Ekonomi Gül’ecek mi?
Kriz çıktı çıkacak derken öyle bir çıktı ki, soluğumuzu kesti. Kriz Amerika’dan ithal oldu. Bütün dünya borsaları adeta çöktü. Tabii ki bu krizden Türkiye de etkilendi. Dünya bir düşerken biz 5 düştük. Kimse kalkıp da “yahu dünya borsaları 1 düşerken biz neden 5 düştük” demiyor.
Çünkü Abdullah Gül’ün krizle ilişkilendirilmesi istenmiyor. Türkiye’nin 5 düşmesinde 1 global pay varsa 4 de Abdullah Gül etkeni vardır.
Bugüne kadar Tayyip Erdoğan’ın noteri gibi hareket eden Maliye Bakanı Kemal Unakıtan’ın Bankalar Kurulu’nda adeta isyan edercesine “Abdullah Gül kardeşim kusura bakmasın ama iyi düşünmek lazım” çıkışı da bunu açıkca gösteriyor. Türk ekonomisi kırılgan ve halen ayakları yere basmıyor.
Son 2 yıl içerisinde giren 200 milyar dolar sıcak para ile bize, ak günler yaşatan ekonomi artık kara günlere doğru hızla koşuyor. İstikrar için bir 5 yıl daha başımıza gelen AKP’nin global krizde bırakın tedbir almayı tam tersi ateşe körükle gittiğini gördük.
Dünya yanarken biz Abdullah Gül ateşten gömleğini 70 milyon Türk halkına giydirdik. Sonra bir günde 100 bin lira artan dövize global krizden dedik. Bir günde yüzde 7 düşen borsaya “normal, dünya düşüyor” dedik. Söyleyin o zaman hangi ülkenin parası bir günde yüzde 4-5 değer yitirdi? Hangi ülkenin borsası bu kağıttan kule gibi kolayca yıkıldı? Seçim öncesine kadar AKP’ye tam destek veren büyük yabancı fonların da artık AKP’yi eleştirmeye başladıklarını görüyoruz.
Daha 1 ay öncesine kadar Türkiye’yi risksiz gören yatırım bankaları şimdi yayınladıkları raporla Türkiye’yi “en riskli ülke” ilan ettiler. Dünyanın öbür ucundaki en kıytırık yatırım şirketleri bile Türkiye ile ilgili rapor hazırladı ve “Türkiye krizden zor kurtulur” dedi.
Hele zurnanın son deliği olan ve Türkiye’yi Londra’daki plazalarda yönetmeye kalkan yatırım şirketi uzmanları olan tüysüz oğlanlar “Bu krizden Türkiye’yi zor kurtarırız” diyorlar.
Vah Türkiyem vah!
Senin kurtuluşun Londra’daki bu tüysüz oğlanlara kaldıysa işin gerçekten zor! Ancak siz söyleyene değil söyletene bakın. Son 4 yılda bu oğlanları baş tacı yapan siyasetçiye bakın! Yabancı şimdi AKP’yi çizdi.
Gerekçesi ise tutarsız iş yapıyor.
Biraz geç oldu ama onlar da AKP zihniyetini anladılar.
Bu AKP’nin ve Tayyip Erdoğan’ın ruhunda olan bir davranış şekli. Tayyip Erdoğan’ın belediye başkanlığı dönemini hatırlarsınız. Bir iki yıl çok iyi götürdü sonra durduğu yerde “Taksim’e cami yaptıracağım” dedi ve ortalığı karıştırdı.
Yüzde 99’u Müslüman olan bir ülkede cami yaptırmak elbette çok iyi ama siz bunu kalkıp da Mili Görüş felsefesi ile Taksim’de yaptırmak isterseniz işte o zaman duvara toslarsınız. İşte AKP ve Tayyip Erdoğan tıpkı belediye başkanlığı dönemindeki gibi birden bire Milli Görüş felsefesi ile hareket etmeye başladı ve “Kardeşi (?) Abdullah Gül’ü Cumhurbaşkanı adayı” olarak ortaya çıkarttı.
Olanlar oldu.
Dünya bir düşerken, biz 5 düştük. Yarın Türkiye Kardeş Gül faturasını daha açık olarak ödeyecek.