eski başbakanların çocuklarının karanlık iş ilişkilerini, hatta kimilerinin uyuşturucu bağlantılarını deşifre edecek sarsıcı yayınlar yapılıyor, devletten yine ses çıkmıyor!!!
KAVGADAN MEDET UMMAK!..
Ne tuhaf değil mi; daha birkaç ay öncesine kadar AKP militanı gibi davranan bir suç örgütünün lideri, kendisini koruyup kollayan (ya da faaliyetlerine uzun süre göz yuman) siyasileri dehşet verici iddialarla sarsarken, toplumdaki şaşkınlık büyüyor...
Düne kadar AKP yandaşı oldukları için Peker gibilere düşman olan, hatta onlara sosyal medya üzerinden taarruz edenler de YouTube muhabbetlerini pervasızca alkışlamak zorunda kalıyor, Twitter anketlerinde Peker''in anlatımlarına inananlar çoğunluğa ulaşıyor!!!
Sağcısından solcusuna, FETÖ''cüsünden PKK''lısına kadar; Ağar''ın faaliyetlerini, AKP''nin entrikalarını ve yandaş medyacılığın rezilliklerini deşifre ettiği için toplumun bir kesiminde Peker hayranlığı (!!!) bile başladı ki, bu da tarihte benzeri görülmemiş iki yüzlü bir paradoksun dehşet verici dışa vurumu olarak zihinlere kazınıyor!!!
Peker gibilerin geçmişini-faaliyetlerini unutarak, onun itiraf ve iddialarını en çok da AKP düşmanlığı uğruna alkışlayan ve ne tuhaf ki, ondan medet umacak hale gelenlerin davranışları, "düşmanımın düşmanı dostumdur" zihniyetini reytingleri patlatırcasına bir kez daha başrollere çıkartıyor!..
Evet; bu derin-dehşet verici-sarsıcı-şoke edici ve düpedüz sinsi paradoksta, toplumun bir kesiminin suç örgütü liderinin iddialarını gerçekçi bulmasından çok, asıl utanç devletin günlerdir bu çok vahim iddiaların üzerine gitmemesi, iktidarın başını kuma gömmesi ve yargının da tepkisiz kalması!..
PEKER''İ KORUYAN MI VAR?..
Beş ülkede elini kolunu sallayarak dolaşabilirken ve sahte pasaportla yakalanmasına rağmen hakkında işlem yapılmaması da gösteriyor ki, Peker''in iddialarından sadece AKP içindeki güç savaşlarının tarafları (!) değil, belki de iktidarı külliyen hedefe koyacak bir dış müdahalenin senaristleri de nemalanıyor!!!
Devletin önce Öcalan''ı, sonra hem PKK''lıları, hem de FETÖ''cüleri bile paketleyip memlekete getirebildiği bir düzende, Peker bu çok tehlikeli konuları tek başına nasıl konuşabiliyor ve en önemlisi de kimlerden-nerelerden destek alıyor?..
Velhasıl bumerang AKP muhaliflerini de sevindirerek, arada sırada Soylu, Ağar, yandaş medya ve AKP gibi hedeflere çarpıyor, sonra da YouTube semalarında rahat rahat dolaşmaya devam ediyor!!!
Sonu nasıl olacak acaba bu serüvenin?..