Ev pahalı ama kredi ucuz
Korona bugün artık dünya ülkelerinin sorunu.
Global çapta bir mücadele veriliyor. Ülkeler bir yandan virüsü yenmeye çalışırken, diğer yandan da ekonomiyi ayakta tutmak için mücadele veriyor.
Ülkelerin tamamına yakını para musluklarını açtı. Merkez Bankası güçlü olanlar kasadan vatandaşına karşılıksız para dağıttı. Olmayan ise para basıp, kira, elektrik ve su gibi temel ihtiyaçlarını karşılıksız olarak karşıladı.
Dünyada 206 ülke var. Bu ülkelerin arasında sadece 1 tanesi farklı bir yöntem seçti.
O da 17 yıldır AKP tarafından yönetilen Türkiye.
Türkiye, vatandaşını krizden kredi ile çıkartmaya çalışıyor. Kamu bankaları bol bol kredi veriyor.
Aklınıza ne gelirse her şeye kredi veriyor.
Mesela tatile çıkın diye 6 ay ödemesiz 3 yılda tamamlayacağınız bir tatil kredisi. 1 hafta tatile gidiyorsunuz bu tatilin parasını 3 yılda bitiriyorsunuz.
Türkiye'nin bir kullandığı bir başka mücadele aracı ise konut kredisi faizleri.
Dünyanın 205 ülkesinde olmayan bir yöntem. Pandemi nedeni ile aylardır dışarı çıkamayan ve duran üretime çare olarak konut kredisi faizlerini kamu bankaları rekor seviyede indirdi. Gösterge faizinin bile altına indi.
Dışarı çıkma yasağının olmadığı bir gün gidip ev beğeniyorsunuz. Bu evi 15 yıl vadeli sadece 0,64 faiz oranı ile kredi çekip satın alıyorsunuz. Bu krediyi şimdilik sadece kamu bankaları veriyor. Özel bankalar veremiyor. Çünkü özel bankalar halen mevduata yüzde 8 faiz veriyor. Daha açık anlatmak gerekirse bir banka yüzde 8 faizle topladığı parayı yüzde 7,5 ile satarsa zarar eder. Bankanın zarar etmemesi için 8 ile vatandaştan aldığı paranın üzerine en az 3 puan eklemek zorunda.
Şu an mevcut ortamda yüzde 11'in altındaki faiz özel bankalara zarar ettirir.
Tüm bu teknik hesabı bir kenara bırakarak 0.64 ile konut alınır mı ona bakalım.
0.94 ile konut alınır. Eğer bu ülkede 15 yıl işsiz kalmayacağınızı düşünüyorsanız evet alınır!
Ancak bu rakam sıfır evler için. Yani belirli bir müteahhitte gidip almanız gerekiyor. Şu an bu kredi haberinin çıkmasından sonra 500 bin liralık evlerin fiyatı 600 bin lirayı geçti. Talep oluşacak diye herkes zam yaptı. İstanbul'da yıkılmak üzere olan gecekonduların bile fiyatı yükseldi.
Ev alırken faiz düştü diye belki 10 bin lira kazancınız olacak ama 50-10 bin lira artan fiyatlar tam tersi vatandaşa zarar verecek.
Şöyle bir soru aklınıza gelebilir; dünyanın 205 ülkesi neden bu işi düşünmedi de Türkiye krizden inşaat ile çıkmaya çalışıyor?
Bu soruya yanıt arıyorsanız bugün yaşadığımıza bakın.
Yaşanan ekonomik krize ve hayat pahalılığına.
AKP'nin inşaatın dışında bir ekonomi modeli yok.
Bütün ekonomistler bunun yanlış olduğunu ve eninde sonunda ekonominin karaya oturacağını söylüyor.
AKP ısrarcı.
Varsa yoksa inşaat diyor.
Son konut kredisi de bunu göstermedi mi?
KOBİ'nin esnafın dahası ekonomik çarkın dönmesine yönelik ciddi adımlar atılması gerekirken ekonomi paketinden inşaat ve turizm çıkıyor. İç turizm önemli değil, ülkenin dövize ihtiyacı var. Bu nedenle yabancı turisti her şeye rağmen Türkiye'ye getirecek kampanyalar gerekirken siz vatandaşa 6 ay ödemesiz 3 yıllık tatil kredisi veriyorsunuz.
Türkiye'de insanlar zaten borç batağında.
Yapılacak bir şey yok! Çünkü kasada para yok!
O halde bankalara koşmaya devam..