Erdoğan'dan müjde!
Rahip Brunson, Beyaz Saray merdivenlerinden çıkarken Oval Ofis'te hummalı bir çalışma vardı.
Büyük bir gazeteci ordusu ve Trump'ın danışmanları biraz sonra yapılacak şov için tüm hazırlıklarını tamamlamışlardı.
Görüşmenin canlı yayınlanması ve konuşulacaklar çoktan hazırdı.
ABD siyasetine uygun şov, tam da planlandığı gibi gerçekleştirildi.
Bu sırada Türkiye'nin itibarı yerle bir ediliyordu. Türkiye'de adeta hukukun olmadığı, karşılarındaki muhatabın Türk yargısı değil de Cumhurbaşkanı Erdoğan olduğu belirtiliyordu.
Trump "Eğer iade gerçekleşmezse çok kötü şeylerin olacağını paylaştık. Erdoğan ile yakın dostluğumuza rağmen sürecin bu kadar uzamasına da anlam veremedim." ifadeleriyle Türkiye'yi adeta muz cumhuriyeti gibi gösteriyordu.
Oval Ofis'teki rezalete göstermelik de olsa bir tepki gelmedi.
Brunson'ın serbest bırakıldığı dakikalarda Türk medyasına servis edilen "ABD'de Gülen hakkında ilk soruşturma" haberlerinden de eser yoktu.
Beyaz Saray'da gerçekleştirilen şov, ana akım haber kanalları arasından sadece NTV'de yayınlandı. O da yarım yamalak bir çeviriyle. CNN ve HaberTürk ise 8-9 kişinin konuştuğu, kimin ne dediği belli olmayan programlarda "Brunson'ın iadesi nasıl bir sürece yol açar" tartışması yapıyordu.
***
Tam o dakikalarda gözler Cumhurbaşkanı'na çevrilmişti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Erciyes Üniversitesi'nde konuşuyordu. Brunson konusuna hiç girmedi. Hükümete yakın medya organları haberi "Erdoğan'dan müjde" diyerek servis ediyordu.
Haber sitelerinin neredeyse yüzde 90'ı aynı başlığı atmıştı. Haberin içine girdiğinizde ise şu ifadelerle karşılaşıyordunuz:
"Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'dan üniversite öğrencilerine müjde geldi. Erdoğan, '16 yıl evvel burs/kredi olarak ayda ne veriliyordu bu ülkede? 45 lira. Lisans öğrencilerine 500 lira vermeye başlıyoruz. Yüksek lisans öğrencilerine bin lira, doktora öğrencilerine bin 500 lira vereceğiz.' ifadeleriyle öğrencilere yapılacak ödemenin artırılacağını söyledi."
Brunson olayını vermekten imtina eden medyanın "müjde" olarak sunduğu bu haber ise son derece önemliydi. Çünkü üniversite eğitiminde "burs" sınırlı sayıda öğrenciye çıkıyor ve not ortalamasının sadece bir dönem altında kalmanız durumunda bursunuz kesiliyor.
Medyanın, öğrencilere karşılıksız veriliyormuş algısı oluşturduğu konunun arka planı bambaşka. Üniversite öğrencileri, daha hayatı tanıyamadan devlet tarafından borçlandırılıyor. Hem de yüksek faizli kredilerle!
Öğrenci, "Geri ödemesini işe girince yaparsın, kredinin faizi çok düşük, ailenden almaktansa kredini kullan rahat et" gibi sözlerle kredi sürecine hazırlanıyor. Özellikle ailesinden uzakta üniversite okuyan gençler, doğru düzgün açıklama yapmayan KYK memurlarının yanında on binlerce TL'nin altına imza attırılıyor. Mezun olur olmaz da kredinin faiziyle birlikte geri ödenmesi isteniyor.
Örneğin, öğrenci lisans dönemi boyunca kredi aldı ve yüksek lisansa devam ederek akademik kariyer yapmak istiyor. Yüksek lisansa geçtiğinde "müjde"li krediyi alıyor. Tam bu sırada evine kağıtlar gelmeye başlıyor, e-devlette takibe düşüyor. Çünkü lisans döneminde aldığı kredinin geri ödenmesi isteniyor. Tutarlara bir bakıyor, aldığı ana paranın üzerine çok ciddi bir faiz binmiş. Ödeyemediği her gün için faiz işlediğini de hatırlatalım.
Henüz sigortası bile yapılmamış gençlerin, lisans döneminde aldıkları borcun yüksek faiz bedelleriyle geri ödemeleri isteniyor. Bunu da yine KYK'dan aldıkları kredi üzerinden yapmak zorunda kalıyorlar. Özetle, akademik anlamda ilerlemek isteyen öğrencilere krediyle kredi borcu ödetiliyor! İşte böyle bir ortamda yetişen bireylerden akademik anlamda sağlıklı sonuçlar ortaya çıkarması bekleniyor.
Yüksek lisans yapmayan öğrenciler için de durum farklı değil. İşe girsin veya girmesin, sigortası yatsın veya yatmasın, bunların hiçbirisine bakılmıyor. Faiz tıkır tıkır işliyor.
Erdoğan her seferinde "faize" karşıyım derken, öğrencilere faizle kredi verilmesi konusunda ilk açıklamayı kendisi yapıyor.
Bu kredilerin, öğrencilere aileden onaysız verilmemesi gerekiyor.
Geri ödeme konusunda işleyecek faiz hakkında detaylı bilgilendirmelerin yapılması gerekiyor.
Öğrenci, üniversiteden mezun olur olmaz devlete borçlanmış oluyor.
İşte Brunson'ın serbest kaldığı vakitlerde, gençlerimize "müjde" diye aktarılan konunun detayları.
Brunson gitti, dolar düşecek. Öğrencilere de müjde, faizli krediniz katlanacak!