Eyvah! Banka paramı çalıyor

Hiç banka, müşterisinin parasını çalar mı? Elbette hayır! Bankalar bütün dünyada en sıkı denetlenen kurumlardır. Her şey kayıt altında tutulur. 1 kuruşun bile hesabı verilmeden kasa kapatılmaz.
Bu dünya standartlarında bankalar için.
Bir de Türkiye standartlarında bankacılık var.
Bu standartları BDK adı verilen kurum denetliyor. BDK denetliyor da ne oluyor?
İşte bir bankacı okuyucumdan gelen itiraf dolu bir elektronik posta. Bu itirafı tüyü bitmemiş yetimin hakkını korumak için lüks plazalarda oturup halkın vergileri ile maaş alan BDDK yetkililerinin vicdanına ihbar mahiyetinde sunuyorum.
“Ben 5 yıldır bir yabancıdan bir başka yabancıya satılan bankada çalışıyorum. Son 2 yıldır bankaya kâr ettirmek amacıyla yaptığımız soygun artık gece uykularımı kaçırıyor. Buradan aldığım maaşı çocuğuma yedirdiğim için kendimden utanıyorum. Ancak çaresizlikten bankacılık yapıyorum. Çünkü bu saatten sonra başka bir iş yapamam.

Mevduat hırsızlığı
Banka yönetimi son iki yılda yabancının gözüne daha fazla girmek ve milyon dolarlık destinasyon almak için her şubelere hedef baskısı uygulamaya başladılar. Sıradan bir şubenin aylık geliri 100 bin lira civarında. Eğer bu rakamı tutturamazlarsa o şubenin müdürü işten atılıyor. Dolayısıyla çalışan da.
Mevcut ekonomik trend içerisinde bu kârı elde etmek imkansız. Bu da bankaları farklı yollara itiyor. Yani müşterinin hesabından para çalmak gibi. Bunu yaparken tabii ki alenen para alınmıyor. Buna BHG, yani ‘Bankacılık Hizmet Geliri’ adı veriliyor. Bu şubenin dosya masrafı gibi kalemlerden elde ediliyordu. Ancak hedefler öyle büyüdü ki, bu kalemler yetmedi ve devreye Kredili Mevduat Hesapları girdi.
Banka nezdinde bulunan hesaplara özellikle maaş müşterilerine maaşı oranında bir kredi tanımlanıyor. 800 lira maaşı olan bir müşteriye 800-900 lira gibi bir kredi limiti veriliyor. Bunu istediği zaman bankamatikten çekiyor sonra maaşı yatınca sistem otomatik olarak faizi ile tahsil ediyor.

Kredili hesaba BHG
Ay sonu şubeyi kâra geçirip hedefini tutturmak isteyen şube yöneticisi kredili mevduat hesaplarını kullananlardan kesilen faizin dışında bir de Bankacılık Hizmet Geliri adı altında bir kesintiyi manuel olarak yapıyorlar. Vatandaş, örnek olarak; 800 liralık kredili mevduattan 700 lira kullanmışsa buna 30-35 lira faiz kesiliyor bir o kadar da bankacılık hizmet geliri kesiliyor. Yani vatandaşın hesabından haberi bile olmadan parayı bankacılık hizmet geliri olarak şube kârına atıyoruz. Her ay sonu bazen onbinlerce hesaba bunu yapmak zorunda kalıyoruz. Buradan kesilen para, tamamen o an işlemi yapan memurun vicdanına kalmış bir şey. Sistem açığından faydalanarak istediğin hesaptan bin lira bile kesip bankacılık hizmet gelirine atabilirsin. Hesap ekstresini eline alıp inceleyenler itiraz edince “Pardon, yanlışlık olmuş” diyip iade ediyoruz. Ancak kredili mevduat hesabını kullanan insanlar genelde sıkışık olduğu için itiraz etmeyip sadece günü kurtarmaya çalışıyorlar.
Her ay sonu gece yarılarına kadar yaptığımız bu soygun artık vicdanımızı sızlatıyor. Bu durumu bankanın üst yöneticileri de biliyor ama hesaplarına geldiği için ses çıkartmıyorlar.”
Bu postadan sonra yaptığım araştırma neticesinde piyasada bu haksız kazanç yöntemini kullanan banka sayısının 5’in üzerinde olduğunu tespit ettim.

Vatandaş ne yapmalı?
Kredili mevduat hesabını kullanan herkesin bankaya gidip son bir yıllık hatta daha fazla süre için hesap ekstresini alıp BHG ya da ‘Bankacılık Hizmet Geliri’ adı altında bir kesintinin olup olmadığını incelesinler. Kesinlikle suç olan bu hırsızlığın kendilerine de yapıldığını tespit eden vatandaşlar bir dilekçe ile BDDK’ya başvurmaları halinde bu parayı faizi ile geri alabilecekler.

BDDK biliyor mu?
Bankaları denetleyen kurum olan BDDK’nın bu bu soygunu bugüne kadar bilmemesi ya da tespit edememesi gerçekten kafayı karıştıran bir durum. BDDK yetkililerini özellikle yabancıların kontrolündeki bu bankaların ‘Bankacılık Hizmet Geliri’ kalemini incelemeye davet ediyorum.

Yazarın Diğer Yazıları