Harbiyeli gencin ailesi anlatıyor!
FETÖ'cü darbe girişiminin arkasından Balyoz ve Ergenekon'da "kötü, hain" ilan edilenlerin tüm dediklerinde haklı çıktıklarına şahit oluyoruz. Genelkurmay'ın kozmik odasına canlı yayınlarda girenler, bugünlerde darbeyi lanetleseler de, FETÖ'cülerin özellikle askeriyede bu denli kök salmalarına neden oldukları çok açık.
Son iki yazımda Harbiyeli gençlerimizin, sadece "milliyetçi" ve "Atatürkçü" oldukları için nasıl okuldan atıldıklarını, gençlerimizin kendi ifadeleriyle yayınladım. Cemaatçiler'in Harp Okullarından başlayarak adım adım ilerlemelerine dikkat çekip, darbe girişiminde bulunan kurmay subayların sistemli yerleştirmelerin ürünü olduğunu vurguladım.
Eğri oturup, doğru konuşalım. Türkiye'de son 15 yıldır özellikle milliyetçi kadrolar dışlanmış, ötekileşmiş durumdalar. Ne zaman ki ölmeleri gerekiyor o zaman onlara ihtiyaç duyuluyor.
Çözüm Süreci'nde çoğunluğu milliyetçilerden oluşan Özel Harekatçılar için yapmadıklarını bırakmayanlar, bugün o Özel Harekatçılar sayesinde terörü yeniyor, darbecileri yakalıyorlar. Nusaybin'de, Lice'de birçok noktada teröristlerle sıcak çatışmaya girenlerin büyük çoğunluğu da milliyetçi kadrolar...
Türkiye'nin kurucu unsurlarına inanan ve bu uğurda hayat mücadelesi veren insanları dışladığımızda başımıza neler geldiğini gördük. O yüzden bundan sonraki devlet kadrolarında; cemaatin, tarikatların referansını değil; milliyetçi duruşu, çalışmaları, bilinci esas almalıyız. Bilhassa asker ve polis kadrolarında...
***
İktidar ile cemaat arasındaki kavgadan dolayı Harbiye'ye girişler de eskisi gibi kolay değil son yıllarda. Sorular elden ele dolaşmadığı için hak eden gençler de Harbiye'ye girebildi.
İşte o gençlerden birinin kardeşi olan okuyucum bana ulaştı. Anlattıkları gerçekten sarsıcıydı. Ailecek Ülkücüler... 4 kardeş olan ailenin 3. çocukları geçtiğimiz yıl Hava Harp Okulu'nu kazanıyor. Aile çok mutlu... Babanın en büyük hayali evladını subay olarak görmek.
10 Temmuz akşamı Harbiye'deki ilk senesini tamamlayan genç subay adayı, Yalova'da 5 hafta sürecek kamp için çağrılıyor. 13 Temmuz'da askeri eğitim kampları başlıyor. 15'inde ise komutanları tarafından "Bugüne kadarki en güzel tatbikata gidiyorsunuz" diye Yalova'dan otobüslere bindiriliyorlar.
İstanbul yolunda bazı noktalarda vatandaşlar darbe girişimine tepki göstermek için sokaklara çıkmış durumda. Tam bu sırada bir subay aracı durdurup, FETÖ'cü olmayan 3 Harbiyeliyi aşağı indiriyor ve ellerine silah veriyor; "Bunlar isyancı halk, size emrediyorum hedef gözeterek ateş edin..."
Gençlerin şaşkınlıktan elleri ayakları titriyor, yapamayacaklarını söylüyorlar. Hemen orada darbeci subay tarafından başlarına ateş edilerek şehit ediliyorlar. Otobüs şok içerisinde...
Daha sonrasında vatandaşlar araca yaklaşarak müdahale etmeye başlıyor. Polis geliyor ve Harbiyeliler gözaltına alınıyor. Şu anda tamamı tutuklanmış ve Silivri Cezaevi'ne konmuş durumdalar.
Ailesini yakından tanıdığım ve ne zor şartlarda Harbiye'ye girdiğini bildiğimiz bir gencimiz de tutuklu. Ailesi kendisiyle henüz temas kurabilmiş, sesini duyabilmiş değil. Emniyet'ten "Çocuğunuz iyi durumda merak etmeyin" telefonundan sonrası gelmedi. Devletin verdiği avukat ise "En az 2 ay çocuğunuzdan haber beklemeyin" cevabı verdi.
Aile, son derece çaresiz ve perişan durumda. Bu arada ailelerin çaresizliklerini sömüren "fırsatçı" avukatlar da türemiş durumdalar. "Çocuğunuzu 1 haftada çıkarırım" diyerek 30-50 bin TL arası fahiş rakamlar istiyorlar.
Aile, "FETÖ ile bağlantısı olabilir" diyerek özel avukat tutmaktan da çekiniyor.
Hakim ve savcıların bu gençlerimizin durumunu unutmamaları gerekiyor. Kurunun yanında yaşın da yanmaması için, öğrencilerin masumiyetleri devlet kayıtlarından rahatlıkla ortaya çıkarılacaktır.
O yüzden FETÖ'cü ile milliyetçiyi ayırıp bu ailelere sahip çıkalım. Çocukların geleceğini karartmayalım...