15 Temmuz hain darbe girişimi tek başına devleti yöneten AKP iktidarının 2002-2016 arasında 14 yıl boyunca devletin kılcal damarlarından, en kritik güvenlik görevlerine kadar FETO’cuları atamasının sonucudur.
15 Temmuz FETÖ kalkışması sebep, 16 Nisan anayasa değişikliği sonuçtur.
Yeni anayasa isteyen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 16 Nisan’da yapılacak halk oylaması öncesi olduğu gibi bugün de Cumhurbaşkanlığı başdanışmanı Mehmet Uçum’u görevlendirdi.
Uçum gazetelere ve televizyonlara, “Önerilen değişiklik rejim değil sistem değişikliğidir” başlığı altında cumhurbaşkanlığının resmî görüşlerini açıklıyordu.
Bugün de aynı görevi yürütüyor.
İşte o gün söylenenler ve bugün yaşananlar:
Uçum: “Birinci kurtuluşla cumhuriyeti kazandık. İkinci kurtuluşla demokratik bir cumhuriyet kazanmış olacağız. Türkiye aslında kuruluşunu tamamlıyor ve bunun ilk adımı da anayasa değişikliğidir.”
Sonuç: Anti demokratik cumhuriyet.
Yorum: Kuruluş tamamlandığına göre neden yeni anayasa?
Uçum: “Darbecilik geleneğinin kökünde kadroculuk yatar. Bürokratik kurumsal faşizmi siyasal faşizmden ayıran da kadroculuktur.”
Sonuç: AKP kadroları devleti ele geçirdi.
Yorum: Bürokratik kurumsal faşizm, siyasal faşizm yarattı.
Uçum: “Bu tek kişilik hükûmettir. Ama tek adam rejimi değildir. Tek adam rejimi otoriterliğe dayanan bir rejimdir. Kurulan sistem tam bir kuvvetler ayrılığını güvencelediği ve kuvvetler arasında bir denge sağladığı için buradan bir otoriterleşme çıkmaz.”
Sonuç: Otoriter Tek Adam Rejimi ortaya çıktı. Kuvvetler ayrılığı yıkıldı, dengeler bozuldu.
Yorum: Algı operasyonları ile göz boyandı ama bugün gerçekler ortaya çıktı.
Uçum: “Demokratik kapalı devlet yapılarını tümden tasfiye edip demokratik açık devlet yapılarını kurarak cumhuriyetimizi güçlendirmektir.”
Sonuç: Açık devlet yapıları asla oluşmadı.
Yorum: Otoriter yapı milletin anayasal demokratik haklarını kullandırmıyor.
Uçum: “Doğal hâkim ilkesi güçlendiriliyor. Yargı açısından tarafsızlık vurgusuyla adil yargılama hakkına ilave güç kazandırılıyor.”
Sonuç: Taraflı ve siyasi yargı ile adil yargılanma hakkı ortadan kaldırıldı.
Yorum: Örneğin ahmak davası. Doğal hâkim sürgün edildi. Yerine atanan siyasi hâkim siyasi kararı ile Ekrem İmamoğlu’na siyasi yasak hükmetti.
Uçum: “Türk Milleti anlayışından bütün kimlikleri, değerleri, yaşam tarzlarını eşit ve güvenceli gören kapsayıcı Türk Milleti anlayışına geçişin adımıdır.”
Sonuç: Türk milleti yerine bugün Türkiye Milleti dendi.
Yorum: Anayasa’nın ilk 4 maddesi ile 66 maddesi değiştirilmek isteniyor.
Değerli okurlarım,
16 Nisan 2017’de yapılacak anayasa değişikliği ile Türkiye’nin 2’nci yüzyıla güçlü gireceğini savundular.
Tek Adam Rejimi ile ne istediler de yapamadılar?
Anayasanın hangi maddesi kendilerine engel oldu?
O gün mükemmel anayasa yaptıklarını iddia ettiler.
2007, 2010 ve 2017’de yaptıkları anayasa değişiklikleri ile güçlerine güç katıp iktidarlarını pekiştirdiler.
7 yıl sonra yeni anayasa diyorlar?
O gün yaptıkları algı operasyonlarını bugün de yapıyorlar.
İnanmayın, güvenmeyin.
