Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
Özcan YENİÇERİ
Özcan YENİÇERİ

Hasan Sabbah hortladı

Siyasetten şehvete, ticaretten ekonomiye, çıkardan kariyere kadar hemen her olgu dini görünümlü bir takım sapkın guruplarca istismara tabi tutulmuştur. Neredeyse son ve yüce dinimiz İslam'ın alet edilmediği hiçbir menfur emel kalmamıştır.

Hurafelerle, menkıbelerle, uydurdukları hadislerle din pazarlaması yapıp karşılığında şahsi itibar, çıkar ve nüfuz sağlayanlar yüzünden özellikle gençler dinden soğumuştur. Deizmin ve ateizmin bu kadar yaygınlaşmasının nedeni de budur.

Din katledilirken seyredenler!

Neredeyse her cemaate, tarikata ve şeyhe göre bir din anlayışı ortaya çıkarılmıştır. Özellikle gençler neye İslam diyeceklerini şaşırmışlardır.

Dini kıyafet içindeki zatların kimisi "huri" için salavatı, kimisi iktidar için darbeyi, kimisi de cariye/harem oluşturmak için yüce dinimizi istismar etmektedir.

Bu ülkede "Şeyhin kibrit kutusu ile ihvanlarını cennete götüreceğini ve o kutu içinde muhafaza edeceğini" söyleyenlere inananların sayısı sanılandan çoktur.

Sapkınların, hastalıklı tiplerin, meczupların elinde İslam katledilirken dini otoriteler yalnızca seyretmiştir.

Diyanetin dolduramadığı dini boşluğu yabancı istihbarat servislerinin oyuncağı haline gelen bir takım cemaatler doldurmuştur.

Dinle, imanla özü itibarıyla da İslam'la uzaktan yakından hiçbir ilişkisi olmayan bir takım "hoca", "imam" ya da "vaiz" kılıklı kudret elitleri sihirli, gizemli ve kışkırtıcı söylemlerle halk üzerinde büyük bir etki meydana getirmişlerdir.

Neredeyse İslam dini "Kutup, aktap, ehlullah, Allah dostu, evliya, mehdi" gibi kerameti kendinden menkul kavramları kullanan çıkarcı otoriteler teslim edilmiştir.

İslam dışı bütün bu sefil, yoz ve yobaz yapıların çıkar için pazarladıkları din, akıl sağlığı yerinde olan hiçbir mümin tarafından kabul edilemez. Herkesin olan bitenden rahatsız olmasına karşın kimi korkup sinerek, kimisi "başını secdeye koyan" kişiler diyerek kimisi de "Başımı belaya sokmayayım" korkaklığıyla bu yapılara sessiz kalmışlardır.

Konu FETÖ ya da kendini mehdi sanan meczuplardan ibaret değildir.

Çağdaş bir Hasan Sabbah vakası!

Adını kullanmanın dahi doğru olmadığı bu gruba operasyon henüz yapıldı. Konu çok taze olmasına karşın ortaya dökülen görüntüler ve iddialar yenilir yutulur cinsten değildir. Çocuklara tacizden askeri casusluğa, tecavüzden hayali ihracata, çocukları ailelerinden koparmaktan, yaşı küçük çocukların ırzına tasallutta 40 farklı kategoride suçtan söz ediliyor.

İddiaların bini bir para... Uzun namlulu silahlar, kale gibi donatılmış binalar, gözetim altında tutulan insanlarla FETÖ gibi bu grup da devlet içinde devlet görüntüsü veriyor. Yukarıda sıralanan suçların %10'u varitse ortada vahamet ölçüsünde bir durum var demektir. Bu güruh inanç kisvesi altında kadın teşhirciliğine işi taşıyınca bardağı taşırmıştır.

Konu yargıda ve hukuken "yargı karar verinceye kadar" masumiyet söz konusudur. Henüz iddialar "kanıtlanmış" değilse bile bütün işaretler iddiaların gerçekliğini düşündürür türdendir.

Dini tahrip eden bu tür maskaralıkları FETÖ gizli/kapaklı yaparken bu grup aleni olarak yapmaktaydı. Bu yapıların tümünün amacı İslam'ı ve toplumu yozlaştırmaktır.

Kızlara mayo giydirip oynatarak, "inşallah-maşallah" ikilemi içerisinde dini değerleri, ahlakı, vicdanı ve ilahiyatı yozlaştırıyorlardı. Bunlar zengin sofrayı, yüksek şatafatı, lüks yaşamı, olağan dışı debdebeyi toplumun gözüne gözüne sokuyorlardı. Olan biten karşısında yetkililer bekliyor, ilgililer seyrediyor, dini kurumlar ise görmezlikten geliyordu.

Doğrusu yamaçlardaki saray, dışarıya sızan yaşantı, yeşiller arasına serpiştirilmiş kale gibi saraylar gerçekse ve anlatılanlar doğruysa Türkiye'nin çağdaş bir Hasan Sabbah vakasıyla karşı karşıya olduğu anlaşılır.

Bu grup yöntemleri, uygulamaları, yaşantılarıyla Hasan Sabbah'ın 21. Yüzyılda versiyonunu temsil etmektedir. Hasan Sabbah hortlamıştır.

Polisin yaptığı operasyon millete derin bir nefes aldırmıştır.

Umarız buna benzer sayısız yapıya operasyon için otuz yıl beklenmez!

Yazarın Diğer Yazıları