FETÖ kıskacında askeri okullar...
Adı gibi "Yağız" delikanlıyı 6 yıl önce tanıdım. Kuleli'den mezun olup benim gibi Harp Okulundan yeni atılmıştı. Rahmetli Necip Hablemitoğlu'nun "Köstebek" isimli günümüze ışık tutan kitabından çok etkilendiği anlaşılıyordu. Günlerce süren sohbetlerimizde FETÖ'nün askeri okullarda nasıl örgütlendiğini, yöntemlerini ve başlarına gelenleri aktardı. Kendisi gibi kumpasa uğrayan arkadaşları ile tanıştırdı. Bir dernek kurdular. Çok değerli ağabeyim; CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun Başdanışmanı Recep Cengiz'in de yardımları ile kumpasın peşini bırakmayıp, izini sürdüler. Yağız Aksakallıoğlu ve arkadaşlarının ibretlik öykülerinin bir bölümünü 2015'te yayınladığım "İmamların Öcü" adlı kitabımda yazdım. Ve ısrarla başlarından geçenleri kaleme alıp, tarihe not düşmesini istedim. Yağız önce "Köstebek 3,5" adını verdiği duygusal bir deneme yazdı... Acılı ve öfkeliydi... Yeniden üniversite okuyor ve yaşadıklarını hazmedemiyordu. O'nu ve arkadaşlarını en iyi ben anlardım. Olumlu eleştirilerle yazdıklarını geliştirip, demlenmeye bırakmasını önerdim. Kuleli'deki geleneksel "ağabey"lik görevimdi zaten. İrtibatı hiç koparmadık. 15 Temmuz'dan önce Yağız gibi kumpasa uğrayan gençleri televizyon programlarına çıkardım. 17-25 Aralık'tan sonra uyandıklarını sandığım devlet yetkilileri duymadı bu gençlerin sesini. Darbeden sonra kafalarına dank etti ama iş işten geçmişti.
***
Yağız okulunu başarı ile bitirip, yüksek lisansını tamamladığında "Artık akademisyen oluyorsun şu askeri okullar meselesini yaz" uyarısında bulundum. Kırmadı beni... Birkaç gün önce harika bir çalışma ile geldi. Doğrusu bu kadarını beklemiyordum. Kelimenin tam anlamı ile "kaynak eser" olmuştu. Doktora tezi sayılmalı bence. Bugüne kadar yapılamayan bir çalışmaya imza atmış Yağız... "Askeri Okullarda kültür değişimi, bu okullarda yaşanan FETÖ işkencelerini anlatabilmenin zorluğu" ya da "FETÖ mağduru askeri öğrencilerin örgütlenme sorunları" gibi daha derinde ve özelde yaşananları betimleyerek ve değerlendirerek bu açığı kapatmakta ve "Askeri Okullar" konusunda gelecek çalışmalara önemli bir kaynak teşkil edecek bir kitap olmuş. Bilinenlerin ötesinde: "FETÖ kimin meselesidir? Askeri Okulların FETÖ için önemi nedir? FETÖ mensubu sözde subayların askeri öğrencilere uyguladıkları işkence ve ayrımcılara örnekler! FETÖ mağduru askeri öğrencilerin hak mücadelesi nasıl oldu? Askeri Okulların kapatılması ve yeni askeri okullar sisteminin inşası nasıl gerçekleşti? KHK ile askeri okullardan atılan öğrenciler ve FETÖ mağduru askeri öğrenciler! Ve farkları nerede?" sorularının cevabı da bu kitapta. Başta MSB Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Erhan Afyoncu olmak üzere tüm yöneticilerin okuması gereken bu eser ders kitabı olarak da tavsiye edilmelidir. Kaynakları, dip notları ile titiz bir çalışmanın ürünü olan "FETÖ Kıskacında Askeri Okullar" adlı kitabı değerli dostum Veli Murat Tulga'nın yönetimindeki "Galeati Yayıncılık" bastı ve şimdi seçkin kitapçıların vitrininde. Geçtiğimiz ay düzenlenen Ankara Kitap Fuarı'nda en fazla ilgi çeken kitap oldu. İnternet sitelerinde satışa sunuldu. FETÖ'nün kumpası ile 4500 askeri öğrenci atıldı. 15 Temmuz'dan hemen sonra kapatılan okullardan 20 bin öğrencinin ilişiği kesildi. Mutlaka okunmalı...
Fırat'ın Kardeşleri
Hep endişeli konular yazmaktan doğrusu bıktım. Canım memleketimde iyi şeyler de oluyor. Az rastlanan iyilerden biri de "Fırat'ın Kardeşleri". Geçtiğimiz yıl başlatılan çalışma bu yıl hız kazandı. Her hafta Cuma günü belirlenen bir köy okuluna Atatürk'ümüzün "Nutuk" adlı ölümsüz eseri, Kur'an-ı Kerim'in Türkçe meali ve kırtasiye malzemeleri götürüyor ve köylü çocuklara rehberlik ediyorlar. Sayıları bir elin parmağını geçmeyen bu grubun adı: "Fırat'ın Kardeşleri" Hiçbir siyasi parti ya da yan kuruluşuna bağlı olmadan Türk Milliyetçiliği felsefesi ile hareket ediyorlar. Ege Üniversitesi'nde PKK'lı teröristler tarafından şehit edilen Fırat Yılmaz Çakıroğlu'nun hayallerini gerçekleştiriyorlar. Proje Koordinatörü Volkan Turhan: "Son bir ayda 7 köy okuluna, 500'e yakın öğrenciye ulaştık. Amacımız Kayseri'de Nutuk ve Kur'an-ı Kerim'in Türkçe mealini okumayan öğrenci kalmamasıdır" diyor.
Yolları da, bahtları da açık olsun...