Elektrikte zam sorunu
Elektrik zammı son günlerin en çok konuşulanı.
Hükümetin ve basının gündemine girdi.
Geçen hafta yapılmasına kesin gözüyle bakılıyordu. Hatta bu konuda toplantı bile yapıldı.
Sonuç: Zam çıkmadı.
Zam neden çıkmadı?
Bunun iki nedeni var. Birincisi Başbakan Erdoğan’ın Amerika’ya giderken ağzından istemeden sarf ettiği bir söz.
“Elektrik zammı gündemimde yok!”
İşte bu söz vatandaşın en az bir ay daha ucuz elektrik kullanmasını sağlayacak. Devletin Bakanları ve bürokratları koca Başbakanı yalancı çıkartmamak için elektrik zammını “şimdilik” ertelediler. Bugüne kadar ertelenmesinin en önemli sebebi seçim oldu.Yani hükümet aslında elektriğe zammı tam 1.5 yıl önce düşünüyordu. Seçim korkusundan yapmadı.
Elektrik zammı cesaret işidir.
Çünkü elektriğe yapılacak en küçük bir zam, piyasada büyük bir dalgaya neden olur.
Tıpkı zincirleme reaksiyon gibi.
Tıpkı akaryakıt zammı gibi.
1 liralık zam her şeyi etkileyecektir. Elektrik ile üretim yapan sanayiyi, küçük işletmeleri, içtiğimiz suyu, yediğimiz ekmeği hep olumsuz etkileyecektir.
Çünkü elektrik zammı üretime de maliyeti arttıracaktır.
Tıpkı domino taşı gibi.
En baştakini düşürdüğünüz an binlerce taş nasıl artarda devriliyorsa işte elektrik zammı da elektrik kullanılarak üretilen her şeyin zamlanmasına neden olacak.
Örnek mi?
Fırından aldığımız vaz geçilmez gıdamız ekmek.
İlk olarak buğdayı işleyen fabrika unu fırıncıya zamlı satacak. Unu pahalı alan ve onu pişirmek için elektrik kullanan fırıncı doğal olarak ekmeği zamlı satacak. Çünkü küçücük bir zam maliyeti çığ gibi arttıracaktır.
Bir başka örnek:
İçtiğimiz su.
Belediyeler bu suyu barajdan borularla hemen alıp vatandaşın evine getirmiyor. Onu ilk olarak barajdan işleme tesislerine pompalıyor. Bunun için yoğun elektrik kullanıyor. Sonra bu suyun arıtması için saatler süren işlem yapıyor ve tekrar konutlara pompalıyor. Suyun maliyetinin yüzde 30’u aslında elektrikten oluşuyor. Yani elektrik zammı suyu da tetikleyecektir.
Bu örnekler o kadar çok ki. Her şeyimizi ama her şeyimizi tıpkı kasırga gibi kısa sürede etkileyecek.
O da AKP’nin yıllardır vatandaşa karşı kullandığı ilüzyonun bozulmasına ve halkın “hiç zam yapmadı” diye olumlu eleştirdiği hükümetin yıpranmasına neden olacaktır.
Bu korku AKP’nin devlete büyük yük getirmesine rağmen elektrik zammını ertelemesine neden oluyor.
Elektrik kolay üretilmiyor. Nükleer olmayan bir üretim yöntemi artık dünyada tartışılıyor. Çünkü özellikle hidro yöntemine dayalı üretim ekonomik açıdan cazip olmaktan çıktı. Son yıllarda yaşanan küresel ısınma, barajların kurumasına neden oldu. Bu da elektrik üretiminde dışa bağımlılığı getirdi. Türkiye bol keseden, sırf AKP halkın gözünde şirin görünsün diye katrilyonluk zarar yazıyor.
Her şey AKP’nin güzel görünmesi, her şey Tayyip Erdoğan’ın fakir-fukara babası gibi görünmesi için.
Anaları sevmeyen, kendisini eleştiren vatandaşa “ananı al git” diyen baba Başbakan.